Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda mahkemece, mahallinde uzman bilirkişiler marifetiyle yeniden keşif yapılmak suretiyle kamu malı niteliğinde olan yerlerden geçit hakkı tesis edilemeyeceği ve geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi göz önünde bulundurularak lehine geçit hakkı tesisi istenilen taşınmazın yola ulaşımın sağlanmasının mümkün olup olmadığı araştırılmalı, ilgili taşınmazların tapu kayıtları temin edilmeli, tapu kayıt maliklerinin davada usulüne uygun şekilde taraf olması sağlanmalı, davacıların maliki olduğu taşınmazdan genel yola kadar kesintisiz bağlantı sağlanacak şekilde alternatifler oluşturularak en uygun alternatiften geçit hakkı kurulmalıdır. Belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.06.1998 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi ilgili kişi diye yazılan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı tesisi istemine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davanın kabulüne, davacıya ait 1037 sayılı parsel lehine, bir kısım davalılara ait 4023 parsel sayılı taşınmaz aleyhine fen bilirkişinin 14.11.2008 tarihli ek raporunda kırmızı renkle gösterilen 5 no'lu seçenekten geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü 4023 sayılı parsel maliki ... temyiz etmiştir....

      Taşınmazın kullanım bütünlüğünün bozulmasının zorunlu olduğu hallerde bu husus gerekçelendirilerek geçit hakkı tesisi edilmelidir. Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak, özellikle tarım alanların nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu miktarı aşan bir yol verilecekse bunun gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir. Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliğine uygun atanacak bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak belirlenmelidir....

        Gerçekten, davacı 30.11.2004 günlü başkonsoloslukta düzenlenen vekaletnamede taşınmazda ölünceye kadar intifa hakkı verilmesi şartı ile satış yapmak üzere dava dışı ...’ı vekil tayin etmiş, vekaletnamedeki bu koşula rağmen satış tapu kaydına intifa hakkı düşülmeden yapılmıştır. Türk Medeni Kanununun 794. ve devamı maddeleri uyarınca intifa hakkı taşınır ve taşınmaz mallar, hatta haklar ve bir mal varlığı üzerinde kurulur ve hak sahibine konusu olan eşyadan tam olarak yararlanma hakkı sağlar. İntifa hakkı, kanuni intifa hariç taşınmazlar üzerinde resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile teessüs eder. Başka bir anlatımla, intifa hakkının kurulması için hak sahibi ile taşınmaz mal maliki arasında mutlaka bir sözleşmenin yapılması zorunludur. Sözleşmeyi düzenleyecek merci ise tapuda resmi senet yapma yetkisi olan Tapu Müdürlüğüdür. Böyle bir sözleşme bulunmaksızın hak sahibi olduğunu iddia eden kişinin talebi ile kazai yoldan intifa hakkı kurulma olanağı bulunmamaktadır....

          İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüyle 30.027,39- TL üzerinden bedel tespitine dair verilen kararın davacı idare tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine Dairemizin 2019/1417 esas 2020/745 karar sayılı kaldırma kararıyla ; " Dava konusu Tekirdağ İli, Çorlu İlçesi, Maksutlu Mahallesi, Kanlı Göl Mevkii, 5 ada, 64 parsel sayılı taşınmazda 2.220,63 m²'lik alana ilişkin irtifak hakkı kamulaştırma bedelinin tespiti ile irtifak hakkı tesisi ve tesciline karar verilmesi istendiği halde Fen Bilirkişisi raporu ve krokisi esas alınarak krokide D harfi ile gösterilen 2.230,63 m²'lik alana ilişkin irtifak hakkı kamulaştırma bedelinin tespiti ile irtifak hakkı tesisi ve davacı adına tesciline karar verildiği, davacı İdare tarafından 32,55 m²'lik alana ilişkin irtifak kamulaştırma bedelinin tespiti ile irtifak hakkı tesisi ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesine ilişkin bir talep bulunmadığı, kararda fen bilirkişisi raporu ve krokisine atıfla krokide E harfi ile gösterildiği...

          Bu durumda mahkemece, taşınmaz başında bilirkişiler eşliğinde tekrar keşif yapılarak, bilirkişilerden yararına geçit hakkı tesisi istenen 957 parsel sayılı taşınmazın genel yola bağlantısını sağlayacak şekilde, geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi gözetilerek, geçit alternatiflerini gösterir rapor düzenlemeleri ve krokide göstermeleri istenmesi, taşınmazların tapu kayıtlarının getirtilerek maliklerinin davada taraf olarak yer alması sağlandıktan sonra; 945 parsel sayılı taşınmazın doğu güzergahından ve 944 parsel sayılı taşınmazın batı güzergahından yola bağlantısının sağlanması hususunun değerlendirilmesi, bu güzergahında uygun olmaması halinde taşınmazın güney tarafındaki yol ile bağlantısının kurulması için geçit seçeneklerinin belirlenmesi istenerek bu seçeneklerin değerlendirilmesi; yararına geçit hakkı tesisi istenen 857 parsel sayılı taşınmazın genel yola kesintisiz bağlanmasını sağlayacak şekilde en uygun alternatiften geçit hakkı tesisine karar verilmesi gerekir...

            Köy'ünde tapulama çalışmaları yapıldığını ve bütün taşınmazların tapu kayıtlarının yapıldığını, davalılarca müvekkiline yol hakkı tanınmadığını, davalılara ait olan 169 ada 20 parsel sayılı taşınmazın 245 m2'lik bölümden, belirlenecek bedel karşılığında geçit hakkı tesisi kurulmasını talep ve dava etmiştir. Davalılar ..., ..., ... ve ... vekili, davacı ve davalılara ait taşınmazların birbirlerine komşu olduğunu, davacının tespitten önce dava açtığını, mahkemenin de bu dosyada gerekli delilleri topladığını ve karar verdiğini, davacı tarafın kadastro tespitinden uzunca bir zaman sonra bu geçit hakkı tesisi davasını açmasının iyi niyet kurallarına uygun olmadığını, 2005/107 Esas sayılı dosyadaki mevcut raporda 129 m2 büyüklüğünde gözüken taşınmazı için davalılardan 245 m2'lik geçit hakkı talebinde bulunduğunu, amacının aslında geçit hakkı tesisi talebi dışında kendi taşınmazının yüz ölçümünü büyütmek olduğunu, bu nedenlerle açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              Eldeki davada, dosyada tapu kaydı da bulunmayan 3881 ile 1671 parsel sayılı taşınmaz malikleri ve ayrıca 1669 parsel sayılı taşınmazın hissedarı ...’in harçsız dilekçelerle davaya dahil ederek geçit hakkı tesisi doğru olmamıştır. Bu taşınmaz malikleri hakkında usulünce dava açılıp eldeki dava ile birleştirilmesi gerekirken bu parsel malikleri hakkında usulünce açılmış bir dava olmadığı halde işin esasına girilerek istemin hüküm altına alınması doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ... mirasçılarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 15.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Aleyhine 20.02.2006 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi ile davacılar ... vd....

                  Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş: 1- Aleyhine geçit hakkı tesisi düşünülen 1717 parsel sayılı taşınmazın güncel tapu kaydı ile 01/02/2019 tarihli satış belgelerinin ilgili tapu biriminden getirtilmesi, 2- Tapu kaydından anlaşılacak yeni malike/maliklere ya ayrı bir dava açılıp bu dava ile birleştirilmek, ya da usul ekonomisi bakımından harcı ödenmek koşuluyla davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması, 3- Lehe ve aleyhe geçit hakkı tesisi düşünülen tüm taşınmazların güncel tapu kayıtları da temin edilmek suretiyle, olası el değiştirme durumlarındaki taraf teşkili hususlarının da değerlendirilmesi, 4- Hüküm kurulurken ise; hakkında red kararı verilen ve vekil ile temsil edilen davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenecek maktu vekalet ücreti verilmesi hususunun gözetilmesi olmalıdır. Bu nedenlerle; davalı T10 ile davalı Hayriye Hanım Sertkaya vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK.'...

                  UYAP Entegrasyonu