Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacının ticari defterlerin zayi olduğunu öğrenme tarihinin 17/04/2012 tarihi olmasına rağmen kanunda öngörülen yasal süre içerisinde dava açmadığı, davanın kanuni süresi içerisinde açıldığının kabulü halinde dahi, ilgili yasal düzenlemelere göre ancak bir ticari defterin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ziyaı halinde zayi belgesi verilmesinin istenebileceği, ayrıca davacının kaybolduğunu iddia ettiği ticari defterlerin herhangi bir şekilde mahkemeye ya da mahkemenin tayin ettiği bilirkişiye verilmediği, davanın süresinde açıldığının kabulü halinde dahi esas yönünden yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10.09.2013 tarih ve 2013/122-2013/178 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili olduğu şirketin 2008 yılına kadar faaliyette bulunduğu adresinden taşınması sırasında 2007 yılına ait ticari defterlerin kaybolduğunu, vergi dairesinin defter inceleme tebliğinden sonra yapılan araştırma sonucu öğrendiklerini ve kaybolma nedeniyle defterlerin ibraz edilemeyeceğini, inceleme yapacak kuruma bildirdiklerini ileri sürerek ticari defterlerin kaybı ile ilgili olarak mücbir sebebin varlığı kabul edilmek suretiyle 2007 yılına ait yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defterlerinin zayine ilişkin belge verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK'nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK'nın 222. maddeye bakmak gerekir....

        Dinlenen davacı tanığı, ...' ın mali müşavir olarak hizmet verdiği grup şirketlerin muhasebeciliğini yaptığını, 2019 yılında defterler kendisinden talep edildiğinde sadece ticari defterlerin iade edildiğini, şirketlere ait diğer defterlerin ise verilmediğini beyan etmiştir. Mali müşavir ... ise İstanbul... Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde alınan beyanında iddiaları kabul etmemiş, şirketlerin 3 yılda bir genel kurul yaptığından defterlerin o dönem kendisine getirildiğini, kendisinin evrakları hazırladıktan sonra noter işlemlerinin yine şirketler tarafından yaptırıldığını, bu nedenle defterlerin hemen iade edildiğini, kaldı ki son genel kuruldan sonra defterlerin kendisine gelmediği, şirket bünyesinde kaybolduğunu beyan etmiştir. 6102 Sayılı TTK' da yer verilen ticari şirketlerden olan davacı şirket her türlü iş ve işlemlerinde basiretli bir tacir gibi davranmak ile yükümlüdür....

          Dinlenen davacı tanığı, ...' ın mali müşavir olarak hizmet verdiği grup şirketlerin muhasebeciliğini yaptığını, 2019 yılında defterler kendisinden talep edildiğinde sadece ticari defterlerin iade edildiğini, şirketlere ait diğer defterlerin ise verilmediğini beyan etmiştir. Mali müşavir ... ise İstanbul... Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde alınan beyanında iddiaları kabul etmemiş, şirketlerin 3 yılda bir genel kurul yaptığından defterlerin o dönem kendisine getirildiğini, kendisinin evrakları hazırladıktan sonra noter işlemlerinin yine şirketler tarafından yaptırıldığını, bu nedenle defterlerin hemen iade edildiğini, kaldı ki son genel kuruldan sonra defterlerin kendisine gelmediği, şirket bünyesinde kaybolduğunu beyan etmiştir. 6102 Sayılı TTK' da yer verilen ticari şirketlerden olan davacı şirket her türlü iş ve işlemlerinde basiretli bir tacir gibi davranmak ile yükümlüdür....

            Ancak taraflar tacir olduğundan iddia ve savunmalarını ticari defterlerle ... edebilir. Türk Ticaret Kanununu 82. maddesine göre ticari işlerden dolayı tacir sıfatı taşıyan kimseler arasında çıkan uyuşmazlıklarda ticari defterlerin delil olarak kabul edilebilmesi için tasdiki tabi olan defterlerin usulüne uygun tasdik edilmiş olması ve defterlerin bütününün birbirini teyit etmesi şarttır. Aksi takdirde defterler delil olmaktan çıkar. Diğer bir kurala göre de tacir olan taraflar defterleri üzerinde inceleme ancak iki tarafın ticari defterleri dahil olmak üzere yapılır. Somut olayda, davacı delil listesinde ticari kayıtlara dayandığını bildirmiş, davacının defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapıldığı halde davalının ticari defter ve kayıtları istenmemiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece 25.11.2020 tarihli celsede ticari defterlerin sunulması için müvekkiline 2 hafta süre verildiğini, bu sürenin son günü olan 09.12.2020 tarihinde ticari defterlerin yeminli mali müşavir tarafından onaylanmış suretlerinin dosyaya sunulduğunu, defterlerin asıllarının sunulmamasının sebebinin ise daha önceden açıklandığı üzere kullanımda olduğunu, bu durumun 09.12.2020 tarihli dilekçede açıkça belirtildiğini, talep halinde asıllarının dosyaya sunulacağının da izah edildiğini, mahkemece taraflarına verilen kesin sürenin de usule uygun ihtarat içermemesi nedeniyle geçersiz sayılacağını, bu haliyle ticari defterler üzerinde gerekli inceleme yapılmaksızın eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir....

              Kabule göre de; ticari defterler belge kavramına dahil olduğundan, ticari defterlerin davanın ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği taktirde ticari defterlerin ibrazı için davalıya kesin bir süre vermeli, ticari defterlerin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, defterlerin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilmeli, ticari defterleri ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da ticari defterlerin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmemesi halinde; mahkeme, duruma göre ticari defterlerin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir....

                Somut olayda, yukarıda bahsedilen yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere davacı tarafından tasdiki talep edilen ticari defterlerin noter tarafından onaylanması için ilgili defterlerin notere ibrazı veya zayi olmuşsa mahkemeden alınacak zayi belgesinin ibrazı zorunludur. Kanun koyucu, belirtilen iki hal dışında, noter tarafından ticari defterlerin tasdikinin yapılmasına ilişkin herhangi bir yasal düzenleme öngörmemiştir. Davacı tarafından tasdiki istenen ticari defterlerin kaybolduğu iddia edilmiştir. Bu kapsamda zayi belgesi verilmesi için mahkememizin ... esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığı, ticari defterlerin neden zayi olduğuna ilişkin somut bir iddia da bulunulmadığı, davanın reddine karar verildiği ve davacı kooperatif tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduktan sonra istinaf talebinden feragat ettiği ve zımni olarak mahkememizin kararını benimsendiği açıktır....

                  Madde 83- (1): "Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir." Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir. Ticari defterlere anılan Kanun'larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır. Tacirle, Türk Ticaret Kanunu'nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1). Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1'de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re'sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re'sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu