Diğer taraf tacir (yada tacir gibi sorumlu tutulan kişilerden ) değilse, tacir olan tarafın tuttuğu defterlerin kendi lehine kanıt oluşturması söz konusu olmaz. Uyuşmazlık konusu işin yapılmasından sonra taraflardan birinin tacir sıfatını kaybetmiş olmasının herhangi bir önemi yoktur. “Ticari defterlerin sahibi lehine kanıt olabilmesi için her iki tarafında defter tutma yükümüne tabi bulunan kişilerden olması koşulu, taraflar arasında iddia ve savunmadaki eşitliği sağlamaya yöneliktir. Uyuşmazlık Her İki Tarafın da Defterlerine Geçirmesi Gereken Bir Ticari İşten Kaynaklanmalıdır TTK.m.82/I’de, hangi koşullar altında ticari defterlerin kanıt olarak kabul edileceği açıklanırken, ticari defterlerin “ticari işlerden dolayı tacir sıfatını haiz olan kimseler arasında çıkan ihtilaflarda” kanıt olarak kullanılmasından söz edilmiştir....
Mahkememizce 25/10/2022 tarihli celsesinin ... nolu ara kararı ile her iki tarafa ticari defter ve kayıtların ibrazı hususunda süre verilmiş, yalnızca davacı şirket tarafından ticari defterlerin ibraz edildiği, davalı tarafça davalı şirkete ait ticari defterlerin incelemeye sunulmadığı görülmüştür. 6-Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının SMMM Bilirkişi aracılığı ile yapılan incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda "Davacının davalıya toplamı 73.049,08 TL tutarında dört adet fatura düzenlediği, davalının 25.000,00 TL tutarında ödemede bulunduğu, bu ödemeden sonra davacının davalıdan 48.049,08 TL tutarında alacağının kaldığı," şeklinde tespitte bulunulmuştur. 7-Ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasına ilişkin yasal düzenleme 6100 sayılı HMK'nın 222.maddesinde yer almaktadır. "1-Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. 2-Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak...
Mahkememizce 25/10/2022 tarihli celsesinin ... nolu ara kararı ile her iki tarafa ticari defter ve kayıtların ibrazı hususunda süre verilmiş, yalnızca davacı şirket tarafından ticari defterlerin ibraz edildiği, davalı tarafça davalı şirkete ait ticari defterlerin incelemeye sunulmadığı görülmüştür. 6-Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının SMMM Bilirkişi aracılığı ile yapılan incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda "Davacının davalıya toplamı 73.049,08 TL tutarında dört adet fatura düzenlediği, davalının 25.000,00 TL tutarında ödemede bulunduğu, bu ödemeden sonra davacının davalıdan 48.049,08 TL tutarında alacağının kaldığı," şeklinde tespitte bulunulmuştur. 7-Ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasına ilişkin yasal düzenleme 6100 sayılı HMK'nın 222.maddesinde yer almaktadır. "1-Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. 2-Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak...
Yukarıda yazılı olduğu üzere somut olayda, davacı taraf ticari defterlerin haklarında ceza davası açılan dava dışı kişilerin elinde olması nedeniyle ibraz edilemediğini iddia etmiş olup, mahkemece davacının beyan ettiği ceza dosyasının dosya içine getirtilip incelenmesi, anılan dosyada defterlerin elinde olduğu ileri sürülen kişilerin verdikleri savunmanın içeriği, davacıya ait ticari defterlerin ceza dosyasına sunulup sunulmadığı, buna göre iş bu dosyaya davacıya ait ticari defterlerin ibrazının mümkün olup olmadığının yukarıda yazılı ilkeler doğrultusunda değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Ayrıca, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkartılan Ticari Defterlere İlişkin Tebliğ 19/12/2012 tarih ve 28502 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir. Fiziki ortamda tutulacak ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının nasıl yapılacağı Ticari Defterlere İlişkin Tebliğin üçüncü bölümünde düzenlenmiştir. Davacı tarafça ticari defterlerin tasdikinin yapılmaması halinde kooperatifin faaliyetine devam edemeyeceği ileri sürülmüş ise de, bahsedilen düzenlemede ticari defterlerin tasdikinin nasıl yapılacağı düzenlenmiş olup, belirtilen şartların sağlanmaması halinde noter tarafından tasdikleri yapılamayacağından mahkemece verilen red kararı isabetlidir....
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ------raporunda özetle, "...Davalı tarafından ibraz edilen --------------yıllarına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu davalı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu, Davacı tarafından ibraz edilen 2021 yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu davacı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu, Davacı tarafından ibraz edilen 2022 yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı ancak 2022 yılına ilişkin yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yapılmadığı tespit edilmiştir....
nın kooperatife ait ticari defterler üzerinde hukuka aykırı olarak gerçekleştirdiği kayıtları içeren deliller de dikkate alınmadan hüküm tesis edildiğini; Kooperatifin eski yöneticisi...’nın kooperatifin ticari defterleri üzerinde gerçekleştirdiği hukuka aykırı devirler öğrenildikten sonra defterlerin kooperatife iade edilmesi gerektiği hususu kendisine noter ihtarı ile tebliğ edildiğini, ancak verilen sürede ticari defterlerin teslim edilmediğini, akıbetinin de tespit edilemediğini; TTK'nun 82/7. maddesinin açık olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Talep, TTK'nın 82. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesine ilişkindir....
Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamı uyarınca davacı şirketin merkezinin Ankara olduğu, grup şirketleri olarak ticari defterlerinin Ankara adresindeki merkezde SMMM tarafından işlendiği, defterlerin tanıkların belirttiği şekilde kargo ile Ankara'ya gönderilip işlendikten sonra yangının gerçekleştiği iş yerinde muhafaza edildiğinin kesin delil ile ispat edilemediği, grup şirketlerde ticari defterlerin genel uygulama olarak tek bir merkezde muhafaza edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz edilmiştir. Dava, 6762 Sayılı TTK. 68. maddesine dayalı ticari defterlerin zayi olduğunun tespitine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde karar verilmiştir. Ancak, dosya içinde mevcut bulunan Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı 12.04.2012 tarihli cevabı yazısına göre, davacı Oramiral Salim Dervişoğlu Cad. Ncity Alışveriş Merkezi/Kocaeli adresinde şube olarak faaliyet göstermektedir....
Mali müşavir bilirkişi Şevki Yetiker'in mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Tarafların sunmuş oldukları ticari defterlerinin tasdiklerinin süresinde yaptırıldığını, sahibi lehine delil teşkil ettiği, ticari defter kayıtlarına göre talep edebileceği alacak tutarının 1.395,22 TL olduğu mütalaa edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2)....
Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın taşeronluk sözleşmesinden kaynaklandığı ticari dava olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 15. Asliye Hukuk Mahkemesi, dava konusu kambiyo senetlerine ilişkin takipten kaynaklandığı, görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK'nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilen davalardır. Buna göre, her iki tarafın da "Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan" hukuk davaları, ticari dava sayılmıştır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın kanun gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır....