Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mirasın reddi kararı nedeniyle davacının ödeme emrine konu prim borçlarından sorumlu olamayacağına ve mirasın reddi kararından Kurumun haberdar olamayacağı gerekçesiyle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağına dair mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılmakla davacı vekilinin ve davalı Kurum vekilinin istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Uyuşmazlık; mirasın reddi nedenine dayalı takibin iptali istemine yönelik şikayettir. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin iddianın borca itiraz niteliğinde olduğu ve ödeme emrinin tebliği üzerine takibin şekline göre yasal süre içerisinde ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiş ise de; bu ilke mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığı hallerde uygulanmaktadır. Mirasın reddine ilişkin ilamın takibin kesinleşmesinden sonra alındığı hallerde borçluların talebi borca itiraz olarak nitelendirilemez. Mirasçılar süresiz şikayet yolu ile şikayetlerini ileri sürebilirler (Yargıtay 12. H.D.'nin 2016/7861 E., 2016/26294 K. sayılı ilamı)....

İcra Müdürlüğünün 2018/60749 Esas sayılı icra dosyasında 30.000 TL bedelli 23.06.2016 tanzim tarihli, 30.07.2016 ve 30.08.2016 vade tarihli iki adet senedin tahsili için 27.02.2018 tarihinde takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, davalı T4'un murisi Recep Erol Uygur'un mirasını 25.07.2017 tarihinde reddettiği, mirasın reddi işlemi takip tarihinden önce ise de senetlerin düzenleme tarihinin 23.06.2016 olduğu ve bu tarihin mirasın reddi işleminden önce olduğu, davalıların kardeş olması nedeniyle davalı T4 hakkında bilgi sahibi olabilecekleri ve T4'un alacaklılarını zarara uğratma ve diğer davalıları bu durumdan faydalandırma kastıyla hareket etme amacının olduğu kanaatine varıldığı, yapılan malvarlığı araştırması neticesinde davalı T4'un borcunu karşılayabilecek bir malvarlığının olmadığı, Çorum Esnaf Kefalet Kooperatifine yazılan müzekkere cevabında mirasın reddi tarihinde güncel borcun 20.600 TL olduğunun bildirildiği, bu ipoteğin davalı T9 kullanmış olduğu borca karşılık olarak konulduğu...

İstinafa konu mirasın reddi talebinin iptali davasının açıldığı tarih itibariyle mirasın hükmen reddine yönelik dava derdest olduğundan, mirasın reddi talebinin iptali davasında ileri sürülen TMK.nın 610/2. maddesindeki hususun, derdest olan mirasın hükmen reddi davasında ileri sürülüp terekenin kabullenmesi anlamına gelecek araç intikal işleminin tespit edilmiş olması halinde mirasın hükmen reddi davasının kabulü mümkün olmayacakken bu hususun terekenin hükmen reddi davasında ileri sürülmemesi ve aracın kabullendiğinin de mahkemece gözden kaçırılmış olması nedeniyle usule aykırı karar verilmiştir. Miras hukukunda mirasın reddi talebinin iptali niteliğinde bir dava olmadığı gibi, bu davanın açıldığı tarih itibariyle redde yönelik verilmiş bir karar mevcut değildir. Derdest olarak görülen hükmen ret davası ile sonuca ulaşmak mümkündür. Kaldı ki, hükmen ret durumunda murisin alacaklısının iptal davası açma hakkı olmadığı gibi bunun yararı da bulunmamaktadır. (Bknz....

Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/1426 Esas 2017/1157 Karar sayılı dosyası ile tespit ve tescil edilen mirasın reddinin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçelerinde özetle; Gaziantep 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/1426 Esas 2017/1157 Karar sayılı dosyasının 22.09.2017 tarihinde karara çıktığını, davacının ise 13.08.2018 tarihinde mirasın reddinin iptali için dava açtığını aradan 11 ay gibi bir zamanın olduğunu, TMK.617 maddesinde mirasın reddi tarihinden itibaren 6 ay içinde reddin iptali için dava açılabileceğinin düzenlendiğini belirterek, açılan davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir. tespit edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir....

Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir. Davalılar vekili savunmalarında murisin pasifinin aktifinden fazla olduğunu ve borca batık olduğunu, bu nedenle mirasın hükmen reddi hükümlerinin uygulanması gerektiğini savunmuş, mahkemece ölüm tarihindeki murisin varlığı hususunda bir takım araştırmalar yapılmış ise de terekenin borca batık olup olmadığı, murisin aciz içinde ise mirasın hükmen reddi şartlarının var olup olmadığı konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın karar verilmiştir....

    Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış mirasın reddinin tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kural olarak mirasın reddi bağışlama sayılmaz. Ancak borçlunun alacaklılarına zarar verme kastıyla mirası reddetme işlemi tasarrufun iptali davasına konu olabilmektedir. Mirasın reddine dair işlem ile terekenin açılmasıyla borçlunun aktifine geçecek olan mal para vs. değerler karşılıksız olarak diğer mirasçılara geçeceğinden borçlunun mirasın reddine ilişkin tasarrufu diğer iptal koşullarının oluşması halinde İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptale konu olabilecek tasarruflardandır....

    YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, takibin muris borçlu Hüseyin Akay aleyhine 13/11/2020 tarihinde başlatıldığını, muris adına çıkarılan ödeme emrinin vefat ettiğinden bahisle iade edilmesi üzerine mirasçılarına ödeme emirleri gönderildiğini, ödeme emirlerinin 09/12/2020 tarihinde yapılmış olup takibin kesinleşmesi için 10 gün beklendiğini, ölüm hali dikkate alınarak 3 gün daha beklenip 22/12/2020 tarihinde haciz talep edildiğini, takibin 19/12/2020 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle davacıların en geç 22/12/2020 tarihinde takibe itiraz etmeleri gerekirken itirazların 17/03/2021 tarihinde yapıldığını, mirasçıların muristen kalan iki taşınmazı intikal ettirdiklerini, bu nedenle mirasın reddi kararının iptali için Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/77 Esas sayılı dosyasıyla dava açtıklarını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, şikayetin kabulü ile Salihli 2....

    Bu durumda, anılan mirasın reddi kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak kesinleşmesi halinde mahallin Sulh Hukuk Hakimine durum bildirilerek mirasın iflas kurallarına göre tasfiyesi sağlanmalı, anılan mahkemece atanacak ve yetkilendirilecek tereke temsilcisinin huzuru ile davaya devam olunmalıdır. Açıklanan nedenlerle taraf teşkili sağlanmadan kurulan hüküm isabetli görülmemiştir. Zira mirasın tasfiyesi işlemleri talebe bağlı işlemler olmayıp mirasın reddedildiğinin anlaşılması ile res'en yapılması gereken işlemlerdendir. Talep üzerine yapılabilirliği bu özelliğini ortadan kaldırmamaktadır. (Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 27.1.1995 gün ve 1995/13145, 1995/947; HGK'nun 29.1.1975 gün 1682-100 ve 3.7.2002 gün 15/572-577 sayılı kararları aynı doğrultudadır) 2-Dahili davalılar vekilinin (1) nolu bentte yer alan nedenler ile temyiz talebinin kabülüne karar vermek gerekmiştir....

      Borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır.” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-İstanbul) Öte yandan, İİK. nun 53.maddesine göre; borçlunun ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı mirası kabul veya reddetmemişse mirası ret süresince mirasçılar hakkında takip yapılamaz. Bu maddenin uygulanabilmesi için icra takibinin mirasın reddi süresinde yapılması ya da murisin takibe başlandıktan sonra ölmüş olması gerekir....

        UYAP Entegrasyonu