WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2015 NUMARASI : 2014/415-2015/216 Dava, tespit sonrası 2/B vasfında Hazinenin mülkiyetinde kullanıcı şerhi verilerek tespitin yapıldığı ve kesinleştiğinden bu yerin evveliyatının tapu kapsamında kaldığından tapu iptal ve tescil davası açıldığı, yani 2/B vasfına yönelik olarak dava açılmış olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 21.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve 08.06.2010 tarihinde tescil edildikten sonra 15.01.2014 tarihinde 6292 sayılı Kanun gereğince ...'a satılarak bu kişi adına tapuda kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., 03.10.2016 tarihinde taşınmazın 5.000,00 m2 kısmının kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış, 05.11.2019 tarihli dilekçe ile de, taşınmazın tapu kaydının ve davalı lehine oluşturulan kullanıma ilişkin şerhin iptali ile lehine kullanıcı şerhi verilmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ve iş bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve 08.06.2010 tarihinde tescil edildikten sonra 15.01.2014 tarihinde 6292 Sayılı Kanun gereğince ...'a satılarak bu kişi adına tapuda kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., 03.11.2017 tarihinde taşınmazın 5.000,00 m2 kısmının 40 yılı aşkın süredir önce babası daha sonra ise taksim neticesinde kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış, 05.11.2019 tarihli dilekçe ile de, taşınmazın tapu kaydının ve davalı lehine oluşturulan kullanıma ilişkin şerhin iptali ile lehine kullanıcı şerhi verilmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ve iş bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        ile davalı ve kendi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Belirtilen yasa hükmünden de anlaşıldığı gibi 2/B vasfındaki taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine kullanım şerhi verilmesi, tespitin yapıldığı tarih itibariyle zilyet olanlar için mümkündür. Tespit tarihinden sonra zilyet olanlar ya da zilyetliği devir alanlar yönünden kullanıcı tespiti yapılması söz konusu değildir. Davacı, dava dilekçesi ve yargılama sırasında, davalı ...’den zilyetliği, kullanıcı güncelleme çalışmasından sonra 06.09.2010 tarihinde devir aldığını iddia etmiş ve zilyetliğin devrine ilişkin aynı tarihli adi yazılı senedi sunmuştur. Davacının iddiası ve dosya içeriğinden, davacının kullanıcı güncelleme çalışmaları sırasında çekişmeli taşınmaz bölümünde zilyet olmadığı, zilyetliğin davalı ...’de olduğu anlaşılmakta olup esasen güncellemeden sonraki devirlerin dikkate alınması mümkün olmadığına göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabul kararı isabetsizdir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, tapu kaydının düzeltim davalarına sulh hukuk mahkemelerinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydının, beyanlar hanesine kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut kullanıcı şerhinin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması gerektiği, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceğinden iddianın Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunlu bulunduğu için çekişmeli yargı işi olup, görevli mahkeme 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleridir....

            Ne var ki davacının taşınmazın bir bölümüne yönelik beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine yönelik oluşturulan mahkemenin ret gerekçesi isabetli değildir. Yargılamanın devamı sırasında taşınmazın 6292 sayılı Yasa gereği satış işlemi nedeniyle davalı ... adına tapu kaydı oluşturulmuş olup bu aşamada davaya tapu iptal ve tescil davası olarak devam edilemez ise de davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonradan ileri sürülebilecek hak talepleri açısından hukuki yararı mevcuttur. O halde; mahkemece davaya zilyetliğin tespiti davası olarak devam edilmeli, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir....

              Dava, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu ile oluşan tapu kaydının beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkindir. Kadastro sonucu dava konusu 208 ada 13 parsel sayılı taşınmaz, kullanıcısı belirlenemediğinden kullanıcı şerhi verilmeksizin Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde fiili kullanım olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; eldeki dosya ile aynı gün temyiz incelemesi yapılan İstanbul Anadolu 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/103 Esas ve 2015/184 Karar sayılı dava dosyasında, çekişmeli ... Mahallesi 208 ada 13 parsel sayılı taşınmazın dosya davacısı ...'in kullanımında bulunduğu gerekçesiyle lehine kullanıcı şerhi verilmesine karar verilmiştir. Her iki dosyada da uyuşmazlık, taşınmaz üzerinde kullanım olup olmadığı, varsa kim tarafından kullanıldığı noktasında toplanmaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, kullanım kadastrosu sonucunda Hazine adına tescil edilen taşınmazın 6292 sayılı Yasa uyarınca davalıya satılıp adına tescil edilmesinden sonra, davacı tarafından dava dilekçesinde taşınmaz üzerinde tapu kaydının beyanlar hanesinde adına kullanıcı şerhi verilmesi istemi ile açılmışsa da yargılama sırasında 18.02.2016 tarihli dilekçesinde şerh talebi kabul edilmediği takdirde taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili isteminde bulunduğu anlaşılmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.5.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  ilçesi, ... mevkii 8018 ve 8020 parsellere ilişkin tapu iptal tescil davasının reddine, 8018 parselde taşınmaz kaydındaki ormana tahsislidir şerhinin kaldırılması talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm davalı ..., davalılar ... mirasçıları ... ve arkadaşları vekili, davalı/birleşen davacı ... vekili ve davacı ... mirasçıları ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçelerindeki açıklamaya göre davalar, tapu iptali ve tescil ile tapunun beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemlerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 7 nolu ... Kadastro Komisyonunca 1947 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen ... tahdidi ile daha sonra 22/05/1987 tarihinde ilân edilerek kesinleşen, herhangi bir şekilde sınırlama dışı kalmış ormanların kadastrosu ile bu ormanlarla, evvelce sınırlaması yapılmış ormanların tümünde 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması vardır. ...- Davalı/birleşen davacı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu