Tescil edilmiş bir marka sahibi, marka üzerindeki bu münhasır hakkına dayanarak; kendisinin izni alınmadan, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılmasını, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını, aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılmasını engelleyebileceği uygulama kabul edilmektedir....
Marka koruma kapsamına ilişkin SMK'nun 7/1-b md'sine göre ise, marka sahibi "tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir. Davacının fiili markasal kullanımlarının tescilli markasından uzaklaşarak davacı markalarına yaklaşma iradesini göstermediği; tescilli halinin ise davacı markaları ile karıştırma ihtimali doğurmadığı, bu itibarla marka haklarına tecavüzün hukuki koşullarının oluşmadığı anlaşılmıştır....
Markanın tescil kapsamına giren aynı mal veya hizmetlerle ilgili olarak, tescilli bir marka ile aynı olan herhangi bir işaret kullanılırsa (iktibas suretiyle tecavüz), ikinci olarak tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamına giren mal veya hizmetlerle benzer olmayan mal veya hizmetlerde kullanılırsa (iltibas suretiyle tecavüz) marka hakkına tecavüz oluşturur....
numaralı tescilli tasarımı ve kullanımı ile dava dilekçesinde faturası sunulan, davalı tarafa ait tespite konu kulp arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları ve haksız rekabet şartlarının oluştuğu" hususlarını tespit ve rapor ettiği görülmüştür. Dava, davalının, davacı adına tescilli tasarımdan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti, men ve ref'i talebine yöneliktir. SMK'nun 55.md'sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahsetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün "görünümü" nazara alınarak değerlendirilmelidir....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalının üretimini yaptığı terliklerin müvelkilinin hem tasarımına ve hem de markasına tecavüz teşkil ettiğini, davalı üretiminin aynı zamanda haksız rekabet oluşturduğunu, davalının iş yerinde bulunan ürünün yenilik ve ayırt edicilik özellikleri taşımadıklarını, Mahkeme gerekçeli kararında endüstriyel tasarımla ilgili 5 yıllık koruma süresi geçtiğinden ve BASHA markasıyla ilgili olarak usulüne uygun bir dava açılmamış olduğundan davanın reddine karar verildiğinin belirtildiği, oysa 17.03.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile müvekkili adına tescilli marka hakkına tecavüz nedeni ile oluşan zararların tazmininin talep edildiğini, bilirkişi incelemesinde söz konusu tescilli marka yönünden inceleme yapılmadığını, davaya konu tasarımın yenilenmemiş olmasının bu konuda davacının hak sahipliğine ve davalının söz konusu eylemlerinin haksız rekabete konu olmasına bir engel teşkil etmediğini, müvekkili adına tescilli Basha markasına tecavüz...
, davalının "..." markasını haksız bir şekilde kullanıldığı ve markasal haklarının ihlal ettiğinin tespit edildiğini, aynı şekilde davalıya ait işyerinde, işyeri konsepti olarak müvekkil adına tescilli ... kod sıra numaralı tasarımın birebir kullanıldığının tespit edildiğini, bu durumun SMK kapsamında marka haklarının ihlalinin yanında TTK kapsamında haksız rekabete de neden olduğunu ileri sürerek, davalı tarafından gerçekleştirilen eylemlerin SMK kapsamında marka hakkına tecavüz ve TTK kapsamında haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerin men’i ve ref’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddeleri, GEREKÇE:Dava, davacı adına tescilli marka hakkına tecavüzden kaynaklı marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması, kaldırılması ile ticaret unvanının terkini davasıdır. Davacı taraf --------adına tescili olduğunu, kendisinin bu marka adı altında diş sağlığı kliniği işlettiğini, davalı tarafın bu markaları kendi ticaret unvanında birebir kullandığını ve yine aynı sektörde bu işletme adı ile faaliyette bulunduğunu beyan ederek marka hakkına tecavüzün tespiti ile, marka hakkına önlenmesi, durdurulması, kaldırılması ile ticaret unvanınındaki tecavüz oluşturan --- ibaresinin terkinini talep ve dava etmiştir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29....
gerçek hak sahipliği sıfatını haiz olan müvekkilinin, ----------- markasının, uzun yıllardır ticari ve insani faaliyetlerde kullanılan ve bunun yanı sıra ayrıca, yüksek ayırt edicilik vasfını kazanmış bir marka olarak, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 17 ve 25. maddeleri uyarınca koruma altında olup, bu hükümlere göre söz konusu markanın aynı ve benzerlerinin, müvekkilinin markalarının tescilli ve kullanılmakta olduğu ilgili sınıflardaki mal ve hizmetler ile aynı ve/veya benzer mal ve hizmetler için üçüncü şahıslar adına tescilinin ve kullanımının mümkün olmadığını, davalının müvekkiline ait olan logo ve ----------- markasını ticaret ünvanında, levhalarında kullanmakta olup, --------- şekilde yayım yaptığını, müvekkili adına tescilli marka ve logonun taklit edilmesine sebep olduğunu, davalının, müvekkili ------- hatırlatıcı, anımsatıcı fiillerde bulunduğunu, davalı ------, davacının logosunu dahi birebir kullandığını, davacının adıyla ve ruhuyla özdeşleşen --------- üzerinde turuncu renkte...
(Kapatılan) 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 01/12/2015 tarih ve 2014/224-2015/208 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı adına tescilli "MARKA OKULU" ibareli markanın ayırt edici nitelikte olmadığını, bu nedenle 556 sayılı KHK'nin 7/1-a maddesi gereğince iptal edilmesi gerektiğini, "MARKA OKULU" ibaresinin sektörde eğitim kaynaklı olarak kullanıldığını, marka konusunda yapılan her eğitim programının birer marka okulu olduğunu, müvekkilinin bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunu iddia ile davalı adına tescilli 2012/111096 no'lu "MARKA OKULU+şekil" ibareli markanın hükümsüzlüğünü, iptalini, sicilden terkinini talep ve dava...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 09/04/2019 tarih ve 2016/146-2019/127 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı-birleşen davalı vekili; müvekkilinin klozet kapağı makaralarının üretimi ve satışıyla da iştigal etmekte olduğunu, buna yönelik TPMK nezdinde 25.02.2013 tarihinden tescilli 2013/01490 sayılı tasarımının bulunduğunu, davalı-birleşen davacının müvekkilinin tasarımına konu ürünün birebir aynını üretip satışını yaptığını, bu nedenle Bakırköy 2....