Davacı, davalı ile imzalamış olduğu kursiyer eğitim sözleşmesinden caydığı halde davalı tarafından, sözleşme tarihinde davalıya teslim edilen senetlerin ödenmesi talep edildiğinden, senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve senetlerin iadesi talebiyle eldeki davayı açmıştır....
K A R A R Davacı, davalının kiracı olduğu dükkanın devri konusunda davalı ile 24.9.2003 tarihli protokol düzenleyerek 500.000.000 TL peşin ve beheri 2.000.000.000 TL tutarlı 30.10.2003, 30.11.2003 ve 30.12.2003 vade tarihli toplam 6.000.000.000 TL tutarında 3 adet senet vermek suretiyle anlaştıklarını, dükkana 1.000.000.000 TL masraf yaptığını, 30.10.2003 ve 30.11.2003 tarihli senet bedelleri 4.000.000.000 TL ödemede bulunup bu iki senedi geri aldığını, son senedin iade edilmediğini, ancak dükkanın devredilmediğini davalının aldığı peşinat, senet bedelleri ve yaptığı masraf tutarını ödemediği gibi senedinde iade edilmediğini ileri sürerek toplam 5.500.000.000 TL'nin tahsiline ve ödenmeyen senedin iptal ve iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıdan peşin para ve senet almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
DAVA Davacı vekili, müvekkil ile davalı Neo Yapı A.Ş. arasında 08.05.2018 tarihli ve “...Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesi...” başlıklı olarak imzalanan sözleşmenin İstanbul Amavutköy Taşoluk Mahallesi Sıvat Mevkii 420 Parsel İle 428 parselin tevhit edilmesi üzerine oluşacak yeni parsel üzerine inşa edilecek “Neo Solluca 6” isimli Projeden tüm vergi ve harçlar dâhil 350,000,00 Türk Lirası bedel karşılığında bağımsız bölüm satışına ilişkin olduğunu, davalıya toplam 5 adet ve 250.000.00 TL'şer değerindeki senetlerin teslim edildiğini davalı inşaat şirketinin, senetlerden 15.10.2018 vadeli olanı davalı Türklandbank'a ve 15.1L2018 vadeli, 15,12,2018 ve 15.01.2019 vadeli 3 adet senedi de Turkishbank’a sözleşmeye ve kanuna aykırı olarak beyaz ciro ile devrettiğini ve davalı bankalar tarafından da senet vadelerinde ödenmek üzere tarafına ödeme ihbarnameleri gönderildiğini sözleşmeye dayalı olarak davalıya teslim edilen dava konusu senetlere ilişkin ödeme ihbarnamelerinin...
T11 AŞ. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu bağımsız bölümün inşaat tamamlandıktan ve bedel ödendikten sonra davacı tarafa devir ve temlik edileceğini, söz konusu proje için imar izninin alındığını ve inşaata başlandığını, projenin bitmek üzere olduğunu, ekonomik kriz olması nedeniyle gecikme yaşandığını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, senetlerin iptaline ilişkin talebin yerinde olmadığını beyanla davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Oysa ki, taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde 'İşbu sözleşmenin altında adları, soyadları ve adresleri ile imzaları bulunan kişiler (bundan böyle alıcı olarak anılacaktır) ile ... Grup Yapı Taah. ve İnş. Malz. San. Tic. Ltd. Şti. arasında (bundan böyle satıcı olarak anılacaktır) aşağıdaki şartlarda bir “devremülk sözleşmesi ” düzenlenmiştir. Buna göre mesken olarak kullanılmaya elverişli ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkiinde kain ve tapunun mercan ada 1 pafta 240 parselde kayıtlı 5002 m2 alanlı taşınmaz üzerinde yapılarak teslim edilecek olan 1. etap “......
Davacı ..., Ağustos 2005’te senetlerin tamamının bedelini ödediğini ileri sürerek bu defa da, yukarıda açıklanan ikrarı karşısında 02.01.2005 vadeli senet yönünden de “çelişkili beyanda” bulunmuştur. Oysa, herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kuralına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz (TMK.md.2). Senetlerdeki tüm yazıların davacı ... tarafından yazılmış olduğu da çekişmesizdir. ..., yukarıda açıklanan ve lehine olan yasal karinenin aksini ve bu kapsamda sözleşmenin (3.) maddesi hükmü gereğince senetlerin davalı ...’e verilmediğine ve dolayısıyla bedellerini de ödemediğine yönelik davalı savunmasını “ikrarı” ile doğrulamıştır....
Davacı ..., Ağustos 2005’te senetlerin tamamının bedelini ödediğini ileri sürerek bu defa da, yukarıda açıklanan ikrarı karşısında 02.01.2005 vadeli senet yönünden de “çelişkili beyanda” bulunmuştur. Oysa, herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kuralına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz (TMK.md.2). Senetlerdeki tüm yazıların davacı ... tarafından yazılmış olduğu da çekişmesizdir. Aziz, yukarıda açıklanan ve lehine olan yasal karinenin aksini ve bu kapsamda sözleşmenin (3.) maddesi hükmü gereğince senetlerin davalı ...’e verilmediğine ve dolayısıyla bedellerini de ödemediğine yönelik davalı savunmasını “ikrarı” ile doğrulamıştır....
bağlı olarak verildiği iddialarının gerçeği yansıtmadığını, senetlerin 04.01.2006 tarihli sözleşme ile ilgisinin olmadığını, davacı tarafından 8 aylık gecikmeyle kısmi ödeme yapıldığı ve vekil ... tarafından 19.000 TL'lik yeni senetler verildiği iddia edilmişse de dayanılan vekaletnamede sözleşmenin tadili ve geri senetler düzenlemesi hususunda ...'...
Noterliğince düzenlenmiş 14/03/2018 tarihli 04308 numaralı resmi şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi fesih sözleşmesi ile 14/03/2017 tarihli sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiği ve sözleşmenin yapıldığı sırada verilen 25/03/2018 vade tarihli 12.400.00.TL bedelli ve 25/03/2019 vade tarihli 49.600.00.TL bedelli senetlerin de davalı satıcı tarafından davacıya iade edileceğinin belirtildiği ancak iade edilmediği ve senetlerin davalı T3 da olduğunun belirtildiği, 14/03/2017 tarihli sözleşmenin taraflarının 14/03/2018 tarihli sözleşme ile sözleşmeyi feshettikleri ve senetlerin iadesine karar verildiği, bu durumun her iki taraf için bağlayıcı olduğu, davalı T3 İle diğer davalı arasındaki borç ilişkisinin davacıya karşı ileri sürülemeyeceği bu nedenle senetlerin bedelsiz kaldığı ve iptalinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış olup ayrıca davanın konusunun yargılamayı gerektirdiği bu nedenle kötü niyetten bahsedilemeyeceği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir..." gerekçesi...
- K A R A R - Dava, takibe konu bonolar nedeniyle borçlu olunmadığına ilişkin menfi tespit talebi ile senetlerin iadesi istemine ilişkindir. Davalı vekili, müvekkili banka ile dava dışı ... arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve bu şirkete kredi kullandırıldığını, dava dışı bu şirketin kredi borcunu ödemek için davacının keşidecisi olduğu dava konusu senetleri müvekkili bankaya ciro yoluyla devrettiğini, dava dışı kredi borçlusu ile davacı arasında imzalanan sözleşme ve bu sözleşmenin gereklerinin müvekkilini bağlamadığını, davacı ile müvekkili arasındaki ilişkinin takibe konu senetlerin müvekkiline ciro yolu ile devredilmesi olduğunu, ayrıca dava konusu senetlerin üzerinde teminat senedi olduğuna dair hiçbir kayıt ve ibarenin bulunmadığını, müvekkilinin bir banka olduğunu, dava konusu senetleri iktisap ederken davacının zararına hareket etmesinin söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....