dilekçesinde ileri sürdüklerini, belgenin vasiyetname niteliğinde olduğunu ve geçerlik şartlarını taşımadığını, ortak vasiyetnamenin tartışılmadığını, İstinaf Mahkemesince gerekçesiz karar verildiğini belirtmek suretiyle temyiz etmiştir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2019 NUMARASI : 2018/975 ESAS - 2019/20 KARAR DAVA KONUSU : Vasiyetname Açılması (Noter) KARAR : Osmaniye 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 10/01/2019 tarih ve 2018/975 Esas, 2019/20 Karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusunun yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Osmaniye 2. Noterliği'nin 05/12/2018 tarih 2018/312- 108 Muh. Sayılı yazısında ; T.C Kimlik numaralı Halil İbrahim Kaçmaz isimli kişinin 19/07/2016 tarihinde vefat ettiğini, ilgili kişiye ait olan vasiyetname ile ilgili gereğinin yapılması talep edilmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk Derece Mahkemesince; müteveffa Osmaniye ili Merkez ilçesi Hacıosmanlı mah/köy cilt no :6 hane no :68'de nüfusa kayıtlı, Mehmet ve Atike oğlu 11/01/1943 doğumlu, TC kimlik nolu Halil İbrahim Kaçmaz'ın, Osmaniye 2....
Temyiz Sebepleri İtirazlarının incelenmediğini, dava sebeplerinin mahkemelerce doğru tespit edilmediğini, oysa ki dava sebebinin murise dayatılmış bir vasiyetname imzalatılması olduğunu, önceden hazırlanmış genel işlem koşulu niteliğindeki noter formu olan belgenin "Düzenleme Şeklinde Vasiyetname” adıyla iki de tanık eklenmek suretiyle tamamlandığını, murisin ekonomik varlığı konularında gerçek dışı ifadeler olduğunu, murisin takip ettiği dava dosyasında ekonomik durum itibariyle adli yardım talebinde bulunmasına rağmen vasiyetnamede gerçek dışı pek çok mal varlığından bahsedilmesinin ancak murisin vasiyet içeriğini bilmemesi ile açıklanabileceğini, murise genel işlem koşullarının dayatıldığını ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. 2....
Ali Paşa Mah. 3629 ada 20 parsel sayılı taşınmazda davalı müteveffa Cemal Beller adına yer alan 133/2958 hissenin iptali ile vasiyetname uyarınca davacılar adına muristen gelen payın eşit oranda tesciline, Birleşen dosya konusu Kocaeli İli, İzmit İlçesi, M. Ali Paşa Mah. 35 pafta 599 ada 1 parsel sayılı taşınmazda müteveffa Hasan Tahsin Beller adına yer alan 1/1 hissenin iptali ile vasiyetname uyarınca davacılar adına eşit oranda tesciline, Asıl dosyada yerinde görülemeyen davalı tarafın tenkis talebinin reddine ve birleşen dosyada tenkis talebine ve vasiyetnamenin geçersizliğine dair olan karşı davanın reddine, karar verilmiştir....
yeni bir vasiyetname yapması gerekirken böyle bir vasiyetname yapmamış olması sözlü vasiyetnameyi geçersiz kıldığını, çünkü murisin 11 Ağustosta yapılan sözlü vasiyetten yaklaşık iki buçuk ay sonra vefat ettiğini, bu süre zarfında resmi veya yazılı vasiyetname yapması gerektiğini, avukat olan tanıkların, yasanın bu kuralını da dikkate almadığını, sonuç olarak gerek murisin sözlü vasiyetname yapmak için hukuki ehliyetinin olmaması gerekse sözlü vasiyetnamenin şekil yönünden yasaya uygun olmaması nedeniyle hukuken geçersiz olan vasiyetnamenin iptal edilmesi gerektiğini bildirerek vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Ayrıca eldeki davayla ilgili murisin aklî melekelerinin tespitine yönelik olarak Adli Tıp Kurumu'nun 14.11.2015 tarihli raporuna göre, murisin vasiyetname tarihinde hukuki ehliyetini ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede aklî arıza içinde bulunmadığı belirtilerek murisin vasiyetnamenin düzenleme tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu tespit edilmiştir. 3. Öte yandan, TMK'nın 532. maddesi, "(f.1) Resmî vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmî memur tarafından düzenlenir.