- K A R A R - Davacı karşı davalı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa malikleri arasında 10.05.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme gereği davacının yükümlülüklerini yerine getirdiğini, arsa sahiplerinin haksız olarak fesih talebinde bulunduklarını ileri sürerek, ilk olarak fesih bildiriminin iptali ile müvekkile inşaatın bitirilmesi için makul bir süre tanınmasını, sözleşmenin tapu kaydına şerh verilmesini, bu talep yerinde görülmediği takdirde fesih bildiriminin haksız olması nedeniyle ileriye etkili sonuç doğurmasına karar verilerek tüm zararlarının karşılanmasını talep ve dava etmiş; davalı karşı davacılar vekili ise, yüklenicinin açtığı davanın haksız olduğunu, edimlerini yerine getirmediğini, tedbir talebinin haksız olduğunu savunarak, asıl davanın reddini istemiş; karşı davasında ise, akdin feshi ile tazminata hükmedilmesini istemiş olup; 288 ada 8 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına dair mahkeme kararının...
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir. İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikâyet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler....
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir. İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikâyet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler....
Mali müşavir ve nitelikli hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan ----- tarihli raporda, asıl davada davalı tarafından yapılan fesih bildiriminin haklı nedene dayanmadığı, ------ sözleşmesinin haksız fesih edilmesi nedeniyle davacının uğramış olduğu zararların tazmin edilmesi gerektiği, davacının cari hesap alacağını talep edebileceği, ancak------ davacının cari hesap alacağına rastlanmadığı, birleşen davada davalının ----- bedelinin iadesine ilişkin talebin yerinde olmadığı belirtilmiştir....
Dava konusu sözleşmeler davalı tarafından 02.05.2003 tarihli yönetim kurulu kararı ile feshedilmiş ve fesih iradesi sözleşmenin karşı tarafı davacı şirkete bildirilmiştir. Fesih iradesi karşı tarafa bildirilmekle feshin sonuçları gerçekleşir. Taraflar bu aşamadan sonra feshin haklı olup olmadığının tespitini ve varsa tazminata ilişkin taleplerini isteyebilirler. Feshin iptali ve sözleşmenin devam ettiğinin tespiti istenemez. Mahkemece bu yön gözetilmeden asıl dava yönünden sözleşmenin feshinin iptaline ve birleşen dava yönünden sözleşme süresinin uzamış olduğunun kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur....
Somut uyuşmazlıkta; davalı tarafın sözleşmeyi feshinin ihtiyati tedbir yoluyla engellenerek sözleşmenin ihtiyati tedbir yoluyla devamına karar verilmesi talep edilmektedir. Davacı tarafça, sözleşmenin feshinin geçersiz olduğu, ayrıca İİK m.296 uyarınca konkordato kaynaklı sebeplerin sözleşmenin feshi nedeni olarak yapılamayacağını ileri sürmekte ise de, sözleşmenin feshi iradi bir bildirim olup; sözleşmenin feshi haksız ise, haksız fesih bildirimi yapan sonuçları ile sorumludur. Davalının fesih bildiriminin haksız olup olmadığı yapılacak yargılama sonucu belirlenecektir. Dava neticesi verilecek hükümle elde edilecek sonucu temin eden hususta ihtiyati tedbir kararı da verilemez....
Davalı vekili, davacının haksız menfaat elde etmeye çalıştığını, sözleşmede taraflara 1 ay öncesinde bildirimde bulunarak sözleşmeyi fesih yetkisi tanındığını, müvekkilinin 12/07/2005 tarihinde fesih bildiriminde bulunduğunu, davacının sözleşmenin sonrasındaki döneme ilişkin gönderdiği faturasının iade edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Somut olayda, taraflar arasında imzalanan 31.10.2013- 31.05.2015 yürürlük tarihli Teknik Adam Sözleşmesi'nin Özel Hükümler başlıklı 2. maddesinin 5. bendinde, taraflardan birinin 30.06.2014 tarihine kadar sözleşmenin devam etmeyeceğine dair yazılı bildirimde bulunmaması halinde sözleşmenin 2014-2015 futbol sezonu için bu sözleşmede belirtilen şartlarda bir sezon daha devam edeceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye istinaden davacının, 2013/2014 futbol sezonuna ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla, 27.06.2014 tarihli fesih bildirimi ile sözleşmesini feshettiği görülmektedir....
Noterliğinin ... yevmiye numaralı 07.05.2020 tarihli ihtarnamesi ile pandemi kaynaklı oluşan mücbir sebep nedeniyle 12.05.2020 sonrası için sözleşmenin yenilenmeyeceği, sözleşmenin sona erdirildiği, gönderilen dava konu faturanın henüz hizmet alınmamış ve sözleşmenin feshi nedeniyle hiçbir zaman hizmet alınamayacak 12.05.2020 sonrası döneme ilişkin olması nedeniyle itirazının olduğu ve bu ihtarname ile düzenlenen iade faturasının davacı tarafa gönderildiği, dosya kapsamında sunulan mevcut sözleşmedeki düzenlemeye göre fesih bildiriminin en geç karşı tarafa 12.04.2020 tarihinde bildirilmesi gerektiği ancak tüm dünyada gerçekleşen salgın hastalık ve pandemi koşulları nedeniyle tüm sürelerin 7226 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Geçici 1....
Dosya içeriğinden; iş akdinin davalı işveren tarafından -belirli süreli hizmet akdinin sona ermesi nedeniyle- 15/06/2020 tarihli Fesih Bildirimi ile feshedildiği, fesih bildiriminin davacıya 15/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 19/06/2020 tarihinde davacının davalı işveren tarafından -SGK çıkışının sehven yapıldığı, sözleşmenin devam ettiği, işe 3 gün içinde başlaması gerektiği belirtilerek- işe davet edildiği, iş akdinin -davacının işe başlamadığı belirtilerek devamsızlıktan dolayı- haklı nedenle feshedildiğine ilişkin davalı işverence 02/07/2020 tarihli Fesih Bildiriminin düzenlendiği anlaşılmaktadır. Fesih, sürekli borç ilişkisini doğuran sözleşmeyi ileriye yönelik olarak sona erdiren yenilik doğan bir haktır. Sözleşmenin taraflarından birisi bu hak ile diğer tarafın onayını almadan sözleşmeyi sona erdirir. Bu usulle sözleşmeyi feshetmek isteyen taraf, karşı tarafa fesih ihbarında bulunur. Fesih beyanı da muhataba varma anından itibaren hüküm ve sonuç doğurur....