WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2018 NUMARASI : 2017/1189 2018/317 DAVA KONUSU : Babalık (Tanıma Beyanının Tespiti) KARAR : DAVA DİLEKÇESİ : Davacılar ilk derece mahkemesine ibraz ettikleri dava dilekçesinde özetle; davalı Turan'ın kendisinin bacanağı, davalı Hazalın baldığı olduğunu, kendisinin 1990 yılında askerden firar ettiğini, firari iken diğer davacı eşi Elif'ten Rozerin isimli bir çocuğunun olduğunu, eşi ile resmi nikahlı olmadıkları ve kendisinin de firarda olması nedeni ile çocuğu kendi nüfusuna kaydettirmediğini, mağdur olmaması için davalıların çocuğu kendi nüfuslarına geçirdiklerini bildirmiş ve nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar da davayı kabul etmiş ve nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep etmişlerdir. DAVANIN AÇILDIĞI MAHKEME TARAFINDAN YAPILAN İŞLEMLER: Dava Bursa 7. Aile Mahkemesi'nin 2017/193 Esas sayısında açılmıştır....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2021 NUMARASI : 2017/748 ESAS 2021/28 KARAR DAVA KONUSU : Babalık (Babalık Davası)|Babalık (Tanıma Beyanının Tespiti) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı T3 vekili dava dilekçesinde özetle; Nüfus kayıtlarındaki evlenmeden önceki soy isminin annesinin soyismi olan "DEMİRTAŞ" olduğunu, ancak vefat eden babası T17'ın soy ismini almak istediğini, Nüfus kaydındaki soy ismimin “YILDIZ” olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür....

Tanıma halinde, yabancı ilamın “kesin hüküm” etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade edeceğine (5718 s. MÖHUK md.59) ve tanıma kararı verilip kesinleşmesi halinde, yabancı mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşme tarihi, boşanma tarihi olarak kabul edileceğine (Nüfus Hizmetleri Kanunu Yönetmeliği md.58) göre, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihin hiçbir duraksamaya yer verilmeksizin saptanması zorunludur. Bu sebeple tanınması istenen boşanma kararının kesinleştiği tarihin, o ülke yetkili makamlarından sorulup tespiti gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 2-Kabule göre de; 2675 sayılı Kanun, 12.12.2007 tarihinde yürürlükten kalkmış, bu Kanunun yerini aynı tarihte yürürlüğe giren 5718 sayılı Kanun almıştır. Bu husus nazara alınmadan, yürürlükte bulunmayan kanuna atıf yapılarak hüküm kurulması da doğru bulunmamıştır....

    Çocuklar ile baba arasındaki soybağı ilişkişi 03.12.2010 tarihinde tanıma ile kurulmuştur. Bu aşamadan sonra, baba hanesinde kayıtlı çocukların bu hanedeki kayıtlarının iptali için açılacak dava tanımanın iptalidir. Türk Medeni Kanununun 300. maddesi “Tanıyanın dava hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer. İlgililerin dava hakkı, davacının tanımayı ve tanıyanın çocuğun babası olamayacağını öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer. Çocuğun dava hakkı,.... olmasından başlayarak bir yıl geçmekle düşer. Yukarıdaki süreler geçtiği hâlde gecikmeyi haklı kılan sebep varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir.” hükmünü içerdiği, davacı tarafından 03.12.2010 tarihinde tanıma işlemi yapılmış, dava ise bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 20.10.2014 tarihinde açılmıştır....

      Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talep halinde gönderilmesi şeklinde hüküm kurduğunu, davacı tarafın dava dilekçelerinde ve başvurularında dava konusunun tanıma ve tenfiz olduğunu açıkça belirtildiğini, işbu sebepten ilk derece mahkemesinin görevsiz olduğunun sabit olduğunu ancak görevli mahkemenin tespiti hususunda hukuka aykırı bir karar vererek yine bir başka asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu belirttiğini, Yerel mahkeme kararında dava konusu olan tanıma ve tenfiz hususundan ziyade esasa bağlı kalınarak uyuşmazlığın bir deniz alacağından çıkmasından sebep görevli mahkeme olarak deniz ihtisas mahkemesinin görevli olduğunu hüküm altına aldığını ancak her ne kadar uyuşmazlık deniz alacağından kaynaklansa dahi dava konusunun tanıma ve tenfiz olduğunu bu nedenle görevli mahkemenin HMK uyarınca asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, İleri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini, istinaf kanun yolundan doğan harç...

        Davacı tarafından takipte 30.6.2017 tarihli 18.054-TL ve 18.254-TL tutarlı faturalar ile 31.7.2017 tarihli 4.758,36-TL tutarlı faturalara dayanılmış, davalı tarafça ise hizmet bedellerinin kısmen nakit olarak ve kısmen de grup şirketlerinden ... firmasının anlaşmalı olduğu akaryakıt şirketlerindeki taşıt tanıma sistemi hesabından davacının aracına akaryakıt ikmali sureti ile ödendiği ileri sürülmüştür....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Müştekinin kollukta alınan 01.09.2009 tarihli ifadesinde'' kapıyı açtığında görse tanıyabileceği iki bayan ve 40-45 yaşlarında bir erkek şahsın bulunduğunu gördüğü ,bayanların kaçan kızı sordukları, erkek şahsın ise ikametinin dış kapısı önünde kendisine saldırarak çeşitli yerlerinden darp ettiğini ''beyan ettiği kovuşturma aşamasında ise müştekinin beyanının alınmadığı anlaşılmakla ,müştekinin beyanının tespiti ile kendisine hangi sanığın veya sanıkların vurduğunun sorularak sanıklarla yüzleştirilmesi veya mümkün olmaması halinde fotoğraf teşhisi yaptırılarak sonucuna göre sanıklarının hukuki durumlarının tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 Sayılı Kanun'un 8/1...

            Bu hususun açıklığa kavuşturulması bakımından davacı ...’ın mahkemeye davet edilerek temyizden feragat edilmesi yönünde bir iradesinin sözkonusu olup olmadığının, vekile bu yönde bir talimat verip vermediğinin sorularak tereddüte meydan verilmeyecek biçimde beyanının zapta geçirilmesi, şayet isteği temyizden feragat etmek şeklinde ise; ya vekile bu hususta açık yetki veren bir vekaletname düzenlenmesinin istenilmesi ya da bizzat kendisinin temyizden feragate ilişkin beyanının alınarak kimlik tespiti yapılmak suretiyle imzası ile onaylandıktan sonra düzenlenen belgenin dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 18.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı vekilinin 29.01.2014 tarihli dilekçe ile temyizden feragat ettiği bildirilmiş ise belgede usulüne uygun olarak hakim onaylı kimlik tespiti yapılmadığından dilekçenin davalı vekiline aidiyeti tespit edilememiştir. SONUÇ: Davalı vekilinin, temyizden feragat dilekçesi üzerine hakim onaylı kimlik tespiti yapılarak temyizden feragat dilekçesi veya beyanının alındığı tutanak ile birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı vekili tarafından 29.01.2014 tarihli dilekçe ile temyizden feragat ettiği bildirilmiş ise belgede usulüne uygun olarak hakim onaylı kimlik tespiti yapılmadığından dilekçenin davalı vekiline aidiyeti tespit edilememiştir. SONUÇ: Davalı vekilinin, temyizden feragat dilekçesi üzerine hakim onaylı kimlik tespiti yapılarak temyizden feragat dilekçesi veya beyanının alındığı tutanak ile birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu