Yasa, temlik için yazılı şekil şartını yeterli görmektedir. Alacaklı, bir borç ilişkisinden doğan alacağını üçüncü bir kişiye (temlik alan/temellük edene) devretmekte, alacak, temlik edenden üçüncü kişiye geçerken borç ilişkisinin aktif süjesi değişmekte, temlik eden borç ilişkisinden çıkarak onun yerine alacaklı sıfatıyla, alacağı devralan üçüncü kişi geçmektedir. Temlik, mevcut bulunan bir alacağın varlık ve tutarını üçüncü kişiye aktaran bir işlem olup, yeniden borç doğurmaz (Yargıtay 4. HD. 13.4.1972 gün ve 1976 E-3333 K.) Temlik ile birlikte üçüncü kişi, alacağı tamamen veya kısmen, alacaklı ile borçlu arasındaki borç ilişkisinin koşullarıyla iktisap etmektedir. Burada değişen sadece borç ilişkisinin tarafı (süjesi) olup, konusu (objesi) değildir (A.Kılıçoğlu-Borçlar Hukuku, 4. Bası, Syf.596 vd.). Alacaklı, alacağını üçüncü kişiye olan borcunu ifa amacıyla temlik edebileceği gibi, borçludan olan alacağını tahsil amacıyla da temlik edebilir....
Dava, temlik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amaçlı yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır. Alacağın temliki, ifa, bağışlama sebebiyle yapılacağı gibi, alacağın tahsili veya teminat amacıyla da yapılır. Borcun teminatı olmak üzere bir alacağını rehnedeceği yerde bu alacağı temlik edebilir ki, buna teminat amacıyla temlik denir (Ahmet M.Kılıçoğu, Borçlar Hukuku Genel Hükümler 24.Basım S.1002). Alacağı temlik edenin, alacağı temlik alana karşı, alacağın varlığı veya sağlamlığı (borçlunun ödeme gücü) konularında hangi şartlarla garanti yükümlülüğü altına gireceği, devrin ivazlı veya ivazsız olmasına göre düzenlenmiştir. Alacağın temlikinin ivazsız yapıldığı hallerde, temlik edenin hiçbir garanti yükümlülüğü yoktur. Temlik ivaz karşılığı yapılmış ise, temlik eden, alacağı temlik alana karşı alacağın varlığını ve borçlunun ödeme gücünü garanti etmiş sayılır....
Borçluya alacağın temlik edilmiş olduğunu temlik eden de, temellük eden de bildirebilir; bu ihbar herhangi bir şekle de bağlı değildir.Davaya konu olayda, davalı sigorta şirketinden alacaklı olan dava dışı ----- alacağın devri sözleşmesi ile 15.000,00.-TL alacağını davacı -------- temlik etmiştir.Davalı ayrıca temliknamenin kendisine tebliğinden evvel borcu temlik eden alacaklıya ödediğini savunmuş ve buna ilişkin belgeleri ibraz etmiştir....
Borçluya alacağın temlik edilmiş olduğunu temlik eden de, temellük eden de bildirebilir; bu ihbar herhangi bir şekle de bağlı değildir.Davaya konu olayda, davalı sigorta şirketinden alacaklı olan dava dışı ----- alacağın devri sözleşmesi ile 15.000,00.-TL alacağını davacı -------- temlik etmiştir.Davalı ayrıca temliknamenin kendisine tebliğinden evvel borcu temlik eden alacaklıya ödediğini savunmuş ve buna ilişkin belgeleri ibraz etmiştir....
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının incelenen ticari kayıtlarına göre 28.01.2019 tarihinde davalıdan 149.397,17TL, alacaklı olduğu, temlik belgesini davalının hesabına alacak kaydettiği, temlik tutarının davalı hesabından düşülmesiyle temlik tarihinde temlik sonrası davacının davalıya 263.768,83TL borçlu duruma düştüğü, davacının davalıya almış olduğu çekleri iade ettiğini belirterek çek tutarlarını davalının hesabına borç kaydetmesi sonucu davalıdan 611.671,17TL alacaklı duruma geldiği, temlik edilen alacak tutarının tahsil edilmediği, mahkeme kararı ile depo edildiği sabit olmakla, temlik tutarı olan 413.166,00TL’nın ilave edilmesiyle davacının davalıdan 1.024.837,17TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir....
Davadaki istemin dayanağı, yüklenicinin yaptığı temlik işlemidir. O yüzden temlikin hüküm ve sonuçlarının ne olduğu yönü üzerinde durulmalıdır. Bir tanımlama yapmak gerekirse; alacağın temliki, alacaklı ile onu devralan üçüncü şahıs arasında borçlunun rızasına ihtiyaç olmaksızın yapılabilen ve sadece kazandırıcı bir tasarruf işlemi niteliğini taşıyan şekle bağlı bir akittir. Borçlar Kanununun 163. maddesi hükmüne göre temlik sözleşmesi temlik edenle temlik alan arasında yazılı olarak yapılabilir. Ne var ki, alacağın ./.. 2009/12005 - 13139 - 2 - temlikinde aranan yazılı şekil temlik sözleşmesinin resmi şekilde yapılmasına engel değildir. Nitekim uygulamada yükleniciden şahsi hakkını temlik alan üçüncü kişilerin temlik sözleşmesini adi yazılı satış sözleşmesi veya noterde düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi olarak yaptıkları görülmektedir....
Davadaki istemin dayanağı, yüklenicinin yaptığı temlik işlemidir. O yüzden temlikin hüküm ve sonuçlarının ne olduğu yönü üzerinde durulmalıdır. Bir tanımlama yapmak gerekirse; alacağın temliki, alacaklı ile onu devralan üçüncü şahıs arasında borçlunun rızasına ihtiyaç olmaksızın yapılabilen ve sadece kazandırıcı bir tasarruf işlemi niteliğini taşıyan şekle bağlı bir akittir. Borçlar Kanununun 163. maddesi hükmüne göre temlik sözleşmesi temlik edenle temlik alan arasında yazılı olarak yapılabilir. Ne var ki, alacağın temlikinde aranan yazılı şekil temlik sözleşmesinin resmi şekilde yapılmasına engel değildir. Nitekim uygulamada yükleniciden şahsi hakkını temlik alan ./.. 2009/12004-13138 -2- üçüncü kişilerin temlik sözleşmesini adi yazılı satış sözleşmesi veya noterde düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi olarak yaptıkları görülmektedir....
DAVACI (TEMLİK ALAN) TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı Temlik Alan vekili istinaf dilekçesinde özetle; temlik eden banka vekilinin temlik evraklarını dosyaya sunmadığını ve mazeret beyanına da yer vermediğini, kendilerinin de duruşma gününe ilişkin tebligatın gelmediğini, dosyanın müvekkili tarafından 26/03/2019 tarihinde temlik alınmış olduğu, temlik edenin bu durumu bildirmediğini ve beyan etmediğini, temliknamenin mahkemeye beyan edilmesinden kaynaklı temlik alacaklısının da bildirilmemiş olmasının davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin bozmayı gerektirdiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sayılı takip dosyalarındaki alacağın davalı varlık yönetimi şirketine temlik edildiğini, fakat temlik sözleşmesinin bankacılık mevzuatına aykırı olduğunu, ayrıca temlik sözleşmesinden önce borcun temlik eden şirkete ödendiğini ileri sürerek temlik sözleşmesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin kesinleşmiş kararı bulunduğunu, Alacağın temlik hükümlerinden kaynaklandığını, bu sebeple görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, temlik verenin müvekkili nezdinde bir alacağı bulunmadığını, aksine müvekkilinin temlik verenden alacağı bulunduğunu, zira temlik verene yapılan ödemelerden ayrı olarak yapılan işin gereği temlik verenin isteği doğrultusunda temlik verenin 3. Şahıslara olan borçlarının müvekkilince ödendiğini, bundan dolayı halen müvekkilinin temlik edenden yaklaşık 50.000,00 TL alacağı bulunduğunu, temlik edenin akaryakıt giderini ... Petrol Ltd. Şti. den karşıladığını, bu şirkete olan tüm borcun müvekkilince ödendiğini, temlik edenin yedek parça almış olduğu ekipmanların parasının da müvekkilince ....'e ödendiğini, temlik edenin SGK giderleri, ASKİ ve AYKOME'ye olan borç ve para cezalarının müvekkilince ödendiğini, yine temlik edenin noterden temlik belgesi düzenleyerek 3....