Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili, dava dilekçesi ekinde bir örneğini ibraz ettiği davalı temlik eden ... tarafından imzalanmış 23.09.2008 tarihli belgede dava konusu takip dosyası borcunun tamamen ödenmiş olduğunu ve borcun kalmadığını belirtmiştir. Davalı temlik eden ... vekili, takip konusu alacağı davalı temlik alan şirkete 13.09.2012 tarihli temlik sözleşmesi ile temlik etmiş, davalı temlik alan vekilince 26.06.2013 tarihinde icra takip dosyası yenilenmiş, iş bu davanın açıldığı tarihten sonra 25.02.2014 tarihinde de takipten feragat edilmiştir....

    Şti.nin, davalı nezdinde doğmuş alacaklarının müvekkili bankaya temlik edildiğini, yapılan temlik sözleşmelerinin davalıya gönderildiğini, davalı tarafından temlik sözleşmesi uyarınca ödemenin müvekkili bankaya yapılacağı ve alacakların ödeme tarihlerinin fatura bazında müvekkili bankaya bildirildiğini, davalı şirketin bu bildirimi üzerine müvekkili banka tarafından kredi kullandırırını yapıldığını, dava konusu temlik sözleşmelerinden; 17/07/2014 tarihli, İzmir ... Noterliği'nce ...108 yevmiye sayılı temlik sözleşmesi ile ...Ltd. Şti.nin davalı şirketten toplam 7 adet fatura karşılığı 340.882,64-TL'lik alacağın, 18/07/2014 tarihli, İzmir ... Noterliği'nin ...25 yevmiye sayılı temlik sözleşmesi ile ... Ltd. Şti.nin davalı şirketten toplam 7 adet fatura karşılığı 296.771,71-TL.lık alacağın,22/07/2014 tarihli, İzmir ... Noterliği'nin ... yevmiye sayılı temlik sözleşmesi ile ... Ltd....

      in kasıtlı ve kusurlu hareketleri sonucunda temlik alacağını tahsil edemediği, BK. 169 maddesine göre, "Alacağın temliki ivaz mukabilinde 2006/13341-2007/3849 icra edilmiş ise, temlik eden kimse alacağın temlik zamanında mevcudiyetini zamindir." hükmü karşısında, davacının temlik alacağını tahsil edememesi nedeniyle davalı ...'in davacı alacaklıya karşı sorumlu olduğu açıkca anlaşıldığı halde yazılı olduğu şekilde davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 3-Yukarıda açıklandığı üzere davalı ... diğer davalı kooperatiften olan dava konusu taşınmaz alacağını davacıdan, önce ... ... adlı şahsa temlik etmiş ve ayrıca bu taşınmazlarla ilgili olarak değişik şahıslara satış vaadinde bulunmuştur. Dolayısıyla, davacıya temlik yapılan tarihte davalı ...'in davalı kooperatiften temlik edebileceği bir alacağı kalmamış bulunmaktadır. Davalı kooperatif'in davalı ...'...

        Nitekim uygulamada yükleniciden şahsi hakkını temlik alan üçüncü kişilerin temlik sözleşmesini adi yazılı satış sözleşmesi veya noterde düzenleme şekilde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi olarak yaptıkları görülmektedir; Yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik işlemi, akdi (rızai ) temlik işlemidir. Çünkü burada, alacaklı (yüklenici)ile üçüncü kişi arasında serbest iradeleri ile yapılan temlik sözleşmesi vardır. Genellikle de bu tür temlik sözleşmeleriyle yüklenici şahsi hakkının bir kısmını,örneğin bir veya birkaç bağımsız bölüm mülkiyetinin naklini taahhüd eder. Açıklanan özelliği itibarıyla da yüklenicinin üçüncü kişiye yaptığı temlik işlemi genelde ivazlıdır. Rızai temlik sözleşme ile kurulduğundan temlik sözleşmesinin geçerliği için kuşkusuz bütün sözleşmelerin kurulmasında aranan genel geçerlilik şartlarının varlığı gerekir....

          -KARAR- (1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı ve temlik alan ... vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. (2) Davalı vekilinin temyizine gelince; davada alacağın ... isimli şahsa temlik edildiği dosya içindeki belgelerden anlaşılmaktadır. Alacağın temliki sonucu, temlik alan alacaklı sıfatına haiz olarak davada temlik aldığı alacak miktarı yönünden davada taraf olur. Bu durumda mahkemece dava konusu edilen alacağın hangi miktarda temlik edildiği belirlenerek, temlik alan da karar başlığında gösterilip, yargılama giderlerinden sorumluluğun buna göre tespit edilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden hüküm tesis edilmesi isabetsizdir....

            Ekipmanları..Ltd Şti tarafından temlik alan Parladı Meta..Ltd Şti arasında düzenlenmiş Bursa 18.Noterliğinin 09.10.2015 tarihli 35841 yevmiye nolu tasdikli temlik sözleşmesinde, ... Koltuk Sistemleri Üretim..A.Ş’den 2015-Temmuz-Ağustos- Eylül ve Ekim ayları arası muhtelif miktarlı ve tutarlı toplam 40 adet faturadan kaynaklı 287.863,54 TL’nin temlik alan şirkete; yine temlik eden ile temlik alan Uludağ Rulman.. Ltd Şti arasında düzenlenmiş Bursa 23.Noterliğinin 16.10.2015 tarihli 24475 yevmiye nolu tasdikli temlik sözleşmesinde, ... Koltuk Sistemleri Üretim..A.Ş’den 13.08.2015-10.10.2015 arası muhtelif miktarlı ve tutarlı toplam 18 adet faturadan kaynaklı 70.168,23 TL’nin temlik alan şirkete; ve yine temlik eden ile temlik alan Harun Çoban arasında düzenlenmiş Bursa 23.Noterliğinin 09.11.2015 tarihli 26260 yevmiye nolu tasdikli temlik sözleşmesinde, ......

              Şti. arasında temlik muhatabı davalı şirket olan temlik sözleşmesi imzalandığını, temlik sözleşmesinin 13/12/2010 tarihli ve 38.032,00 TL' lik olduğunu, temlik sözleşmelerinin muhatab olan davalı şirket tarafından temlik sözleşmesi için imzalanmış temlik tevit belgelerinde de açıkça yazdığı üzere; ''...temlik edilen alacağın ödeme zamanlarında temlik eden...herhangi bir onay alınmasına gerek kalmaksızın herhangi bir kısıtlama ve kesinti yapılmaksızın temlik tutarının tamamını davacı bankaya ödeyeceğimizi gayrikabili rücu kabul beyan ve taahhüt ederiz'' şeklindeki ifadesinde müvekkili bankaya temlik edilen alcağın yine müvekkili bankaya ödeneceğinin beyan edildiğini, dava dosyasına sunulan 13.12.2010 tarihli 38.032,00.-TL.'lik temlik sözleşmesi ve ekleri arasında yer alan ... Vas. San. Ltd....

                Hükmü, temlik alan davacı Serdar Tahtacı vekili ile temlik alan davacı Şerife Yıldırım vekili istinaf etmiştir. Temlik alan sıfatı ile Şerife Yıldırım vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; Hukuki bir işlem (tasarrufi işlem) olan alacağın temliki sonrasında alacak üçüncü kişiye intikal etmektedir. Bu andan itibaren üçüncü kişi, borçlu karşısında alacaklı sıfatını kazanmaktadır. Niteliği itibariyle alacağın temliki, alacaklının tasarruf işlemidir. Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi bir kısmı için de yapılabilir. Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur....

                Yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik işlemi, akdi (rızai) temlik işlemidir. Çünkü burada, alacaklı (yüklenici) ile üçüncü kişi arasında serbest iradeleri ile yapılan temlik sözleşmesi vardır. Genellikle de bu tür temlik sözleşmeleriyle yüklenici şahsi hakkının bir kısmını, örneğin bir veya birkaç bağımsız bölüm mülkiyetinin naklini taahhüt eder. Açıklanan özelliği itibarıyla da yüklenicinin üçüncü kişiye yaptığı temlik işlemi genelde ivazlıdır. Rızai temlik sözleşme ile kurulduğundan temlik sözleşmesinin geçerliği için kuşkusuz bütün sözleşmelerin kurulmasında aranan genel geçerlilik şartlarının varlığı gerekir. Borçlar Kanunu 162/I'deki "Kanun veya akit ile veya işin mahiyeti icabı olarak men edilmiş olmadıkça, borçlunun rızası aranmaksızın alacaklı alacağını üçüncü bir şahsa temlik edebilir" hükmünden anlaşılacağı üzere, her alacağın temliki mümkün olmayabilir. Başka bir anlatımla kanun, akit veya işin niteliği icabı temlik olanaksızsa, o alacak temlik edilemez....

                  Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi bir kısmı için de yapılabilir. Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur. Temlik ile birlikte temlik alan, alacağın aslı ve fer’ileriyle birlikte, alacağa bağlı rüçhan haklarını da iktisap eder. Dolayısıyla temliğe konu alacak itibariyle dava ve takip hakkı da temlik alana geçer. Alacağın temlikinde esasen borç değişmez, sadece onu talep edecek taraf değişmiş olur. Somut olayda; davacı ...'ın 13/04/2018 tarihinde alacağını ...'...

                    UYAP Entegrasyonu