WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanununun 644. maddesi gereğince; bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakiminin, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet edeceği, elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verileceği, terekeye dahil diğer hakların ve alacakların paylar oranında bölünmesi hususunda da yukarıdaki hükümler uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olaya gelince, dava konusu taşınmazların kadastro tespit tutanaklarına göre evveliyatlarının ... oğlu ...'...

    mirasçıları adına tapuya tesçiline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640.maddesi uyarınca tereke adına açılıp takip edilen davaları ya tüm mirasçıların birlikte açmaları, ya da tüm mirasçıların açılan davaya muvafakatlarının sağlanması veya terekeye mümesil tayin edilerek davanın sürdürülmesi zorunludur. Tapu kayıtlarının maliki ve mirasçıları adına tesçile karar verilen miras bırakan ... oğlu ... 'un davacı ...'dan başka veraset ilamında belirtilen diğer mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu mirasçılar davacı ile birlikte dava açmadıkları gibi sonradan davaya muvafakat da vermemişlerdir. Dosya içinde terekeye mümessil tayinine ilişkin başka herhangi bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davacının tek başına genel mahkemede tapu iptali ve tesçil davası açıp bu davayı sürdürme yetkisi bulunmamaktadır....

      Türk Medeni Kanununun 644. maddesi gereğince; bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakiminin, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet edeceği, elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verileceği, terekeye dahil diğer hakların ve alacakların paylar oranında bölünmesi hususunda da yukarıdaki hükümler uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olaya gelince, dava konusu taşınmazda paylı malik olan muris ...'...

        Türk Medeni Kanununun 644. maddesinde; bir mirasçının, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakiminin, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet edeceği, elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verileceği, terekeye dahil diğer hakların ve alacakların paylar oranında bölünmesi hususunda da yukarıdaki hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir. Somut olaya gelince; davanın kabulüne karar verilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli olmadığı gibi Yargıtay denetimine de elverişli değildir. Bu nedenle mahkemece, davanın açılmasından önceki bir tarihte öldüğü anlaşılan ...'...

          Davalı-karşı davacılar ... ve diğerleri tarafından açılan karşı dava, kadastrodan önceki sebeplere dayalı olarak 3. kişilere karşı açılan tapu iptali ve tescil davası olup, karşı davacılar vekili tereke adına dava açmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca tereke adına açılıp takip edilen davaları ya tüm mirasçıların birlikte açmaları ya da tüm mirasçıların, açılan davaya muvafakatlarının sağlanması veya terekeye mümessil tayin edilerek davanın sürdürülmesi zorunludur. Somut olayda, muris... mirasçılarından ... karşı davacılar ile birlikte dava açmadığı gibi sonradan davaya muvafakat da vermemiş ve duruşmalara da gelmemiştir. Dosya içinde terekeye mümessil tayinine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır....

            Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir. Mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan mirasçıların hepsi yararlanır." hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, davacı birleştirilen dava dilekçesinde ve aşamalarda tapu kaydının iptali ile tüm mirasçılar adına tescilini istemiş olup, yargılama sırasında bir kısım mirasçıların davaya muvafakat ettiği, geriye kalan mirasçılardan ..., ... ve ...'nin davada yer almadığı anlaşılmaktadır....

              terekeye mümessil tayin ettirilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, bozmaya uyulduktan sonra davanın Fatmagül'ün terekeye mümessil tayin edildiği, bu aşamadan sonra davanın tereke mümessilinin vekili tarafından yürütüldüğü ve mahkemece 2/4 payın tapusunun iptali ile davacılar adına tesciline karar verildiği, karar kesinleştikten sonra tapu idaresince 2/4 payın onalım davasının davacıları Ayşegül ve Fatmagül adına tescil edildiği anlaşılmaktadır....

                Mahkemece, 66.904,66TL’nin terekeye iadesine, 33.452,33TL bedelin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine hükmün, Dairemizin 28.11.2017 tarih, 2016/17701 E. 2017/8896 K. sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Mirasçılar murisin malvarlığı içerisinde bulunan hak ve malları hakkı olmadan elinde bulunduran kişilere karşı bunları geri alabilmek amacıyla dava açabilirler. TMK’nın 637. maddesinde “Yasal veya atanmış mirasçı, terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilir.” hükmü düzenlenmiştir. Mirasçı sıfatını taşıyanlar murisin terekesini elinde bulunduran herkese karşı bu davayı yöneltebilirler....

                  TMK'nın 702/2. maddesinde sözü edilen terekeye ait haklar üzerinde tasarruf söz konusu ise, ortakların oy birliği ile karar vermeleri maddenin açık hükmü gereği olduğundan, tasarruf işlemi niteliğindeki tapu iptali ve tescil davasının tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması veya terekeye temsilci atanması ve bu yolla davanın yürütülmesi gerekir. Bir mirasçı tüm mirasçılar adına tek başına dava açabilirse de, böyle bir davayı yalnız başına yürütemez. Bu durumda davanın hemen reddedilmeyip, diğer mirasçıların davaya katılımlarının veya muvafakatlerinin sağlanması ya da terekeye temsilci atanması için davacıya uygun süre verilmesi gerekmektedir. Ne var ki, dava halefiyet esasına göre tereke adına değil de kendi miras payı için açılmış ise tüm mirasçıların onayının alınmasına gerek bulunmamaktadır. Bir ya da bir kısım mirasçı terekeye ait bir mal veya alacaktan yalnız kendi payına düşen kısım için yalnız kendi adına dava açarsa, bu dava dinlenemeyecektir....

                    Bu durumda mahkemece, mirasçının (davacının) açtığı davanın görülebilmesi için diğer mirasçıların da davaya katılmasının sağlanması veya TMK.640/3 maddesi gereğince terekeye temsilci tayin ettirmesi için davacıya uygun bir süre vermelidir. Eğer diğer mirasçı davaya katılmaz ve yazılı muvafakat da vermez ise bu durumda davayı açan mirasçının terekeye bir temsilci tayin ettirmesi gerekir (TMK.640/3). Terekeye atanan temsilci, mirasçının açtığı davaya icazet verirse davaya tereke temsilcisi tarafından devam edilir. Terekeye temsilci atanması ve tereke temsilcisinin davaya devam etmesi halinde de, ayrıca diğer mirasçıların davaya katılmalarına veya muvafakatlarının alınmasına gerek yoktur. Davayı açan mirasçı, kendisine verilen kesin süreye (HMK md. 94) rağmen diğer mirasçının davaya katılmasını veya muvafakat etmesini sağlayamaz ve terekeye temsilci de tayin ettiremez veya terekeye atanan temsilci davaya icazet vermezse davanın reddine karar verilir. Olayımıza gelince; Davacı B.....

                      UYAP Entegrasyonu