Maddesi gereğince tedbir talebinde bulunmasının öncelikle bu maddeye aykırı olduğunu, davacının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle boşanma davası açtığını, boşanma davası ile evlilik birliğinin sona erdirilmesini talep ettiğini, bu durumda evlilik birliğinin korunmasından söz edilemeyeceğini, bu nedenle davacının tedbir talebinin haksız olduğunu ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, boşanma davasında dahi tedbir talebinin uyuşmazlık konusu olmaması gerekçesi ile reddedildiğini, red kararının yerinde olduğunu ve doğru olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Taraflara ait nüfus kayıt örneği, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları, bilirkişi raporları ile dava dosyası....
TALEP : İhityati tedbir TALEP TARİHİ : 31/10/2023 KARAR TARİHİ : 29/02/2024 KR....
temsile yetkili kişiyi belirleme yetkisinin belediye başkanına ait olduğunun kabulü gerekir..." gerekçesi ile davacının tescil talebinin reddine dair verilen kararın kanuna aykırı olduğu anlaşılmakla dava konusu kararın iptali ile istenen hususların tescil ve ilanına ,TTK'nun 32/4 maddesi gereği geçici tescile karar verme yetki ve görevinin ticaret sicil müdürlüğüne ait olduğu gerekçesiyle ihtiyati tedbir istemlerinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası - Tasarruf Yetkisinin Sınırlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından 08.06.2020 tarihli ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İhtiyati tedbir talebinin reddi veya bu talebin kabulü halinde itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf kanun yolu denetimini yapacak olan bölge adliye mahkemeleri göreve başlayıncaya kadar, temyiz yolunun kapalı olduğuna Yargıtay İçtihadı Birleştirme (Hukuk) Genel Kurulunca 21.02.2014 tarihinde 2013/1 esas, 2014/1 karar sayı ile karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesince, "HMK'nun 394. maddesinde, ihtiyati tedbirin infazına ilişkin itiraz ve şikayetleri inceleme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olduğu hükmü yer almakta olup, ihtiyati tedbir kararının, icra müdürünce uygulanmış olmasının bu durumu etkilemeyeceği, zira icra müdürünün anılan konuda ihtiyati tedbir infaz memurluğu görevini yapmakta olduğu açık olmakla, icra mahkemesince ihtiyati tedbir kararına ilişkin itirazlar hakkında re’sen görevsizlik kararı verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.İstanbul 8....
Yasada, ihtiyati tedbirin koşulları düzenlenmiş olup talebin yargılamayı gerektirmesi tedbirin koşulu değildir, tedbir talep edenin haklılığını ve tedbir talebini yaklaşık olarak kanıtlaması geçici hukuki koruma kararı için yeterlidir, bu bakımdan mahkemenin 11.12.2023 tarihli ara kararı içeriğinde belirtildiği üzere davalılar vekilinin davalı şirkete denetim ve onay kayyımı atanmasına ilişkin 11.12.2023 tarihli tedbir ara kararına itirazlarının reddine " karar verilmiştir....
Yargı organları ancak yasanın öngördüğü hallerle sınırlı olarak (organ boşluğu gibi) şirket yönetimine kayyım atayabilecek olup davacının, davanın sonunda elde edilebileceği bir hakkı davanın başında ihtiyati tedbir yoluyla elde etmesinin mümkün olmaması, ayrıca ihtiyati tedbir kararı verebilmek için hâkimin somut sebep göstermesi ve ihtiyati tedbir kararının haklılığını ortaya koyacak delil değerlendirmesi yapması ve yaklaşık ispat ölçüsüne yaklaşması gerekli olup davacı vekili tarafından dosyaya sunulan delillerin somut delil kabul edilip haklılık konusunda yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uymaması gözönüne alınarak davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak hüküm fıkrası oluşturulmuştur." gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
-TL tedbir nafakasına hükmedildiği, davalı erkeğin maaşı dışında başkaca bir gelirinin bulunmadığı gibi adına kayıtlı taşınır taşınmaz malvarlığını da bulunmadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı kadın tarafından davalı erkeğin maaş hesabı üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılması talep edilmiş ise de; davalı erkeğin asgari ücretin altında maaş aldığı, maaşından bir kısmının da davacı ve müşterek çocuk lehine hükmedilen Tedbir nafakaları için kesildiği anlaşıldığından Türk Medeni Kanununun 199. maddesi koşulları oluşmadığından tasarrufun kısıtlanmasına yönelik davanın tümden reddine karar verilmliştir." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi YARGITAY KARARI Davalı vekilinin temyiz isteminden sonra, davalı şirket temsilcisi Ceyhun Uzunalioğlu’nun 18.01.2012 havale tarihli dilekçeyle temyizden feragat ettiği ancak temsil yetkileri arasında kendisine temyizden vazgeçme yetkisinin açıkça verilmediği anlaşıldığından temyizden feragat yetkisi içeren vekaletnamesinin dosya arasına alınması için mahalline iadesi gerekmiştir. Diğer yandan davacının tedbir kararından vazgeçmesine ilişkin talebinin mahkemesince değerlendirilmesi ve tedbirin kaldırılmasına yerel mahkemece karar verilmesi gerektiğinden dosyanın eksikliklerin ikmali için mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE 18.01.2012 günü oybirliği ile karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/557 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin kaldırılması istemiyle dava açtıklarını ve ipoteğin paraya çevrilmesi işlemlerine başlanılmaması konusunda ihtiyati tedbir kararı talep ettiklerini, talebin kabulü ile ihtiyati tedbir kararı verildiğini, fakat icra müdürlüğünün 04.01.2012 tarihli kararı ile bu tedbir kararının kendilerini durdurmayacağına karar verdiğini, ipoteğin kaldırılması davalarının İİK.nun 72. maddesinde belirtilen davalardan olduğundan verilen ihtiyati tedbir kararı da takibin durdurulması mahiyetinde olduğunu, icra müdürlüğünün mahkemenin tedbir kararını yerindelik denetimi yapma hak ve yetkisinin bulunmadığından, takip dayanağı ipoteğin kaldırılması davasında verilen ihtiyati tedbir kararının sayın mahkeme tarafından doğrudan icraya yazılarak müzekkere ile bildirildiği halde bunun kendilerini bağlamayacağına karar vermenin satış ve benzeri istenmeyen sonuçlar ile mağduriyete sebep olacağını belirterek icra müdürlüğünün 04.01.2012 tarihli kararının...