Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

dayalı manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

    Davacı vekili, davalının müvekkilini öldürmeye teşebbüs ettiğini, davalının eylemi sebebiyle hakkında kasten yaralama suçundan mahkumiyet hükmü verildiğini, ceza yargılamasında müvekkilinin vekille temsil edilmiş olması sebebiyle vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını ve yapılan eylem sebebiyle psikolojisinin bozulduğunu belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddine ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK 47. maddesi (Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır....

      Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/342 Esas, 2021/769 Karar nolu dosyasıyla tehdit suçunun sabit görülerek cezalandırıldığını, kararın 25.11.2021 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin manevi açıdan büyük zarara uğradığını, müvekkilinin sosyal çevresinde de zarara uğradığını, 3. Kişilere karşı küçük düşürüldüğünü, müvekkilinin kişilik haklarını zedeleyici fiilleri sebebiyle zarara uğrayan davacı müvekkilinin uğradığı manevi zararını bir nebze de olsa hafifletmek adına 30.000 TL manevi tazminat ile haksız fiil tarihi olan 09.09.2018'den itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini dava ve talep ettikleri görülmüştür....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 4000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dava, davalının davacıyı tehdit etmesi nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....

        nun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava; evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına ve tehdit, hakaret iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne; hakaret ve tehdit eylemine dayalı manevi tazminat isteminin ise kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davalılardan ...'nun müvekkilin eşi olduğunu ve eşinin diğer davalı ... ile gayri meşru ilişki yaşadıklarını, birlikte oturduklarını ; ayrıca davalılardan ... ve ...'ın davalı ...'ın annesi ve kız kardeşi olduğunu, bu davalıların ise müvekkilini eşinden boşanması için tehdit ettiklerini ve müvekkiline hakaret ettiklerini beyan ederek oluşan manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur Davalılar vekili; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davalılardan ...'...

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, davanın reddini, kadın lehine verilen tedbir nafakası miktarını, kadın lehine verilmeyen yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminatı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davalı erkeğin maddi-manevi tazminat talebi açısından: Davalı erkeğin süresinden sonra vermiş olduğu cevap dilekçesinde maddi-manevi tazminat talebinin bulunduğu, ancak bu hususta yerel mahkemece herhangi bir hüküm oluşturulmadığı, davalı erkeğin cevap dilekçesini süresinden sonra vermiş olması nedeniyle maddi-manevi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yerel mahkemece bu hususta herhangi bir hüküm oluşturulmaması hatalıdır. Ancak davalı erkeğin bu hususta herhangi bir istinaf talebi olmadığından bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir....

          Davacı, davalının cep telefonuna gönderdiği hakaret ve tehdit mesajı nedeni ile uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı eşi ile birlikte davacının iş yerinde çalışırken davacının eşine kendi aracını sattığını, maaşından kesinti yaparak bedelin ödendiğini ne var ki davacı tarafından devrinin verilmediğini bunun üzerine aralarında anlaşmazlık çıktığını ve iş yerinden ayrıldıklarını söz konusu mesajların bu nedenle çekildiğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacının cep telefonuna gönderdiği hakaret ve tehdit içerir mesajlar nedeni ile 5.000 TL manevi tazminat ödetilmesine karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi (818 sayılı BK 49. maddesi) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir....

            Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/02/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31/03/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tehdit eylemine yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, alenen hakaret, tehdit ve kasten yaralama nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....

                Davacı, davalının cep telefonuna hakaret ve tehdit içeren mesaj gönderdiğini, bu nedenle hakkında şikayetçi olduğunu, kamu davası açıldığını, duruşma salonunda beklerken yüzüne karşıda hakaret ettiğini iddia ederek uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davacının eşi ile ilişkisi olduğunu, bu nedenle eşinden boşanmak zorunda kaldığını, davacının kendisi ile evli olduğunu bilmesine rağmen eşi ile ilişkiye girmesinin kendisini ruhen çökerttiğini aleyhinde sübut bulan haksız bir eylem olsa bile ağır haksız tahrik altında gerçekleştiğinin gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıya yönelik sübut bulan hakaret ve tehdit eylemleri nedeni ile 5.000 TL manevi tazminat ödetilmesine karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi ( 818 sayılı BK 49. maddesi ) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir....

                  UYAP Entegrasyonu