Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandığını, manevi tazminat istemi hem Yargıtay içtihatlarıyla hem de hukuk muhakemesi uygulamasında belirtilen ilkeler ışığında zenginleşme sebebi olmaması gerektiğinin belirtildiğini, söz konusu olayda müvekkili davalı tarafından Ceza Yargılaması sonucunda HAGB hükmü verilmiş olsa da manevi tazminat şartlarının oluşmadığı hususu hukuk hakiminin takdirine bağlandığını, davacının talebinde 10.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunduğunu, haksız fiil sebebiyle hükmedilecek manevi tazminatın öncelikle Türk Medeni Kanununun 4....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, karşı davanın kabulünü, velayeti, kadın lehine tedbir- iştirak nafakası verilmesini, maddi- manevi tazminat miktarını istinaf etmiştir. Kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın kabulünü, tedbir- iştirak nafakası miktarını, erkek lehine maddi- manevi tazminat verilmesini, kadın lehine maddi- manevi tazminat verilmesini, kadın lehine maddi - manevi tazminat verilmemesini istinaf etmiştir....

için işten kalma yönündeki maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı ... için kızı ...’ün ölümü sebebiyle 6.000YTL ve kendisinin kazada yaralanması sebebiyle 750,00YTL manevi tazminat olmak üzere toplam 6.750,00 YTL manevi tazminatın, davacı ......

    . 3- Mahkemece kocaya kadını tehdit ettiği kusur olarak yüklenmiş olup, kadının cevap ve 2. cevap dilekçesinde tehdit vakıasına dayanmadığı, kocanın da ceza davasında tehdit suçundan beraatine karar verildiği görülmekle tehdit kusurunun kocanın kusurundan çıkarılması, hükmün kusura ilişkin gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesi gerekmiştir. 4- Kocanın kusurundan tehdit çıkarılmakla dosya kapsamına göre kadının kişilik haklarına saldırı teşkil edecek başkaca bir vakıa bulunmadığından kadın yararına verilen manevi tazminatın reddine karar vermek gerekmiştir....

    Somut olayda, davalı tarafından söylenen sözlerin niteliği, söylendiği yer ve zaman, olayın gerçekleşme biçimi ve sonuçları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile özellikle de manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu, daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla aynı ilkeler gözetilerek davalının hakaret eylemi nedeniyle davacı lehine 4.000TL, tehdit eylemi nedeniyle davacı lehine 3.000TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine uygun ve zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmaya yetecek ve tazminatın amacına uygun miktarda olacağı kanaatine varıldığından davalı tarafın istinaf isteminin bu yönüyle kabulünün gerektiği anlaşılmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/05/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili Avukat ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının hakaret ve tehdit içerikli sözleri nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından tamamına yönelik olarak; davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, boşanmaya sebep olan olayların tazminat talep eden tarafın kişilik haklarını zedelemiş olması zorunludur (TMK m. 174/2). Boşanmaya sebep olan olaylar bu nitelikte değilse manevi tazminata hükmedilemez....

        Haksız fiil tarihi, haksız fiilin oluş şekli, davacının olay tarihindeki yaşı, yaralanma durumu, geçici maluliyet oranı, tarafların yakınlığı, sosyal ekonomik durum araştırmaları, manevi tazminatın amacı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü, davacı yaralanması, tehdit ve hakarete öz kardeşi olan davalı tarafından uğraması sebebiyle maruz kaldığı acı, ağrı, üzüntü, elem, ıstırap, keder, sıkıntı, manevi çöküntü, manevi tazminatın amacı, zenginleştirme ve fakirleştirme amacı taşımaması, caydırıcı olması, özendirici olmaması ve 22.06.1966 tarih, 1966/ 7 Esas-7 Karar sayılı YİBK kararındaki kriterler ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin kaldırma ilamı gözetilerek davacının manevi tazminata hak kazandığı anlaşılmıştır....

        Erkeğin kusurlu davranışları sebebiyle kadının kişilik haklarının zedelenmediği Yargıtay 2.HDnin 2011/21460 esas 2012/16891 karar sayılı ilamı ile anlaşılmakla, kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi isabetsiz olup kadının manevi tazminat miktarına yönelik istinafının reddine erkeğin istinaf talebinin kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas- 2009/13 Karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde katılanların yüklenen tehdit suçu sebebiyle uğradığı bir zarar bulunmadığı gibi herhangi bir tazminat isteminin de olmadığı ve adli sicil kaydına göre sabıkasız oldukları anlaşılan sanıklar hakkında, 5271 Sayılı CYY.nın 231.maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen “sanıkların kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin...

          UYAP Entegrasyonu