Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalıdan konut satın aldığını, ancak inşaatın tamamlanmadığını ve konutun teslim edilmediğini, sıralı senetlerin bir kısmını ödediğini, sözleşme uyarınca ödenmesi gereken 42 adet senedi ödemediğini ileri sürerek senetlerin iptaline, 60,480 TL borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır. Mahkemece, sözleşme ile ilgili bir talep olmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, sözleşmenin gerekli izinler alınmadan imzalanması, tüketici kanununa aykırı düzenlenmesi ve inşaatın yapılmaması nedenlerine dayanarak ödenmeyen senetlerin iptalini istemiştir. Resmi şekil şartlarına uyulmadan yapılan sözleşmede davacı sözleşmeyi fesih ederek ödediğini isteyebilir. Kalan borçtan borçlu olmadığınıda talep edebilir. Borçlunun temerrüdü gerçekleştiğine göre davacı talebinde haklıdır....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyan ve iddialarını tekrar ederek takip alacaklısının senetlerin adına düzenlendiği dava dışı Hayati Balcı'nın damadı olup yeni koşullarda resmi şekilde adi ortaklık sözleşmesi yapıldığı ve bu nedenle senetlerin bedelsiz kaldığını bilecek durumda olduğunu, Hayati Balcı'nın senetleri damadına devretmesindeki amacın adi ortaklık sözleşmesi gereğince sıralı şekilde ve teminat amaçlı olarak verilen senetler hakkında ikame edilen sözleşmenin feshi ve menfi tespit davasını bertaraf ederek TTK' nın iyiniyetli 3....

    rağmen davalı şirketin dava konusu senetleri haksız yere elinde tutmakta ve iade etmemekte olduğundna bahisle dava konusu senetlerin, davalı şirket ile müvekkilleri arasında imzalanan ---- mal satım sözleşmesine teminat olarak verildiği ve müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirdiği iddiasıyla---- müvekkiline iadesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir....

      Maddesinde, satıcının davalı Rıza Harputlu, alıcının da davacıların muris Ali Mermer olduğu belirtilmekle birlikte sözleşmenin altında alıcı kısmında Ali Mermer ile T2'in adlarının yazılı olduğu ve sözleşmeyi imzaladıkları, davalının sözleşmenin T2 ve Ali Mermer ile birlikte yapıldığını savunduğu, sözleşme içeriğinde yazılı senetlerin asıl borçlu olarak Ali Mermer tarafından davalıya verildiği ancak bir kısmında T2'in de kefil olduğu, 30/04/2015 vadeli 20.000,00 TL bedeli çekin T2 tarafından cirolanarak davalıya verildiği, çekte Ali Mermer'in adının yer almadığı, diğer çeklerin ise davalıya Ali Mermer tarafından mı yoksa T2 tarafından mı verildiğinin tespit edilemediği anlaşılmıştır. Davacıların murisi Ali Mermer'in 22/06/2015 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır....

      Maddesinde "TEMİNAT " başlığı altında “teminat veya rehin tesis edilmesi şeklinde bir teminat vereceği hususunda mutabakata varmışlardır ” şeklinde düzenleme yer aldığını, icra takibine konu bonoların sözleşmenin teminatı olarak verildiğini, taraflar arasında sözleşme haricinde bir ticari ilişkilerinin de bulunmadığını, mahkemece yeterli araştırma ve inceleme yapılmaksızın sözleşme tarihi ile senetlerin düzenlenme tarihi ve çeklerle ödeme yapıldığı tarih dikkate alınmaksızın, senetlerin teminat senedi olduğuna dair bir ibare bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin haksız olduğunu belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

      beyanı, icra dosyası bilgileri, fatura ile dosya kapsamından, sanığın aldığı bonoları malzeme satın aldığı üçüncü bir kişiye ciro ettiği, ancak süresinde römorkları yapıp teslim edememesi üzerine katılanın römorkları almak istemediğini belirterek sözleşmeden caydığı, bunun üzerine sanığın alınan senetlerin karşılığı römorkların yapılmadığını ve senetlerin iptal edildiğini belirten tarihsiz adi bir senedi imzalayarak katılana verdiği, aksi sabit olmayan savunmasına göre de şifahi olarak senetlerin bedelini ödeyeceği taahhüdünde bulunduğu, ancak maddi sıkıntı nedeniyle ödeyemediği, sanığın, bonoları katılan ile aralarında römork yapımına ilişkin sözleşmenin feshedilmesinden ve senetlerin iptal edildiğini yazılı olarak beyan etmesinden sonra ciro etmek suretiyle alacaklı ile danışıklı olarak icra takibinin başlatılmasını sağladığı konusunda kesin, inandırıcı ve her türlü şüpheden uzak delil olmadığı bu nedenle sübut konusunda şüphenin sanık lehine yorumlanacağı ilkesi doğrultusunda sanığın...

        KARAR Davacılar, davalı şirketin dava dışı kooperatife ait arsaya yaptığı inşaattan bir daire satın aldıklarını, kat irtifaklı tapusunun verildiğini, 140.000,00 TL bedel ödediklerini ve ancak davalı şirketin iflas etmesi ve binanın yapılmaması nedeniyle ödemeleri durdurduğunu, ödenmeyen kısımlara ait 36.000,00 TL tutarlı senetlere iflas idaresince el konulduğunu, 36.000,00 TL bedelli senetlerin iadesine dair teleplerinin iflas idaresi tarafından reddedildiğini ileri sürerek 36.000,00 TL'lık senetlerin iadesi ile senetlerin hiçbir şekilde diğer alacaklıların alacağını karşılamak için kullanılmamasına karar verilmesini istemişlerdir. Davalı iflas idaresi davanın reddini dilemiştir. Davanın açıldığı Ticaret Mahkemesinin; Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermesi üzerine davaya bakan Tüketici Mahkemesince; davacının ödenmeyen senetlerin iadesini talep ettiği, davanın mevcut haliyle İ.İ.K.'...

          Davalı vekili; davaya konu senetlerin keşidecisinin davacılardan ... olduğunu, diğer davacının senetlerde sıfatının bulunmadığını ve işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davaya konu borç senetlerinde "malen" ibaresinin bulunduğunu, "teminat senedi" olduğuna ilişkin herhangi bir ibare ve açıklamanın bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

            Davacı, davalı ile imzalamış olduğu kursiyer eğitim sözleşmesinden caydığı halde davalı tarafından, sözleşme tarihinde davalıya teslim edilen senetlerin ödenmesi talep edildiğinden, senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve senetlerin iadesi talebiyle eldeki davayı açmıştır....

              K A R A R Davacı, davalının kiracı olduğu dükkanın devri konusunda davalı ile 24.9.2003 tarihli protokol düzenleyerek 500.000.000 TL peşin ve beheri 2.000.000.000 TL tutarlı 30.10.2003, 30.11.2003 ve 30.12.2003 vade tarihli toplam 6.000.000.000 TL tutarında 3 adet senet vermek suretiyle anlaştıklarını, dükkana 1.000.000.000 TL masraf yaptığını, 30.10.2003 ve 30.11.2003 tarihli senet bedelleri 4.000.000.000 TL ödemede bulunup bu iki senedi geri aldığını, son senedin iade edilmediğini, ancak dükkanın devredilmediğini davalının aldığı peşinat, senet bedelleri ve yaptığı masraf tutarını ödemediği gibi senedinde iade edilmediğini ileri sürerek toplam 5.500.000.000 TL'nin tahsiline ve ödenmeyen senedin iptal ve iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıdan peşin para ve senet almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

                UYAP Entegrasyonu