Şti. arasında temlik muhatabı davalı şirket olan temlik sözleşmesi imzalandığını, temlik sözleşmesinin 13/12/2010 tarihli ve 38.032,00 TL' lik olduğunu, temlik sözleşmelerinin muhatab olan davalı şirket tarafından temlik sözleşmesi için imzalanmış temlik tevit belgelerinde de açıkça yazdığı üzere; ''...temlik edilen alacağın ödeme zamanlarında temlik eden...herhangi bir onay alınmasına gerek kalmaksızın herhangi bir kısıtlama ve kesinti yapılmaksızın temlik tutarının tamamını davacı bankaya ödeyeceğimizi gayrikabili rücu kabul beyan ve taahhüt ederiz'' şeklindeki ifadesinde müvekkili bankaya temlik edilen alcağın yine müvekkili bankaya ödeneceğinin beyan edildiğini, dava dosyasına sunulan 13.12.2010 tarihli 38.032,00.-TL.'lik temlik sözleşmesi ve ekleri arasında yer alan ... Vas. San. Ltd....
Hükmü, temlik alan davacı Serdar Tahtacı vekili ile temlik alan davacı Şerife Yıldırım vekili istinaf etmiştir. Temlik alan sıfatı ile Şerife Yıldırım vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; Hukuki bir işlem (tasarrufi işlem) olan alacağın temliki sonrasında alacak üçüncü kişiye intikal etmektedir. Bu andan itibaren üçüncü kişi, borçlu karşısında alacaklı sıfatını kazanmaktadır. Niteliği itibariyle alacağın temliki, alacaklının tasarruf işlemidir. Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi bir kısmı için de yapılabilir. Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur....
-KARAR- (1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı ve temlik alan ... vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. (2) Davalı vekilinin temyizine gelince; davada alacağın ... isimli şahsa temlik edildiği dosya içindeki belgelerden anlaşılmaktadır. Alacağın temliki sonucu, temlik alan alacaklı sıfatına haiz olarak davada temlik aldığı alacak miktarı yönünden davada taraf olur. Bu durumda mahkemece dava konusu edilen alacağın hangi miktarda temlik edildiği belirlenerek, temlik alan da karar başlığında gösterilip, yargılama giderlerinden sorumluluğun buna göre tespit edilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden hüküm tesis edilmesi isabetsizdir....
Yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik işlemi, akdi (rızai) temlik işlemidir. Çünkü burada, alacaklı (yüklenici) ile üçüncü kişi arasında serbest iradeleri ile yapılan temlik sözleşmesi vardır. Genellikle de bu tür temlik sözleşmeleriyle yüklenici şahsi hakkının bir kısmını, örneğin bir veya birkaç bağımsız bölüm mülkiyetinin naklini taahhüt eder. Açıklanan özelliği itibarıyla da yüklenicinin üçüncü kişiye yaptığı temlik işlemi genelde ivazlıdır. Rızai temlik sözleşme ile kurulduğundan temlik sözleşmesinin geçerliği için kuşkusuz bütün sözleşmelerin kurulmasında aranan genel geçerlilik şartlarının varlığı gerekir. Borçlar Kanunu 162/I'deki "Kanun veya akit ile veya işin mahiyeti icabı olarak men edilmiş olmadıkça, borçlunun rızası aranmaksızın alacaklı alacağını üçüncü bir şahsa temlik edebilir" hükmünden anlaşılacağı üzere, her alacağın temliki mümkün olmayabilir. Başka bir anlatımla kanun, akit veya işin niteliği icabı temlik olanaksızsa, o alacak temlik edilemez....
Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi bir kısmı için de yapılabilir. Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur. Temlik ile birlikte temlik alan, alacağın aslı ve fer’ileriyle birlikte, alacağa bağlı rüçhan haklarını da iktisap eder. Dolayısıyla temliğe konu alacak itibariyle dava ve takip hakkı da temlik alana geçer. Alacağın temlikinde esasen borç değişmez, sadece onu talep edecek taraf değişmiş olur. Somut olayda; davacı ...'ın 13/04/2018 tarihinde alacağını ...'...
