Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 15.10.2012 tarihli kararla alacaklının temerrüdünün olduğu ispatlanmadığından tevdi mahalli isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemenin, tevdi mahalli tayini kararlarının temyizi kabil olmadığı gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine dair 08.11.2013 tarihli ek kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 382/d maddesinde, tevdi mahalli belirlenmesi talebi çekişmesiz yargı işleri arasında sayılmış, 387. maddesinde ise çekişmesiz yargı işlerine yönelik "iki hafta içinde istinaf yoluna başvurulabileceği" belirtilmiş olup istinaf mahkemeleri henüz faaliyete geçmemiştir....

    SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2023 NUMARASI : 2023/33 E - 2023/36 K DAVA KONUSU : Tevdi Mahalinin Belirlenmesi KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle;davacının "Altayçeşme Mah. Samibey Sok. No:2 (3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13 nolu bölümler) MALTEPE/İSTANBUL" adresinde kiralamış olduğu gayrimenkulün mal sahiplerinden T2 söz verdiği ve diğer mal sahipleri imzaladığı halde kira sözleşmesini imzalamaktan kaçtığını, davacının diğer mal sahiplerinden anahtarı teslim alarak taşındığını ve kira ödemelerini mal sahiplerinin hesaplarına gönderdiğini, ancak davacının, T2 hesabına gönderdiği kira tutarını davacıya iade ettiğini, tüm bu nedenlerle temerrüde düşmemek için tevdi mahalli tayinine karar verilmesini talep etmiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tevdi mahalli tayini istemine ilişkindir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince TBK'nın 107/2. maddesine göre tevdi yerini ifa yerindeki hâkimin belirleyeceği ve TBK'nın 89. maddesine göre de para borçlarında ifa yeri alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olması nedeni ile yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, borcun kambiyo senedinden kaynaklandığı, kambiyo senedinden kaynaklanan borçların aranacak borç niteliğinde olduğu buna göre de ödeme yerinin keşide yeri olduğu, çek üzerinde yapılan incelemede keşide yerinin ... olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda, tevdi mahalli tayini isteyen vekili müvekkili şirketin satın saldığı mallar karşılığında ......

      maddesinde başvurma harcının, dilekçe veya tutanakla dava açma veya davaya müdahale veya tevdi mahallinin tayini, ihtiyadi tedbir, ihtiyadi haciz veya tespiti delail ile ilgili taleplerde alınacağı belirtilmiş olup, temyiz dilekçesinin verildiği tarihte alınan ...-lira temyiz karar harcının yanında ayrıca … lira başvurma harcının istenmesi anılan yasa hükmü uyarınca gerekli bulunmamaktadır. Öte yandan, İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır. İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı gerekçe Usul ve Yasaya uygun olup, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına ve yargılama giderlerinin temyiz isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına 22.4.1998 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Davaya konu uyuşmazlıkta, davacı yan her ne kadar ilk başta söz konusu ürünleri bir depoya tevdi etmişse de, bir süre sonra kendi uhdesine aldığı ve hatta bir üçüncü kişiye satıp teslim ettiği hususları, davacının kendi beyanlarıyla da sabittir. Alacaklı temerrüdüne ilişkin TBK m. 109/f. I uyarınca, “Alacaklı, tevdi edilen şeyi kabul ettiğini açıklamış veya tevdi bir rehnin ortadan kaldırılması sonucunu doğurmuş olmadıkça borçlu, tevdi edilen şeyi geri alabilir.” Ancak aynı hükmün ikinci fıkrasına göre, tevdi edilen şey geri alındığı anda alacak, bütün yan haklarıyla birlikte varlığını sürdürür. Dolayısıyla davacının da eldeki sözleşme kapsamında borcu devam etmektedir. Şu halde, adeta bu mallar davalıya teslim edilmiş gibi düşünülerek, sözleşmeye göre karşılığını teşkil eden edimin aynen ifasının istenmesi dürüstlük kuralına aykırıdır ve bu nedenle aynen ifa değil ancak zararın tazmini talep edilebilir. Burada tazmini söz konusu olan zarar, müspet zarardır....

          İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; haciz mahallinin borçlu şirketin sicil adresi olduğunu, haciz mahallinde borçluya ait evrak bulunduğunu, borçlu şirketin vekillerinin hazır sırasında hazır olduğunu, İİK .97 maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken, İİK. 99. Maddesi gereği müvekkili alacaklıya dava açma külfetinin yüklenmesine ilişkin müdürlük müdürlük kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, 23.09.2020tarihli kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı 3.kişi T2 Dış Tic. Ltd....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, tevdi mahalli tayini (ödeme yerinin belirlenmesi) istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 6.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 02.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Şti ve borçlu şirketin ticari defter ve kayıtları ile tarafların sunduğu fatura, sevk irsaliyesi, sözleşmelere ilişkin tüm kayıtların getirtilerek davacı üçüncü kişi, dava dışı ....Şirketi ile haciz mahallinin bir kısmının kullanımı için 01.05.2011 tarihli kira sözleşmesi ile depolama sözleşmesi yaptığını iddia etmiş olduğundan anılan sözleşmelerin gerçekliğinin belirlenmesi açısından kira bedeli ve depolama hizmet bedeli fatura ve varsa ödemelerinin defter kayıtlarında yer alıp almadığının araştırılması; mahcuzlar bakımından ise dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporunun sadece stok durumu nazara alınarak düzenlendiği anlaşıldığından, davacı tarafından sunulan fatura ve sevk irsaliyelerinin ticari defter kayıtlarında yer alıp almadığı, mahcuzların fatura ve sevk irsaliyeleri ile uyumlu olup olmadığı, davacı üçüncü kişi ile borçlu ve dava dışı .......

              No:77/A Esenyurt adresinde 25/10/2019 tarihinde mülkiyeti müvekkiline ait bir kısım taşınır malların haczedildiğini ayrıca kasa haczide yapılarak 2.355,00 TL tutarında nakit paranın haczedildiğini, müvekkili firma ile borçlu arasında organik bir bağın olmadığını ve taraflar arasında herhangi bir devir ilişkisi de bulunmadığını, haciz mahallinin boş dükkan olarak mülk sahibinden 17/10/2018 tarihinde kiralandığını belirterek istihkak davalarının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına ve dosyaya ödedikleri tutarın taraflarına iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,Her ne kadar haciz mahallinin borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi değil ise de, borçlu şirketin 22/11/2018 tarihinde davacı 3.kişinin ise 25/12/2018 tarihinde Yeşilkent Mah. Birlik Cad....

              ın ise diğer sanığın suçuna kendisine muhafaza etmesi için teslim edilen eski tahsilat fişlerini sanık ...’e vermesi sonucu iştirak ettiği ayrıca şirketin iki müşterisine ait tahsilatın parasını şirkete vermeyerek kendi hesabına aldığının iddia edildiği olayda; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi için, sanıkların tahsil edip şirkete teslim etmedikleri para bulunup bulunmadığı ve varsa bu para miktarının belirlenmesi için katılana ait şirkete ilişkin defterler, tüm belgeler ve ödeme fişlerinin getirtilerek Sayıştay denetçilerinden oluşacak bilirkişi heyetine tevdi edilip alınacak rapor ile tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK.nun 321....

                UYAP Entegrasyonu