Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi; “davanın kabulüne, tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi uyarınca boşanmalarına, 700.000,00 TL ziynet alacağının 15/01/2023 tarihinde davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tarafların birbirlerinden yukarıda geçen talepler dışında tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı talepleri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, taraflar arasında düzenlenen 14/11/2022 tarihli protokolün aynen onaylanarak kararın eki sayılmasına” hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı erkek istinaf dilekçesi ile anlaşmalı boşanmaya ilişkin iradesinden rücu etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma talebine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır....

Türk Medeni Kanununu'nun 181/2. maddesine göre, boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması halinde, sağ eş, ölen eşin yasal mirasçısı olamaz ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendisine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybeder. Ölen eşin mirasçılarının, Türk Medeni Kanunu'nun 181/2. maddesinde düzenlenen haklarını kullanabilmeleri için en önemli koşul, murisin sağlığında açılmış, ve ölümünden sonra da devam eden bir boşanma davasının bulunmasıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 181/2. maddesine göre ölen eşin mirasçılarının hak ve yetkileri, murislerinin sağlığında davacı veya davalı sıfatıyla kendilerine tanınan hak ve yetkilerle sınırlıdır. Dava, anlaşmalı boşanma davası ( TMK m. 166/3) olarak açılmış olup, çekişmeli boşanma davası bulunmamaktadır....

    Aile Mahkemesi'nin yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, Davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353. maddesi gereğince; dosya incelendi gereği düşünüldü; İDDİA: Davacı vekili, 02/10/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle;Tarafların İzmir 12.Aile Mahkemesi'nin 2016/593 Esas 2016/597 Karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma protokolü gereğince davalı lehine aylık 650,00- TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, bu protokol imzalanırken davalının çalışmayacağını bildirmesi nedeniyle yoksulluk nafakasının düzenlendiğini, buna rağmen davalının boşanmadan sonrada çalışmaya devam ettiğini ve aylık 2.000,00- TL civarında maaş aldığını, davacının ise asgari ücret düzeyinde gelirinin bulunduğunu, buna göre davalının maddi durumunun davacıya göre daha iyi olduğunu, davacının banka kredi borçlarının bulunduğunu, kirada oturduğunu, boşanmadan sonra davacının maaşında bir artış olmadığı halde masraflarının arttığını, davalının ise çektiği...

    SAVUNMA: Davalı vekili 18.03.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle;tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, davacının emekli olması dahil dava dilekçesinde beyan edilen tüm hususların öngörülebilir olduğunu,davalının babasından kaynaklı olarak herhangi bir dul aylığı almadığını, boşanmadan bu yana oğlu ile birlikte kirada yaşadığını, evin giderlerini aldığı nafaka ile karşıladığını, geçimini tek başına sağlayamadığı için oğlundan ekonomik destek aldığını, oğlunun evlenmesi sebebiyledavalının ekonomik durumunun zorlaşacağını, ve ekonomik durumunda olumsuz gelişmeler meydana geldiğini, davalının babasının vefatı sonucunda ekonomik durumunda olumlu bir gelişme olmadığını, boşanmadan sonra davacının adına kayıtlı olan ve boşanmadan sonra artan mal varlıklarının da olduğunu, davalının nafaka almadığı takdirde yoksulluğa düşeceğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İzmir 11....

    Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının anlaşmalı boşanma sürecinde sürekli olarak müvekkilinin kendisini aldatmak ile suçladığını, müvekkilini iddialarını herkese anlatacağına yönelik tehditlerde bulunduğunu, müvekkilince Konya 4. Aile mahkemesinde nafaka ve velayet talepli dosyasında bu iddialarına dosyaya sunduğunu, daha sonra 200.000,00 TL bedelli manevi tazminat istemi ile Ankara 18....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan sonra açılan tazminat ... ile ... aralarındaki boşanmadan sonra açılan tazminat davasının reddine dair Bakırköy 4....

      Gözalan Dere Küme Evleri No:48/2 Ortahisar/Trabzon adresinde davacının ikamet etmeye devam edeceğinin tespitine, 6- Davacı tarafından davalıya ziynet eşyası olarak 30/06/2023 tarihine kadar 80 gr altın ve 5 cumhuriyet altının ödenmesine, 7- Tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden maddi-manevi tazminat, ziynet eşyası ve ev eşyası talepleri olmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, 8- 10/02/2023 havale tarihli dava dilekçesi ekindeki anlaşmalı boşanma protokolünün kararın eki sayılmasına" karar verilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verilmesine, baba ile arasında kişisel ilişki tesisine, tarafların karşılıklı olarak tedbir nafakası, iştirak nafakası, maddi tazminat, manevi tazminat, eşya bedelinden alacak, altın, mal rejiminden kaynaklı tasfiye, yargılama gideri talepleri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Eşini sevdiğini, boşanmak istemediğini belirterek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

      İlk derece mahkemesince, davalı ile borçlu arasındaki anlaşmalı boşanma davasında maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulmadığı, maddi haklara ilişkin herhangi bir protokol düzenlenmediği, şiddetli geçimsizlikten kaynaklı anlaşmalı olarak boşandıkları, davalının dava dışı 3.kişi olan borçlunun ekonomik durumunu bilebilecek durumda olduğu, davacı alacağının davalının takibe dayanak teşkil ettirdiği bonodan önce doğduğu, ispat yükü kendisinde olan davalının, alacağının gerçek bir borç ilişkisine dayandığını gösterir soyut iddiasından başka somut herhangi bir bilgi ve belge sunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin istinaf başvurusu, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11....

        Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın davacı şirkete ait----- plakalı aracın karıştığı 15/01/2022 tarihli trafik kazası nedeniyle aracın davalı kasko sigortacısının anlaşmalı olduğu dava dışı -----servisine tamir ettirilmesinden sonra hasar bedelini ilgili servise ödemeyen davalı kasko sigortacısının, bundan dolayı davacının ---- İcra Dairesi'nin----- Esas sayılı takibine maruz kalmasından dolayı ödediği 72.386,23 TL bedelin kasko sigortası kapsamında tahsiline ilişkin tazminat davası olduğu, somut olayda hasarın teminat kapsamında kaldığının sabit olduğu, her ne kadar davalı tarafça alkol raporunun ibraz edilmemesi nedeniyle tazminat ödenmediği savunulmuşsa da yukarıda atıf yapılan yasa hükmü uyarınca bu hususun davalının sigorta tazminatı ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı, bu durumun yaptırımının tazminat miktarının artması durumunda kusurun ağırlığına göre tazminattan indirim yapılması olduğu, somut olayda ise alkol raporunun sunulmamasının ya da geç sunulmasının tazminat...

          UYAP Entegrasyonu