Somut olayda, olay tarihi, tarafların konumu, davacının yaralanma derecesi, kullanılan ifadeler ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentteki sebeplerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/494 E. sayılı dosyası ile yargılanarak mahkumiyetine karar verildiğini belirterek, manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Anayasanın 5 12, 17, 20 ve 26 maddelerinde kişilik değerlerinin önemini esas olarak bunları ihlal edenlere karşı kişinin korunmasını garanti altına almıştır. Kanun koyucu manevi tazminat davası açılacak halleri MK 240/11, 25, 85 ve devamı maddeleri ile BK 47 ve 49. maddelerinde ayrı ayrı düzenlemiştir. BK 47. maddesi ise özel nitelikte bir hüküm olup Fiziki (maddi) kişilik değerlerinin yani yaşama hakkı ile vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan hallerde manevi zararların tazminini düzenlemiştir. Zarar görene tanınmış olan manevi tazminat hakkı kişinin sosyal, fiziksel ve duygusal kişilik değerlerinin saldırıya uğraması durumunda öngörülen bir tazminat türüdür....
Davacılar vekili tarafından dava dilekçesinde; olayın gelişim süreci anlatılmış, talep sonuç bölümünde açıkça, davalının davacıya karşı gerçekleştirdiği “adam öldürmeye teşebbüs” ve “tehdit” eylemleri nedeniyle manevi tazminat talep edildiği belirtilmiştir. Ancak dava dilekçesinde hangi eylem nedeniyle ne kadar manevi tazminat istendiği açıklanmamış, mahkemece de bu husus yargılama sürecinde davacı yana açıklatılmamıştır. Mahkeme gerekçesinde ceza mahkemesi kararının özeti bölümünde davalının yargılandığı suçlar sayılmakla birlikte manevi tazminatın takdirinde yalnızca yaralama suçu değerlendirilerek bu eylem nedeniyle manevi tazminat verilmiş, tehdit eylemine ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı gibi olumlu olumsuz bir hüküm de kurulmamıştır....
davacının(karşı davalının) zararını karşılar nitelikte olduğu ve davalı-karşı davacının kişilik haklarına haksız saldırı husus iddialarının subuta ermediği, karşı davanın maddi-manevi tazminat talebinin yerinde olmadığı gerekçesi ile; "A-1- Davacının maddi tazminat isteminin reddine, 2- Davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 2.500,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, B- Karşı davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine" karar vermiştir....
görevlendirildiğini, davalının fevri ve zarar verici davranışı sebebiyle müvekkilinin manevi olarak zarara uğradığını ileri sürerek, 10.000,00- TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda özetle; davacı tarafça davalının hakaret, tehdit ve yaralama haksız fiilleri sebebiyle kişilik haklarının saldırıya ve maddi zarara uğradığı gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulduğu, davalının Ankara 40. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/606 esas, 2016/239 karar sayılı dosyasında yaralama, Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/469 esas, 2018/308 karar sayılı dosyasında tehdit, Ankara 10....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/02/2023 NUMARASI : 2022/1018 ESAS-2023/80 KARAR DAVA KONUSU : Maddi-Manevi Tazminat KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların şiddetli geçimsizlikten dolayı boşandığını, davalının müvekkiline şiddet uygulaması sebebiyle evliliğin son bulduğunu, müvekkilinin yaşadığı manevi yıpranma, duyduğu elem ve ruh sağlığındaki hasarlara karşılık olarak 15.000,00TL manevi ve 15.000,00TL maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının Antalya 5. Aile Mahkemesinin 2017/461 E. Sayılı dosyasında anlaşmalı boşanma davası açtığını, müvekkilinin boşanmalarına gerekçe olmadığını, eşinin yanında olmak istemesi sebebiyle bu durumu kabul etmediğini, davalının Antalya 5....
da kirada oturduklarını belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalıların Cumhuriyet Savcılığındaki şikayete ilişkin beyanlarında olayın oluş şekline uygun düşmeyen veya davacının kişiliğine yönelen aşağılayıcı bir ifadenin bulunmadığı, şikayet hakkının kullanılması bakımından yeterli emarenin olduğu, davalılar yönünden söz konusu şikayetin şikayet hakkı kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacının, davalıların baskı uygulamaları ve tehdit etmeleri nedeniyle ....'dan ayrılıp .....'a gitmek zorunda kaldıklarını belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, mahkemenin ise davacının talebini haksız şikayete dayalı tazminat talebi olarak nitelendirdiği anlaşılmaktadır. Davacının iddiası doğrultusunda yeniden inceleme yapılarak delillerin değerlendirilip karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....
C.. aleyhine 16/01/2013 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş; karar davacı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, davalının kendisini tehdit etmesi nedeni ile ceza mahkemesinde ceza aldığını belirterek uğramış olduğu manevi zararın tazminini talep etmiştir. Davalı, ceza mahkemesinde hükmün açıklanmasının geri bırakıldığını, tehdit etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....
Öyleyse, davacı-davalı kadının manevi tazminat talebinin reddi gerekir. Bu husus nazara alınmadan davacı-davalı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.02.2020 (Prş.)...