e temlik edildiği belirlenmiştir. Söz konusu 11.05.2010 tarihli temliknamenin konu bölümünde, temlik eden bankanın,.. İcra Müdürlüğü'nün 2008/8144 esas sayılı dosyasına konu alacağının, temliknamede yer alan kayıt ve şartlarla, toplam 3.000.000,00 USD'lik kısmını ve bu alacağın teminatını teşkil eden ipoteği devir ve temlik ettiği ve yine “açıklamalar” kısmında da temlik alan ...'in, 3.000.000,00 USD ile sınırlı olmak kaydı ile takip dosyasında tek başına tasarrufta bulunma hakkına sahip olduğunun belirtildiği görülmüştür. 11.05.2010 tarihli temliknamede, temlik tarihi itibari ile alacak 3.000.000,00 USD ile sınırlı olarak temlik edildiğinden, dosya borcunun hesabında, 3.000.000,00 USD'lik kısım için varsa temlik tarihinden sonraki ödemelerin dikkate alınması ve faizin de, faize faiz yürütülmesine yol açmayacak biçimde temlik tarihinden itibaren hesap edilmesi gerekmektedir....
Şahsi hak, üçüncü kişiye temlik edilmişse ve koşulları bulunmaktaysa, üçüncü kişi kazandığı şahsi hakka dayanarak arsa sahibini bir şey vermeye veya yapmaya zorlayabilir. Belirtmek gerekir ki, temlik alanın ifa talebine muhatap olan borçlu (arsa sahibi) bu talebe hemen uymak zorunda değildir. Devralan ... alacaklı (üçüncü kişi) temlik işlemini ve kendisinin ... alacaklı sıfatını ispat etmiş olsa bile, borçlunun (arsa sahibi) ona karşı bir takım itiraz ve defilerde bulunmak imkanına bulunmaktadır. Gerçekten, BK.m.167’ye göre “Borçlu temlike vakıf olduğu zaman temlik edene karşı haiz olduğu defileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir”. Buna göre temliki öğrenen borçlu temlik işlemi olmasaydı önceki alacaklıya (yükleniciye) karşı ne tür defiler ileri sürebilecekse, aynı defiler ... alacaklıya (temlik ... üçüncü kişiye) karşı da ileri sürülebilir hale gelir....
Bu durumda temlik eden şirketin iflas edip etmediği, iflas etmiş ise temlik tarihi olan 20/02/2012 tarihi itibarıyla temlik veren şirket yetkilisi Sabahat Birsin'in temlik yetkisinin bulunup bulunmadığının araştırılmaması doğru değildir. 2-Davanın dayanağı 20/02/2012 tarihli temliknamedir. Temlik alan davacı temlik tarihinde dava dışı temlik veren .... davalıdan dava konusu miktar kadar alacaklı olduğunu ispatla yükümlüdür. Bilirkişi rapor ve ek raporlarına, davalının ticari defterler ve kayıtlarına göre davalı yan 31/12/1999 tarihi itibarıyla temlik veren şirkete 230,71 Euro borçlu gözükmektedir.Davalının bu miktardan daha fazla borçlu olduğunun usulüne uygun delillerle ispatlanması gerekir. Bilirkişi raporunda belirttiği üzere davalı ve temlik eden arasında düzenlenen protokolün 10. maddesinde öngörülen müşteri listesi ibraz edilememiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dava, temlik alacağına ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Yüklenici (temlik eden) ile davalı arasındaki sözleşmenin 24.1.5.maddesi ile temlik yasağı kabul edilmiş ise de, temlik edilen alacağın bu yasağa rağmen bir kısmı ödenmiş olduğundan temlike borçlunun onay verdiği, bu nedenle temlikin geçerlilik kazandığı kabul edileceğinden temlik yasağına dayanılamaz. Ancak BK.nun 167/1.maddesi gereğince borçlu temlik edene karşı ileri sürebileceği defileri temellük edene karşı da ileri sürebilir....
İflas İdare Memurları a)... b)... c)... birleşen dosyalar davalıları 1- ...A.Ş. vek.Av. ... 2- Temlik Alan ... AŞ (temlik eden: ...A.Ş.) vek.Av.... 3-... A.Ş. vek.Av. ... 4- Davalı temlik Alan( Yeni unvanı) ... AŞ (temlik eden: ... A.Ş. ) arasında görülen dava hakkında ... (Kapatılan) 19. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 20/11/2013 gün ve 2011/52-2013/289 E.- K. sayılı hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 03/03/2016 gün ve 2015/6728-2016/3785 E.-K. sayılı ilamına karşı birleşen dosyalar davalıları ... A.Ş. vekili ile Temlik Alan ... AŞ (temlik eden: ... A.Ş.) vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan birleşen dosyalar davalıları ...A.Ş. vekili ile Temlik Alan ... AŞ (temlik eden: ......