Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asıl ve birleşen davalı vekili, dava konusu senetlerin davacı tarafından davalılara teminat olarak verilmediğini, senetlerin sözleşme bedelinin ödenmesi amacıyla verildiğini, davalıların senetlerin vadeleri geldiğinde takibe koyduklarını savunarak davanın reddini istemiş, karşı davada ise davacı-karşı davalının edimlerini yerine getirmediğini, sözleşme hükümlerine aykırı davrandığını, sözleşmede cezai şart olarak kararlaştırılan 3.000.000 USD'yi ödemesi gerektiğini ileri sürerek cezai şartın davalıdan tahsilini talep etmiştir....

    - K A R A R - Davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan 01.07.2012 tarihli sözleşme ile davalılardan 265.000 TL bedelle 30.09.2012 tarihinde teslim edilmek üzere taşınmaz satın alındığını, karşılığında toplam 120.225,00 TL'nin ödendiğini, ancak davalıların süresi içinde müvekkillerine taşınmazı teslim etmediğini, henüz vadesi gelmemiş 40 adet senedin halen davalıların uhdesinde bulunduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshine ve senetlerin iptaline ilişkin hakları saklı kalmak üzere sözleşmenin 9. maddesinin (d) bendi uyarınca mal teslim edilinceye kadar senetlerin ödenmemesi hakkını kullandıklarını ve bu bağlamda ihtiyati tedbir istemi ile ödemelerin durdurulmasına, senetlerin protesto edilmemesiyle cebri icra takibine konulmamasına, 3. kişilere devir temlik ve cirosunun önlenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, süresinde teslim edilemeyen taşınmazdan dolayı müvekkillerinin kira gelirinden mahrum kaldığından...

      KARAR Davacı vekili; davalının, 26.01.2013 tarihinde, tapu dışında taşınmaz satış ve inşaat yapımı sözleşmesi ile müvekkiline, 105.000,00 TL bedelle daire satmayı taahhüt ettiğini, müvekkilinin 46.000,00 TL ödeme yaptığını, davalının elinde müvekkiline ait 59.000,00 TL'lik senetlerin bulunduğunu, davalının inşaatı yapmayıp tapuyu da vermediğini, sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşmenin geçersizliğine ilişkin ihtarname göndermelerine rağmen senetleri alamadıklarını, geçersiz olan harici satım sözleşmesinin iptali ile müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, dava konusu senetlerin iptaline ve iadesine karar verilmesini istemiş, davacı vekili 07.01.2015 havale tarihli dilekçe ile davadan feragat etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, feragat nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        ye dava ve takip konusu senetlerin, müvekkili ile arasındaki kira sözleşmesi gereği verildiğini, taşınmazın ... tarafından satılması ile sözleşmenin feshedildiğini, taraflar arasındaki özel koşullara ilişkin 9. maddesinde senetlerin ciro edilemeyeceğinin kararlaştırıldığını, buna rağmen ...'nin senetleri davacıya ciro ettiğini, müvekkilinin kira konusu taşınmazın yeni maliki ile kira sözleşmesi yapıp ödediğini, bu sebeple dava konusu senetlerin konusuz kaldığını ileri sürerek, ... İcra Müdürlüğü'nün 2012/1039 Esas sayılı dosyasından yapılan takibin iptali ile davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sunduğu sözleşmenin taraf olmayan müvekkilini bağlamadığını, senetlerde "teminattır" ibaresinin bulunmadığını, bedelsizlik iddiasının iyi niyetli hamil olan müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini savunarak davanın reddini, davacı aleyhine %20 'den aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

          Şti ile 96329 ve 96330 nolu devremülk sözleşmeleri imzaladığı, iki ayrı ödeme planı düzenlendiğini ve müvekkilinin taksit taksit ödemeye devam ettiğini, peşinatları ödediğini, müvekkilinin cayma hakkını kullanıp 05/06/2017 tarihinde keşide edilen ihtarname ile sözleşmeden caydığı ve feshettiğini, sözleşmenin feshedildiğini, takip konusu senetlerin nama yazılı olarak düzenlendiğini, yine takip konusu senetlerin davalı tarafa keşide edilmesi üzerine davalı tarafından senetlerin tahsili için kötü niyetli olarak takip başlatıldığını, sözleşmenin taksitli satış sözleşmesi olması nedeniyle senetlerin nama yazılı olarak düzenlenmesi gerektiğini, nama yazılı senette hak sahibi olmayan bir kimseden iyi niyetli devir alındığı gerekçesi ile iktisap olamayacağını, sözleşmenin de geçersiz olduğunu, bu nedenle Konya 13. İcra Müdürlüğü 'nün 2020/949 E....

          CEVAP Davalı kooperatif vekili cevap dilekçesinde özetle; Kooperatifi ilzam eden sözleşmelere kooperatif adına iki kişinin müşterek Murat Şekeroğlu ve Yılmaz Karagülle imza atması gerektiğini, ancak davacıların davanın dayanağı olarak aldıkları 06/03/2004 tarihli sözleşmenin kooperatif adına sadece Murat Şekeroğlu adlı kişi tarafından imzalandığını; sadece bir kişi tarafından atılan imza ile kooperatif adına sözleşme yapılmasının ve bu sözleşmenin kooperatifi bağlamasının hukuken mümkün olmadığından söz konusu sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşmenin geçerli olduğu kabul edilse dahi davacıların sözleşme hükümlerine uygun hareket etmediklerini, söz konusu sözleşmelerin 4 ve devam eden maddeleri gereğince daire karşılığı vermiş oldukları senetleri ciro ederek kooperatife verecekleri hüküm altına alınmasına rağmen, davacıların vermiş oldukları senetleri ciro etmediklerini, dolayısıyla sözleşme şartlarını yerine getirmediklerini; davalılar tarafından senetlerin ciro edilmesi talep edildiğinde...

          ödediğini, ödemelerin tarih ve tutarları ile senetlerin vade tarihleri ve bedellerinin birbirine uyduğunu, ancak dairenin sehven 51 no olarak gösterildiğini, ancak davalı tarafından projenin sadece %5’lik kısmının yapıldığını, senetlerin icra takibine konu edilmemesi için Bakırköy 8....

          nın taahhütlerin hiçbirini yerine getirmediğini belirterek davanın kabulüne, imzalamış olduğu tüm senetlerin tarafına iade edilmesini, sözleşmenin iptalini ve ödediği 100,00.-TL'nin tarafına iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirkete dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır. Dava: Alacak davasıdır. Davalı şirkete müzekkere yazılarak şirket nezdinde davacı tarafından imzalamış senet olup olmadığı var ise senetlerin mahkememize gönderilmesi istenilmiş, verilen cevabi yazıda davacıya ait senetlerin davacının müracaatı üzerine sözleşmeyi fesih etmek istemesi nedeniyle karşılıklı mutabakat sağlanarak sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin feshi nedeniyle uhdelerinde bulunan senetlerin kendisine iade edildiğini, sözleşmenin feshi nedeniyle hiçbir alacaklarının bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile aralarında devremülk satışına yönelik sözleşme olduğunu, tesisin halen inşaat halinde olduğunu, cayma hakkını kullandığını, davalı şirketin kabul etmediğini ileri sürerek sözleşmenin feshi ile vermiş olduğu senetlerin iptaline, ödediği 6656 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Açılan davada toplam 20.000 TL bedelli senetlerin iptaline karar verilmiştir....

              davacının takibe konu senetlerden dolayı sözleşmenin karşılıklı olarak feshedilmesi ve senetlerin nama yazılı olması nedeniyle yapılan ciroların yazılı bir devir beyanı içermediği ve 6098 sayılı TBK'nın 184/1. maddesindeki koşulları taşıyan bir alacağın temliki sözleşmesiyle bonoların zilyetliğinin devralınmadığı anlaşıldığından açılan davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....

              UYAP Entegrasyonu