(f.2) Resmî memur, sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir."; 533. maddesi ise, "(f.1) Mirasbırakan, arzularını resmî memura bildirir. Bunun üzerine memur, vasiyetnameyi yazar veya yazdırır ve okuması için mirasbırakana verir. (f.2) Vasiyetname, mirasbırakan tarafından okunup imzalanır. Memur, vasiyetnameyi tarih koyarak imzalar." şeklinde düzenlenmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; İşbu davada bir kısım davalılar ve müvekkillerin müşterek babası Abdullah Tunç'un müvekkilleri lehine düzenlediği bağış senedi başlığı altında olmakla birlikte; murisin öldükten sonraki iradesini ortaya koyduğunda vasiyetname niteliğinde olan Gülnar Noterliği'nin 01/07/1988 tarih ve 2401 yevmiye numaralı vasiyetnameye binaen tapu iptal tescil davası açılmış olup, bu belge vasiyetname niteliğinde olduğundan, ilk derece mahkemesinin davanın reddine karar verdiği hükmünün tek gerekçesi olan hak düşürücü süre de işbu uyuşmazlıkta söz konusu olamayacağı, davanın başından beri iddia ve savunmalarımız dava konusu noter belgesinin başlığında yer aldığı gibi bir bağış senedi değil, vasiyetname olduğu, keza davaya dayanak edilen noter evrakı murisin öldükten sonra hüküm doğurmasına yönelik iradesi bulunmakta, resmi memur önünde ve iki tanık huzurunda yapılan -yani resmi vasiyetnamenin tüm şartları yerine getirilerek...
Bu durumda her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, mirasçılıktan çıkarma konusunda resmi vasiyetname düzenlenmesi istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 532. maddesine göre resmi vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmî memur tarafından düzenlenir. Resmi memur, sulh hakimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir. Türk Medeni Kanunu’nun 533. Maddesinde ise mirasbırakanın arzularını resmî memura bildireceği, bunun üzerine memurun vasiyetnameyi yazdıracağı, okuması için mirasbırakana vereceği, vasiyetnamenin mirasbırakan tarafından okunup imzalanacağı, memurun da vasiyetnameyi tarih koyarak imzalayacağı belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 382/1- c/1 maddesinde de sulh hakimi tarafından resmi vasiyetname düzenlenmesi çekişmesiz yargı işleri arasında sayılmış ve HMK’nın 383....
Nitekim, 26/03/1962 günlü ve 23/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının sonuç bölümünde açıkça ifade edildiği üzere; okuryazar kişiler bile, dileğine göre ve hiç bir sebep bildirmeye veya vasiyetnameye yazdırmaya yer olmaksızın okuyamayan veya imzalayamayanlar gibi resmi vasiyetname düzenletme yolunu seçebilirler. Sözü edilen içtihadın yürürlüğünden bu yana uygulama bu yolda devam edegelmiştir (Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 24/11/1980 tarihli ve 1980/7187 E.-8357 K. ve Dairemizin 17/12/2012 tarihli ve 2012/21939 E.-25917 K. sayılı içtihatları da aynı yöndedir). Öte yandan, okuryazar kişilerce, okuyamayan veya imzalayamayanlar gibi resmi vasiyetname düzenletme yolunun seçilmesi halinde de; TMK'nın 535 inci maddesinin ikinci fıkrasında gösterilen şekle uyulmak zorundadır. Davaya konu vasiyetname, mirasbırakan okuryazar olmadığından noter tarafından okuyamayan & yazamayanlara özgü vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir....
Medeni Kanunun 538/2 maddesince, el yazılı vasiyetname saklanmak üzere açık veya kapalı olarak Notere, Sulh Hakimine veya yetkili memura bırakılabilir. Davacı taraf murisin birden fazla vasiyetname düzenlediğini dava konusu vasiyetnamenin murisin son iradesini yansıtmadığını ileri sürmüştür. İlk derece mahkemesince murisin başkaca vasiyetname bırakıp bırakmadığı araştırılmamıştır. Bu kapsamda ilgili Noter, Sulh Hakimliği veya yetkili memur kapsamında tapu dairesi gibi ilgili kurumlara müzekkere yazılarak murisin başkaca vasiyetnamesi olup olmadığının araştırılması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Davacının kendisine ait olan yerin vasiyet edildiği yönündeki iddiası kapsamında davacının talebinin açıklattırılarak vasiyetname içeriğindeki davacıya ait olduğu iddia edilen taşınmazın tam olarak tespiti, vasiyetnameye konu olup olmadığı hususlarının araştırılması gerekmektedir....