WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in sermaye artırımından doğan sermaye koyma borcunu yerine getirmediğini, müdürlüğün taleplerini reddederken atıf yaptığı mali müşavir raporunun sermaye artırımının yapılabilmesi için kanun gereğince alınmış rapor olduğunu, o raporda sermayenin ödenmiş olduğunun görünmesi gerektiğini, şirket ortaklarından ...’in yetkisi olmadığı halde 2012 yılında şirket adına bir daire satın alması ve 2015 yılında 875.000,00 USD’ye sattığı daire ile ilgili olarak Amerika Merkez Bankasından şirket adına gönderilen 88.000,00 USD çek ile Akbank’ta bulunan hesabından şirket hesabına aktarılan 700.000,00 USD’nin toplamı olan 2.384.033,23 TL'nin kendisine ait olduğunu beyan etmesi üzerine ortaklara borçlar hesabına alacak kaydedildiğini, daha sonra bu tutarların ...’in sermaye artış borcuna mahsup edildiğini, ancak Amerika’da görülen davada mahkemeye sunduğu savunma dilekçesinde söz konusu paraların şirkete ait olduğunu belirtmesi üzerine yönetim kurulunun aldığı karar ile 2.384.033,28 TL'nin şirketin gelir...

    şirketleri kitabının genel hükümler kısmındaki “sermaye koyma borcunun genel olarak hükmü” başlıklı 128. maddesi; “(1)Her ortak, usulüne göre düzenlenmiş ve imza edilmiş şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettiği sermayeden dolayı şirkete karşı borçludur. (2)Şirket sözleşmesinde veya esas sözleşmede bilirkişi tarafından belirlenen değerleriyle yer alan taşınmazlar tapuya şerh verildiği, fikrî mülkiyet hakları ile diğer değerler, varsa özel sicillerine, bu hüküm uyarınca kaydedildikleri ve taşınırlar güvenilir bir kişiye tevdi edildikleri takdirde ayni sermaye kabul olunur....

      Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece, taraflar arasında imzalanan protokol kapsamında ortak oldukları şirkete konulacak sermaye payı taahhüdüne ilişkin teminat olarak verilen bononun alacaklısının şirket olduğu ve davalının kişisel olarak alacaklı olmadığından bonoya dayalı olarak icra takibinde bulunamayacağı gerekçesiyle davacının borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline karar verilmiştir....

        Şirketin tek taraflı istemde bulunabilme hakkı saklıdır. (7)Şirket, her ortağın sermaye koyma borcunu yerine getirmesini isteyebileceği ve dava edebileceği gibi, yerine getirmede gecikme sebebiyle uğradığı zararın tazminini de isteyebilir. Tazminat istemi için ihtar şarttır. Şahıs şirketlerinde bu davayı ortaklar da açabilir. (8)Ortaklarca, sermaye olarak konulması taahhüt edilen hakların korunması için, kurucular tarafından ortaklar aleyhine ihtiyati tedbir istenebilir....

          İşbu dava; öz sermaye tespiti davasıdır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun ticaret şirketleri kitabının genel hükümler kısmındaki “sermaye koyma borcunun konusu” başlıklı 127. maddesi; “(1)Kanunda aksine hüküm olmadıkça ticaret şirketlerine sermaye olarak; a)Para, alacak, kıymetli evrak ve sermaye şirketlerine ait paylar, b)Fikrî mülkiyet hakları, c)Taşınırlar ve her çeşit taşınmaz, d)Taşınır ve taşınmazların faydalanma ve kullanma hakları, e)Kişisel emek, f)Ticari itibar, g)Ticari işletmeler, h)Haklı olarak kullanılan devredilebilir elektronik ortamlar, alanlar, adlar ve işaretler gibi değerler, i)Maden ruhsatnameleri ve bunun gibi ekonomik değeri olan diğer haklar, j)Devrolunabilen ve nakden değerlendirilebilen her türlü değer, konabilir. (2)Kanunun 307 nci maddesinin ikinci, 342 nci maddesinin birinci ve 581 inci maddesinin birinci fıkra hükümleri saklıdır.” hükmünü amirdir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun ticaret şirketleri kitabının genel hükümler kısmındaki “sermaye koyma borcunun...

            "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 14.7.2009 Nosu : 438-493 - K A R A R - Uyuşmazlık şirkete taahhüt edilen bakiye sermaye koyma (apel) borcuna ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 21.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 09/09/2020 NUMARASI: 2019/74 Esas - 2020/321 Karar DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2021 Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin kurucularından olup şirkette toplam 8.300-TL karşılığı paya sahip olduğunu, 27/07/2018 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde davalı şirket tarafından yapılan “sermaye taahhüdünü ödemeye çağrı” başlıklı ilan ile müvekkilinin şirkette sahip olduğu paylara ilişkin sermaye borcunu ödemesi çağrısı yapıldığını ve bu çağrıda ödemenin gerçekleştirilmemesi halinde 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 482-483....

                Şirketin tek taraflı istemde bulunabilme hakkı saklıdır. (7)Şirket, her ortağın sermaye koyma borcunu yerine getirmesini isteyebileceği ve dava edebileceği gibi, yerine getirmede gecikme sebebiyle uğradığı zararın tazminini de isteyebilir. Tazminat istemi için ihtar şarttır. Şahıs şirketlerinde bu davayı ortaklar da açabilir. (8)Ortaklarca, sermaye olarak konulması taahhüt edilen hakların korunması için, kurucular tarafından ortaklar aleyhine ihtiyati tedbir istenebilir....

                  Şirketin tek taraflı istemde bulunabilme hakkı saklıdır. (7)Şirket, her ortağın sermaye koyma borcunu yerine getirmesini isteyebileceği ve dava edebileceği gibi, yerine getirmede gecikme sebebiyle uğradığı zararın tazminini de isteyebilir. Tazminat istemi için ihtar şarttır. Şahıs şirketlerinde bu davayı ortaklar da açabilir. (8)Ortaklarca, sermaye olarak konulması taahhüt edilen hakların korunması için, kurucular tarafından ortaklar aleyhine ihtiyati tedbir istenebilir....

                    şirketleri kitabının genel hükümler kısmındaki “sermaye koyma borcunun genel olarak hükmü” başlıklı 128. maddesi; “(1)Her ortak, usulüne göre düzenlenmiş ve imza edilmiş şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettiği sermayeden dolayı şirkete karşı borçludur. (2)Şirket sözleşmesinde veya esas sözleşmede bilirkişi tarafından belirlenen değerleriyle yer alan taşınmazlar tapuya şerh verildiği, fikrî mülkiyet hakları ile diğer değerler, varsa özel sicillerine, bu hüküm uyarınca kaydedildikleri ve taşınırlar güvenilir bir kişiye tevdi edildikleri takdirde ayni sermaye kabul olunur....

                      UYAP Entegrasyonu