Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ : Davalı Şayeste Vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde özetle; Miras taksim sözleşmesinin geçerliliği; bütün mirasçıların katılmış olmasına ve yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır. TMK'nun 676. Maddesinden de açıkça anlaşılacağı üzere taksim sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli kabul edilmeyecektir. 743 Sayılı TKM'nin 611....

    vekili, murisin terekesinin taksim edilmediğini, aynı yönde açılan bir kısım davalar ile terekenin taksim edilmediğinin ispatlandığını, mirasçıların taşınmazların taksimi hususunda görüşmekle birlikte davacının diğer mirasçılara tapuda devir borcunu yerine getirmediğini ve bu nedenle anlaşmanın sağlanamadığını, davacının tutunduğu belgenin, miras taksim sözleşmesi niteliğinde olmadığını, belgedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur. Davalılar ... ve ... yargılama oturumunda, belgedeki imzanın kendilerine ait olduğunu ancak bu sözleşme ile yalnızca davacıya evinin bulunduğu yerin verildiğini beyan etmişlerdir....

      Öncelikle davacı tarafın miras taksim sözleşmesi iddiası yönünden yapılan değerlendirmede mirasçılar arasında yapılan taksim sözleşmesi yazılı olma koşulu ile geçerlidir. Davacı tarafça yazılı bir miras taksim sözleşmesi sunulmadığı gibi dava dilekçesinde iddia edilen taşınmazların da satış şeklinde intikalden sonra el değiştirdiği dolayısıyla mirasın taksimi şeklinde bir devrin söz konusu olmadığı görülmektedir. Bilindiği üzere TMK'nın 676.maddesine göre yazılı olarak yapılan paylaşma sözleşmesinin mirasçıları bağlayacağı keza 677.maddesi hükmüne göre de terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmenin yazılı şekle bağlı olmak üzere geçerli olacağı tartışmasızdır. Belirtildiği gibi davacı tarafça yazılı bir miras taksim sözleşmesi ve miras payı devir sözleşmesi dosyaya sunulamamıştır....

      ndan intikal eden 997 (eski 173) parsel sayılı taşınmazda elbirliği mülkiyeti şeklinde malik olduklarını, vekil edeni ile diğer mirasçılar arasında 15/06/1978 tarihli rizai taksim sözleşmesinin yapıldığını, bu sözleşmeye dayanılarak bir kısım mirasçılar tarafından ... 1....

        Mahkemece, miras taksim sözleşmesinin usulüne uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği, geçerli olup olmadığı ve dava konusu taşınmazları kapsayıp kapsamadığı araştırılmamıştır. Temyiz eden davalı ... yönünden miras taksim sözleşmesi değerlendirilerek, dava konusu kabul edilen taşınmazı kapsadığı ve...'ın payı yönünden taksim sözleşmesinin usulüne uygun olarak düzenlenip, geçerli olduğunun anlaşılması halinde taksim sözleşmesine göre dava sonuçlandırılmalıdır. Davalı ...'nun temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün kabule ilişkin bölümünün davalı ... yönünden açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 15,60 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 07.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak taksim sözleşmesinin gereğini taraflardan biri yerine getirmiş ise sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmesi TMK'nin 2. maddesi anlamında hakkın kötüye kullanılması olarak kabul edilmelidir. Somut olayda, dava konusu taşınmazın sözleşme tarihinde ve halen imar planında olmakla birlikte uygulama görmemiş kadastro parseli olduğu ve taraflar adına 1/2'şer hisse ile taraflar adına kayıtlı bulunduğu, imar mevzuatı gereği ifrazının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan taksim sözleşmesinde belirtilen dava dışı taşınmazın sözleşmenin tarafı ve mirasçı olmayan Mevlüt Yavuz tarafından davalıya devredildiği dolayısıyla söz konusu taksim sözleşmesine konu yapılan dava dışı taşınmazın taksim iradesi doğrultusunda intikalinin sağlandığına kuşku bulunmamaktadır. Kaldı ki, davalı keşif sırasında taşınmazın 1.168,00 m2'sini davacıya bıraktığını beyan etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Mahkemenin önceki tarihli ret kararı, Dairemizce hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle kadastro öncesi nedene dayalı dava yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı belirtilerek davacı tarafın 4721 sayılı TMK' nın 713/2. maddesine dayalı davası yönünden bir karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyularak sözü edilen iddia yönünden karar verilmiş olup, açıklanan hususlara göre eldeki uyuşmazlık, 4721 sayılı TMK' nın 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteği olup, temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin 23.1.2020 tarih 1 sayılı kararı uyarınca Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 01.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası ...'in alzheimer hastası olup henüz vasi tayin edilmeden önce adına kayıtlı 30 parça kadar taşınmazı ...’in eşinin hastalığından yararlanarak satış yoluyla adına tescil ettirdikten sonra davalılara temlik ettiğini, mirasbırakan ... hakkında vesayet davası açıldıktan kısa süre sonra taşınmazların tamamının yeniden ...’e devredildiğini, ...’in Nevşehir 1....

              Paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır (TMK m. 676). madde hükmünden de açıkça anlaşıldığı üzere elbirliği mülkiyetine konu mallarda ortaklar paylaşma sözleşmesi (miras taksim sözleşmesi) yapmış iseler bu sözleşmeyle elbirliği haline son vermiş olduklarından artık ortaklığın giderilmesi davası açamazlar. Mirasçıların aralarında yapacakları paylaşma sözleşmesi kendilerini bağlar. Paylaşma sözleşmesinin geçerli olabilmesi için paylaşma konusu şeyin mirasbırakana ait olması gerekir. Paylaşma sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmış olması ve bütün mirasçıların katılması zorunludur. Bütün mirasçıların katılmadığı paylaşma sözleşmeleri geçersizdir. (Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 2016/300 E.-2018/776 K. sayılı ilamı) 6100 sayılı HMK'nın 355/1 maddesi gereği, istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

              ve arkadaşlarının itirazı üzerine tapulama komisyonunca 766 sayılı Kanunun 29. maddesine göre, yetkisizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine gönderilmiş, 1980/59 Esas sayılı sıraya kaydedilen dosyanın 1980/26 Esas (temyize konu davanın bozma ilâmı öncesine ait esas numarası) sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir. Davacılar ...ve arkadaşları 676 ilâ 679 sayılı parsellerle ilgili olarak; davacı ... 678 ve 679 sayılı parsellerle ilgili olarak tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine istinaden taşınmazların kadastro tespitinin iptali ile adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. ... köyü tüzel kişiliği de bu davalardan ayrı olarak ... Bakanlığı ve ... Yönetimini hasım göstererek yörede 1988 yılında 21 nolu ... Tahdit Komisyonunca yapılan ... kadastrosunun iptali ile 679 sayılı parselin mera olarak tescili istemiyle dava açmıştır....

                UYAP Entegrasyonu