GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Talep, İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas, ... karar sayılı dosyasında ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak ihyasına karar verilen kooperatifin ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere görevlendirilen tasfiye memurunun daha önce sunduğu istifasından sonra dilekçede adını bildirdiği kişinin tasfiye memuru olarak atanması istemine ilişkin olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43.Hukuk Dairesinin 25/02/2021 tarih ... esas ve ... karar sayılı ilamında vurgulandığı üzere ek tasfiyeye ilişkin kararlar ve bu kapsamda verilen tasfiye memurunun değiştirilmesine ilişkin kararların çekişmesiz yargı işi olup, temyize tabi olmadığı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesinin 12/03/2020 tarih ... esas ve ... karar, 02/11/2022 tarih ... esas ve ... karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere istifa eden tasfiye memurundan sonra yeni tasfiye memuru atanmasına ilişkin verilen kararların asıl dava dosyasına ek karar niteliğinde bulunduğu, bu nitelikteki kararların nihai...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki yöneticilerin azli ve tasfiye memuru atanması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatife üye olduğunu, 1995 yılında kooperatifin amacını yerine getirmesi nedeniyle tasfiye kararı alınmış olmasına rağmen tasfiyenin tamamlanamadığını, yönetimin, kooperatifin varlığını bir gelir kaynağı olarak gördüğünü, kooperatifin malvarlığı bulunmadığı gibi herhangi bir hizmet de yerine getirmediğini ileri sürerek, tasfiye kurulu olarak görev yapan yönetim kurulunun azli ile tasfiye sürecinin tamamlanması için yeni tasfiye memuru atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Şti'nin ticaret sicil kayıtları dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde tasfiye sonucu terkin edildiği, tasfiye memurunun ölmüş olduğu anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, tasfiye sonucu terkin edilen şirketin Bakırköy ... İş mahkemesi ... esas (yeni... esas) sayılı dosyasında taraf olması nedeniyle sınırlı ihyası istemine ilişkindir. Tasfiye memurunun ölmüş olması ve tasfiye memurluğu görevinin kişiye bağlı olması nedeniyle mirasçılarına husumet yöneltilmemiş ve yargılamaya sicil müdürlüğü katılımıyla sürdürülmüştür. İhyası istenen ... Ltd. Şti.' nin sicil kaydından, tasfiye memurunun ve iki çocuğu olan... ve ...'in ortak olduğu anlaşılmıştır. ...Ltd. Şti.'nin taraf olduğu Bakırköy... İş mahkemesinin... Esas sayılı dosyasının sonuçlandırılması için şirketin ihyası gerektiği, davacının hukuki yararının olduğu, TTK'nın 547/2. Maddesi uyarınca ek tasfiye amacıyla ihyası ve tasfiye memuru atanması gerektiği anlaşılmıştır....
Tasfiye memurunun ücretinin belirlenmesine yönelik ek karar uyuşmazlığı sona erdiren nihai bir karar olmadığı gibi HMK 341.maddesinde tarif edilen istinaf yolu caiz olan kararlardan olmadığından istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Tasfiyesine karar verilen şirketin tasfiye işlemlerini yürüten tasfiye memurunun ücret talebinin kısmen kabulüne ilişkin mahkeme kararının HMK'nın 341. maddesi uyarınca istinafı mümkün olmadığından şirket ortağı ilgili ... vekili ile davacı ... vekillerinin istinaf dilekçelerinin REDDİNE, istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvuranlara iadesine 28.01.