Noterliği 11/08/2010 tarih ve 4242 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Vasiyetname ile 08/06/2012 tarihinde vefat etmiş olan müteveffa T7 atanmış mirasçılarından birisi olduğunu, davacının vasiyetnamenin usul ve yasaya aykırı olarak düzenlendiği iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, davacının iddiasının ve davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davaya konu 11 Ağustos 2010 tarihli vasiyetname incelendiğinde TMK 535.maddesinde belirtilen koşulların yerine getirildiğinin açık bir şekilde görüleceğini, nitekim noterce vasiyetnamenin iki tanık huzurunda okunduğunu ve miras bırakanın vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini noter huzurunda beyan ettiğini, murisin özgür iradesi ile tanıklar huzurunda noter tarafından vasiyetname düzenlendiğini, murisin kanser hastası olması, şahsına sıkı sıkıya bağlı haklarını yerine getirmesine engel teşkil etmediğini, murisin malvarlığı üzerinde ve ölüme bağlı haklarının kullanılmasında tasarruf yetkisine ve ehliyetine haiz olmakla her türlü hukuki işlemi gerçekleştirebilme...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/860 KARAR NO : 2020/1488 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HINIS SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/03/2020 NUMARASI : 2020/34 ESAS - 2020/55 KARAR DAVA KONUSU : Vasiyetnamenin Açılması (Noter) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ; Davacı dava dilekçesinde özetle; T2 babası olduğunu, babası özürlü olduğu için onun üzerine 34 XX 182 Plaka sayılı Opel Marka otomobilinin olduğunu, babasının 01/01/2020 tarihinde vefat ettiğini, vefat etmeden önce 12/06/2019 tarihinde Muş 6. Noterliği'nde aracın babasının vefatından sonra vasiyet lehtarı olarak kendisine bırakılması için vasiyetname düzenlediklerini, vasiyetnamenin açılmasını okunmasını talep etmiştir. Muş 6. Noterliği'nin 12/06/2019 tarih ve 1187 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin incelenmesinde; T2 ve T1 tarafından düzenlenen ölünceye kadar bakma sözleşmesi olduğu görülmüştür....
Somut olayda, dava konusu vasiyetname; murisin yaşadığı ...'da, noter huzurunda düzenlenmiştir. Mahkemece, muris tarafından düzenlenen vasiyetname Türkiye'de bulunan taşınmaz mallar hakkında olduğundan Türk hukukuna uygun olarak yapılması gerektiği halde Türk hukukuna uygun düzenlenmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile davaya konu edilen ve muris tarafından düzenlenen ... 3. Noterliği’nin 25/08/2009 tarih ve 3.../2009 yevmiye numaralı vasiyetnamesinin iptaline karar verilmiş ise de;mahkemece, dava konusu vasiyetnamenin düzenlendiği ülke hukukunun öngördüğü şekle uygun olarak yapılıp yapılmadığı konusunda bir araştırma yapılmamıştır....
Aksine; vasiyetnamede, okur yazar olmayan vasiyetçiye vasiyetnamenin tanıklar huzurunda okunduğu noter tarafından yazıldıktan sonra, tanıklar bizzat vasiyetçinin vasiyetnameyi önlerinde okuduğunu ifade etmişlerdir. Tüm bu açıklamalara göre; dava konusu vasiyetname kanunda açıklanan şekil kurallarına uygun olarak yapılmamıştır. O halde, vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2- Bundan ayrı olarak; dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 275.maddesine göre; ''Mahkeme, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişi dinlenemez.''...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Adli Tıp Kurumu Dördüncü Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun raporunda murisin vasiyet tarihinde fiil ehliyetinin bulunduğunun açıklandığı, celbedilen okul kayıtlarına göre murisin okul kaydının olduğu, buna göre vasiyetname içeriği de nazara alındığında şekil şartlarının bulunduğu, baskı ve zorlamaya dair tanık beyanlarında herhangi bir beyan olmadığı; tanıklar imzaladıkları belgenin içeriğini bilmediğini, vekaletname olduğunun söylendiğini beyan etmişlerse de aradan geçen süre ve imzalı Noter belgesinin ispat kuvveti karşısında bu beyanların yeterli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilgili vasiyetnamede murisin okur yazar olmadığı vasiyetnameye şerh düşüldüğünü, ardından son arzularını beyan ettiğini ve yazıya dökülen metin görevli memur (noter) tarafından murise okunduğunu, vasiyetnamede belirtilen hususların murisin son arzularını kapsadığını, muris tarafından beyan edildikten sonra iki tanık, görevli memur ve muris tarafından imza altına alındığını, dava konusu vasiyetnamede herhangi bir şaibe veyahut çelişki söz konusu olmadığını, murisin okur yazar olmadığını, bu husus vasiyetnameye de derc edildiğini ancak kendisine okunan son arzuları ve vasiyetname içeriğini kendi iradesi ile kabul ettiğini ve imzaladığını sabit olduğunu, dava konusu vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte murisin 64 yaşında olduğunu, 70 yaşında da vefat ettiğini, bu açıdan muris 02/01/2013 tarihinde vasiyetname düzenlenmesi için akıl sağlığı yerinde olduğuna dair sağlık raporuna dahi ihtiyaç duyulmaksızın işlem yapabildiğini, Bolu 1....
VEKÂLETNAMENİN İBRAZIVEKÂLETNAMESİZ DAVA AÇILMASI VE İŞLEM YAPILMASI 6100 S. HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU [ Madde 76 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "Tespit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bismil Asliye Hukuk (İş) Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 10.06.2009 gün ve 2008/212 E- 2009/193 K. sayılı kararın incelenmesi davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı İl Müdürlüğü vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 25.10.2010 gün ve 2009/14037-2010/10410 E.K. sayılı ilamı ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir....
Mahkemece, davacının noter satış senedinin düzenleme tarihi itibariyle mükellefiyeti sona ereceğinden davacının dava konusu araç nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, davacının araç nedeniyle ödemek zorunda kaldığı .....
marifeti ile "düzenleme şeklinde vasiyetname" düzenlediğinin anlaşıldığını, vasiyet veren bunun sebebini, miras bırakan olarak gerçek iradelerinin vasiyetnamede yer aldığı şeklinde olduğunu ve bu tasarruflarından dolayı evlatlarının birbirlerine düşmelerini istememeleri olarak açıkladıklarını, vasiyetname geçerli bir vasiyetname olduğundan iptal talebinin reddinin gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda, davacılar, dedelerine ait dava konusu vasiyetnameyi 2011 yılında tesadüfen mirasçının eşyaları arasında bulduklarını ve bunun üzerine vasiyetnamenin açılması talebi ile Sulh Hukuk Mahkemesine başvurduklarını belirtmekte olup, dosya kapsamında mirasçıların bu vasiyetnameyi daha önce öğrendiklerine dair bir iddia ve ispatta bulunulmamış, ayrıca dava konusu vasiyetname resmi olarak düzenlenmiş bir vasiyetname olsa da, ilgili noter tarafından murisin ölümü üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ihbarda bulunulduğuna dair bir belgeye de rastlanmamıştır....