Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özet olarak; haksız fiilden kaynaklı tazminat isteme hakkının haksız eylemin gerçekleştiği andan itibaren başladığını, davacının iddia ettiği haksız eylemin 20/05/2018 tarihli olduğunu, manevi tazminat isteme hakkında yine bu tarihte doğduğunu, tarafların 30/05/2018 tarihinde anlaşmalı boşandıklarını ve protokolde birbirlerinden olan manevi tazminata dair haklarından feragat ettiklerini, davacının manevi tazminat isteme hakkının 20/05/2018 tarihinde doğduktan sonra bu hakkından 30/05/2018 tarihinde feragat ettiğini, talebin haksız olduğunu, davacının haksız kazanç elde etme niyetinde olduğunu, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının adalete ve vicdana uygun olduğunu, istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir....

Mahkemece; davanın kabulüne, davalının boşanmadan sonra...Bakanlığına bağlı bir okulda öğretmen olarak çalışmaya başladığı gerekçesi ile, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 175.maddesinde; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir'' düzenlemesi yeralmaktadır. TMK’ nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır....

    ın kişisel borçları nedeniyle anlaşmalı olarak boşandıklarını, şirketin 2009 yılında çıkan yangında büyük zarar gördüğünü, sigorta hakkında tazminat davası açıldığını, sigorta şirketinin tazminatı ödememesi, 6102 Sayılı TTK'nın tek kişilik ortaklığa izin vermesi, açılan tazminat davasının akıbetinin belli olmaması, şirket aleyhine davaların açılması ve fiilen evli olmaları nedeniyle hisselerini bedelsiz olarak devredildiğini, davalının sigorta aleyhine açılan davanın kazanılmasının zor olduğunu, eğer hasar bedelini alabilirlerse müvekkilinin hakkını vereceğini belirttiğini, davalıya güvenilerek hisselerin verildiğini, hisse devrinden sonra davalının ailesi ile ilgisini kestiğini, evliliğin fiilen son bulduğunu, sigorta aleyhine açılan tazminat davasının kazanıldığı öğrenen davacının payını talep ettiğini, davalının hiç bir alacağı olmadığını belirttiğini, hisse devrinin davacı yanıltılarak hile ile yapıldığını, tazminat davasının kazanılması durumunda ödeme yapılacağı konusunda davacının...

      Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar anlaşmalı boşanma ile müvekkil lehine cüzi bir tutar olan 300 TL yoksulluk nafakası ödenmesi hususunda anlaştıklarını müvekkilin boşanma sürecinde davacı taraftan tazminat, ziynet talebinde bulunmadığını, boşanmadan önce ortak yaşamın olduğu evin aylık 1.285 TL kredi borcunu günümüze değin kendisinin ödediğini, davacının ortak pay sahibi oldukları bu evi gerekirse icra kanalıyla satışını yaptıracağını belirterek müvekkili ve çocuklarını huzursuz etmesi nedeniyle müvekkilin evin davacı üzerinde olan yarı hissesini 2018 yılında 125.000 TL karşılığında annesinin yardımıyla devraldığını, dava dilekçesinde iddia edildiği üzere müvekkilin fiilen evliymiş gibi yaşadığı bir ilişkisinin olmadığını, dava dilekçesinde abartılı bir biçimde öne sürülerek mahkemenin yanıltılmaya çalışıldığı "düğünler, nişanlar, aile buluşmaları, tatiller" ibarelerini kabul etmediklerini, bahsi geçen olayın müvekkilin Serhat Kurşun'un yeğeninin İstanbul'daki...

      Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar anlaşmalı boşanma ile müvekkil lehine cüzi bir tutar olan 300 TL yoksulluk nafakası ödenmesi hususunda anlaştıklarını müvekkilin boşanma sürecinde davacı taraftan tazminat, ziynet talebinde bulunmadığını, boşanmadan önce ortak yaşamın olduğu evin aylık 1.285 TL kredi borcunu günümüze değin kendisinin ödediğini, davacının ortak pay sahibi oldukları bu evi gerekirse icra kanalıyla satışını yaptıracağını belirterek müvekkili ve çocuklarını huzursuz etmesi nedeniyle müvekkilin evin davacı üzerinde olan yarı hissesini 2018 yılında 125.000 TL karşılığında annesinin yardımıyla devraldığını, dava dilekçesinde iddia edildiği üzere müvekkilin fiilen evliymiş gibi yaşadığı bir ilişkisinin olmadığını, dava dilekçesinde abartılı bir biçimde öne sürülerek mahkemenin yanıltılmaya çalışıldığı "düğünler, nişanlar, aile buluşmaları, tatiller" ibarelerini kabul etmediklerini, bahsi geçen olayın müvekkilin Serhat Kurşun'un yeğeninin İstanbul'daki...

      Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davacı 3.kişi ile borçlunun borcun doğumundan sonra anlaşmalı olarak boşandıkları, dava konusu taşınmazların boşanma protokolü ile 3.kişiye bırakıldığı ve tarafların boşanmadan sonra da birlikte yaşamaya devam ettikleri boşanma protokolünün alacaklıdan mal kaçırma amacıyla yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlara ait tasarrufların icra dosyasındaki alacak ve ferileriyle sınırlı olarak iptaline, tefrik edilen taşınmazla ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davacının öncesinde anlaşmalı boşanma davası açtığını, tarafların kalemde hazır bulunduğu sırada davalının anlaşmalı boşanmadan vazgeçtiğini, tarafların 2014 yılında evlendiklerini, 2015 doğumlu Atakan isimli müşterek bir çocuklarının olduğunu, davalının davacı ve müşterek çocukla ilgilenmediğini,aynı yatağı paylaşmadığını , hor gördüğünü,fiziki şiddet uygulamaya kalktığını,son ayrılığın 2019 yılı Mart ayında olduğunu , davalının davacı ile birlikte olmak istediğini ,davacının da benimde hislerim var akşam o kadar hakaret ettin deidiğini , bunun üzerine davalının sabah aşyeları toplayın dediğini , babaevine bıraktığını, anlaşmalı boşanalım dediğini, işyerinin borçlarının davacı adına devam ettiğini, davalının müşterek çocuğu hile ile alıp bir daha geri getirmediğini iddia ederek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı davalı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan ...'in eski eşi olduğunu, Avusturya Bölge Mahkemesinin 21/05/2008 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanmadan önce 02/04/2008 tarihinde davalı ...'...

          Maddesine göre açılmış olan anlaşmalı boşanma davasıdır. Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde: tarafların 22/06/2010 tarihinde evlendikleri, davanın anlaşmalı boşanma olarak açıldığı, dosyaya tarafların imzalarını taşıyan, protokol sunulduğu görülmüş, anlaşmalı boşanma davalarında taraflar yönünden kusur incelemesi yapılmayacağından bir kısım davalı mirasçılarının kusur tespitine yönelik talebinin reddine ve davalı yargılama sürer iken 09/03/2020 tarihinde vefat ettiğinden, evlilik davalının ölümü sebebi ile son bulduğundan karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle; davalının ölümü sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına, davada kusur tespitine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı mirasçıları vekili, kararın kaldırılarak müvekkili mirasçılarıın davaya dahil edilmesi, yeniden yargılama yapılarak kusurun tespit edilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve manevi tazminatın kabul edilen bölümü ile maddi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı kadın dava dilekçesinde boşanmadan sonra açılan maddi ve manevi tazminat isteğinde bulunmuştur. Boşanmadan sonra istenen maddi-manevi tazminat istekleri nispi harca tabi olup, harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu m, 30-32)....

            UYAP Entegrasyonu