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davalıların mirası kabul etmemeleri sebebi ile terekeye tasfiye memurunun atandığı, ancak gerekçeli kararın tasfiye memurunun uyap sisteminde kayıtlı mernis adresine tebliğ edilmediği görülmüştür. Terekeye tasfiye memuru atanmasına dair mahkeme kararının onaylı bir örneği eklendikten ve Gerekçeli karar tasfiye memurunun mernis sisteminde kayıtlı adresine yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. (HMK 366.) maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere,Dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ne 2012 yılında şirketin tasfiyesi için şirket genel kurulu tarafından 5 yıl süreli olarak tasfiye memuru olarak atandığı, davacının 5 yıllık sürenin dolması nedeniyle şirket adına kayıtlı aracın tasfiyesi için tasfiye süresinin uzatılmasına karar verilmesinin istenildiği, TTK uyarınca tasfiye kararı alınan ve tasfiye memuru atanan şirketlerdeki tasfiye memurunun süresinin uzatılmasına karar verme yetkisi ve görevinin şirket genel kuruluna ait olduğu, mahkemece atanan tasfiye memurunun görev süresinin dolmuş olması durumunda görev süresinin uzatılması talebinin mahkemece değerlendirilebileceği, genel kurul kararı ile atanan tasfiye memurunun görev süresinin uzatılmasına karar verme yetkisinin genel kurula ait olduğu, bu nedenle mahkemece şirket genel kurulu tarafından atanan tasfiye memurunun görev süresinin uzatılmasına karar verilemeyeceği kanaatine varılmış ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Daha sonra şirket ortağı olan davacının talebi üzerine atanan tasfiye memurunun da görüşü alınmak suretiyle ilk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen ek kararla şirketin ihyası davası kapsamında atanan tasfiye memurunun görevine son verilmiş, yeni bir tasfiye memuru atanmamıştır. Davalı ... vekilinin istinaf istemi ise tasfiye memurunun atanmasına ilişkin ek kararın kaldırılmasına ilişkindir. HMK'nın "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar" başlıklı 341. maddesinin 1. fıkrası, "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." hükmünü içermektedir....
Davalı ... vekili; tasfiye memurunun iddia edilen eksik işlemlerini, Sicil Müdürlüğü'nün tespit etmesinin mümkün olmadığını, tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının tasfiye memurunun sorumluluğunu gerektirdiğini, bu nedenlerle açılan davanın Ticaret Sicil Müdürlüğü yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tasfiye memuru şirketin 1992 senesinde tasfiye sürecine girdiğini ve 1994 yılında tasfiye süreci tamamlanarak sicilden terkin edildiğini, tasfiye memuru olarak sorumluluğunun 5 yıl olduğunu, 1994 yılından bugüne kadar 22 yıl geçtiğini, dolayısıyla zamanaşımı da dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, şirketin tasfiye işlemlerinin tam olarak sona ermediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı tasfiye memuru temyiz etmiştir....
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davayı açan Tasfiye Halinde ...A.Ş. nin; tasfiye halindeki şirkete atanan tasfiye memurunun, şirkete zarar verdiği iddiası ile zararların tazminine ilişkin tazminat davası açtığı, daha sonra Beyoğlu ...Noterliğinin 25.11.2019 tarih ve...yevmiye nolu alacağın devri ile ...'ye temlik ettiği, Tasfiye Halinde... A.Ş. nin tasfiyeye girdiği, tasfiye memuru olarak ilk önce davalı ...'ın atandığı, sonrasında tasfiye memurunun değiştirilerek 22.05.2019 tarihinden itibaren ...'ın atandığı ve halihazırda davacı şirketin tasfiye işlemlerinin bu kişi tarafından yürütüldüğü, davalı ...'ın tasfiye memurluğu görevini gereği gibi ifa etmediği iddiası ile uğranılan zararların tazmini talep edildiği anlaşılmıştır. TTK.nın 536 ve devamı maddelerinde Anonim Şirketlerde tasfiye hususu düzenlenmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esası ile görülmeye devam ettiğini ve bozulan bölüm yönünden verilen kararın da kesinleştiğini, tasfiye memurunun görev başlamadığı bilgisini edindiklerini, bu nedenle 14.02.2017 tarihinde mahkemeye dilekçe vererek yeni tasfiye memuru atanmasını talep ettiklerini, taleplerinin kabul edilerek ...'un istifasının kabulüne, yerine resen mali müşavir ... 'ın atanmasına karar verildiğini, yeni atanan tasfiye memurunun da tasfiye işlemlerini sürüncemede bıraktığını, mahkemeye sayısız taleplerde bulunduklarını, ancak tasfiye memuru tarafından gerekli işlemlerin yapılmasının sağlanamadığını, nitekim bu durumun 11.05.2023 tarihli ek karar ile de tespit edildiğini, tasfiye memuru ...'...