Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ten satın aldığını, satıcıya az bir miktarda borcu kaldığı dönemde davalının kredi ihtiyacı nedeniyle ipotek gerektiğinden mal sahibi ile anlaşılarak krediye teminat oluşturması için taşınmazın davalı adına tescil edildiğini, davalının kredi borcu bittiğinde taşınmazın tapusunu iade etmesi gerektiği halde akrabalık ilişkisinden kaynaklanan güveni kötüye kullanarak bedeli tamamen müvekkili tarafından ödenen taşınmazın tapusunu iade etmediğini belirterek tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

    iade değil de pay oranında istekte bulundukları saptanan ehliyetsizlik durumunun yapılan temliki olumsuz etkileyeceğinden esasen muvazaa yönünden bir araştırmaya da gerek kalmayacağı gözönüne alınarak Türk Medeni Kanununun 701.maddesi hükmü gereğince böyle bir isteğin dinlenilme olanağının bulunmadığı başka bir anlatımla davanın tüm iştirakçilerin katılımıyla ve terekeye iade şeklinde açılmadığından, davanın tümden reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....

      -TL değer gösterilmek suretiyle terekeye iade istekli açılmış, mahkemece yapılan uygulama sonucu keşfen belirlenen değer üzerinden davacı tarafça harçta ikmal edilmiştir. O halde, eldeki dava terekeye iade istekli açıldığına ve keşfen belirlenen 265.252,81.-TL üzerinden harç ikmal edildiğine göre, bu değer üzerinden davacı taraf yararına vekalet ücretinin hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacının payına isabet eden 163.006,22.-TL değer üzerinden eksik vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değildir. Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 5. maddesindeki "Davacı vekili lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen 14.230,00....

        İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar istinaf dilekçesi ile; Yerel mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, Terekeye temsilci atanmasını gerektirir bir durumun bulunmadığını, Temsilci atama kararında avukatlık ücreti takdirindeki isabetsizlik, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına rağmen aleyhimizde avukatlık ücreti takdir edilmesi çelişkisine düşülmesi davacının eşinin vekili sıfatıyla daha önce biz davalılardan T5 aleyhinde açılan davada görev yapan avukatın tereke temsilcisi olarak atanmış olması, terekeye temsilci atanacak avukatın (daha önce takip ettiği dava sebebiyle) tarafsız olamayacağını her ne kadar bizlerden T5 aleyhinde Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan dava dosyasının yargılaması terekeye temsilci tayinine bağlı tutulmuş ve bundan dolayı murisleri T6 terekesine temsilci tayin ettirmek için davacı tarafın başvuru yapmak zorunda kaldığını, tapu iptali ve tescil davasına konu ihtilaf yönünden terekeye temsilci tayin ettirilmesinin gereksiz ve yanlış olduğunu,"tereke adına...

        Diğer taraftan, istek terekeye döndürülmesine yönelik olup, başlanğıçta taraf sıfatı bulunmadıgı halde, dava dışı mirasçı ....'ın dahili dava yoluyla davada yer almasının sağlandığı, ne var ki; dahili davalı ...'ın açılan davaya karşı çıktığı ve başkaca dava dışı mirasçının bulunmadığı, öte yandan, Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 9.3.2010 günlü, 2009/855 esas, 2010/195 sayılı kararıyla terekeye temsilci atanmasına ilişkin isteğin reddedildiği gözetilerek, davacı ......

          -KARAR- Dava, mirasta iade, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Toplanan delillerden, tüm dosya içeriğinden mirasbırakanın ... .... .... .... .sında 87.606,44TL parasının olduğu 17.10.2002 tarihinde mirasbırakanın hesabının kapatıldığı ve bu paranın davalı ... hesabına aktarıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar... .... . kayıtlarının ele geçirilememesi üzerine davalıya yemin teklif edilmiş, davalı da yemini eda etmiş ise de, bilahare... .... . kayıtları ile mirasbırakanın hesabındaki paranın davalının hesabına geçirildiği sabit olmuştur. Bu durumda yemine değer verilemeyeceği açıktır. ./.. Bilindiği üzere; TMK’nın 669. maddesinde ‘yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlar arası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda davalı mirasçı değildir....

            Diğer taraftan davacılar, miras payı oranındaki isteklerini dava konusu taşınmazlardan 6 nolu .........e yönelik olarak terekeye iade şeklinde düzelttiklerini bildirerek usule aykırı bir biçimde genişletmişlerdir. Hal böyle olunca, öncelikle Daire bozma kararı uyarınca "ehliyetsizlik" yönünden gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, sonucuna göre diğer isteklerin değerlendirilmesi gerekirken, "usulî kazanılmış hak" kuralı göz ardı edilip eksik soruşturma ile yetinilerek hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi; kabule göre de, 6 nolu .........e yönelik isteğin usule aykırı biçimde genişletilmesine imkan tanınıp anılan ......... hakkında ...... kişi(mirasbırakan) adına tescil kararı verilmesi doğru değildir. Davalıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tüm mirasçılar adına tescil isteğine ilişkindir. Davacı, davalıdan faiz ile almış olduğu borca teminat olması için, borç ödendiğinde iade edilmek şartıyla, annesi mirasbırakan ...... adına kayıtlı 82 parsel sayılı taşınmazı vekaleten, bedelsiz olarak davalıya satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile ...... mirasçıları adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

                Kabule göre de; davada mirasçılar adına tescil isteği ile terekeye iade istenildiği halde, TMK'nin 640. maddesi gereği yerine getirilmeksizin davacılar adına tescile karar verilmesi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.2016 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK’nın 640/3. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir. Davacılar vekili, tarafların ortak murisi ...'nin vefatı üzerine müvekkilleri tarafından dava dışı üçüncü şahıslar aleyhine Aksaray 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/380 Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasının takibi için murisin terekesine temsilci atanması gerektiğini ileri sürerek terekeye kendisinin temsilci olarak atanmasını talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu