Bölge Temsilcisi olduğunu, davalının sözleşme ile taahhüt etmiş olduğu yükümlülüklerini gerektiği gibi yerine getirmediğini, erişim hizmetini kesintili ve aksaklıklar içerir şekilde ifa ettiğini, müvekkilinin fiili zararı ve yoksun kaldığı kârın ödenmesini talep hakkı doğduğunu, davalının ortak yerleşim bedeli, data hattı bedeli, işaretleme link bedeli adı altında sözleşmede hiçbir biçimde yer almayan aslında davalının kendi üstlendiği yükümlülükleri müvekkiline fatura ettiğini, müvekkilinin de karşılıklı güven esasına dayalı bu bedelleri ödediğini ileri sürerek, edimin gerektiği gibi yerine getirilmemesinden ötürü sözleşmenin haklı nedenle feshine, müvekkilinin uğradığı zararların ve mahrum kaldığı kârın tespiti ile şimdilik 23.703,00 TL tazminatın tahsiline karar verilmesine talep ve dava etmiştir....
Bu durumda, tarafların buna ilişkin delillerinin toplanarak yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde inceleme yapılarak, öncelikle davacı kiracının aynı şartlarla başka bir yeri kiralaması için gereken makul süre belirlenerek, bu süre içindeki kiracı karının ne olabileceği tespit edilip mahrum kalınan karın hesaplanması ve daha sonra TBK 125. madde hükmü gereğince kar kaybı zararına uğrayan tarafın isteyebileceği zararın saptanmasında kıyasen yine aynı Kanunun 325. maddesi hükmünde gösterilen kesinti yönteminin uygulanması ve hakim tarafından belirlenen bu mahrum kalınan kar üzerinden hakkaniyete uygun bir indirim yapılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır....
TL'nin davalı tarafca ödenen 75.000,00 TL'den mahsubuna, müsbet zarar kapsamında olan kira kaybından kaynaklı tazminat, mahrum kalınan kar ve cezai şart taleplerinin reddine karar verilmiştir....
. - K A R A R - Dava, sözleşme sebebiyle ödenen bedelin, yapılan masrafın, mahrum kalınan karın ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili şirket ile..... Organizasyon firması yetkilisi ... arasında yılbaşı organizasyonu için protokol imzalandığını, 60.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak 31/12/2014 günü sabah uçağının hava şartları dolayısıyla kalkamadığını, sanatçının gelmemesi sebebiyle konserin yapılamadığını belirterek sözleşme bedelinin, yapılan masrafın, mahrum kalınan karın ve manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar ..... Plak ve Kasetçilik Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili; davacıyla davalı şirket arasında herhangi bir sözleşme imzalanmadığı, ..... Organizasyon-...... şirketi ile müvekkili şirketin sözleşme yaptığını, davalı şirketin üzerine düşeni yaptığını, müvekkili şirkete 53.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak KDV'nin dahi ödenmediğini, ...'...
TL hasar meydana geldiğini, müvekkilinin aracında parça değişimi, onarım ve boya gördüğünden araçta değer kaybı oluştuğunu, davalı ... şirketine başvurduklarını ve dava şartının yerine getirdiklerini, müvekkiline ait aracın, ticariı iş yapan araç olması sebebiyle ve 24 gün boyunca bir yandan hasar gören parçaların değiştirilmesi, diğer yandan tamir edilecek ve boyanacak işlemler dolayısıyla serviste kalmış, bu süre boyunca davacı müvekkili tarafından kullanımından mahrum kalınması sebebiyle davalılardan ... A.Ş. Dışındaki tüm davalıların mahrum kalınan kar kaybından sorumlu tutulmasını, dava konusu kaza nedeniyle müvekkilinin uğranılan zarardan davalı araç sürücüsü ... ve ... plaka sayılı aracın trafik kayıt maliki ... müteselsilen sorumlu olduklarını, Davanın kabulu ile, fazlaya ilişkin talep ve haklarının saklı kalmak kaydıyla, şimdilik, bilirkişi marifetiyle yapılacak incelemeden sonra arttırılmak üzere; ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık istisna sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme konusu inşaatın geç teslimi nedeniyle mahrum kalınan kira bedelinin tazmini istemine ilişkin olup, hüküm Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiştir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 15. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 13.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
kadar 20 aylık mahrum kalınan kira bedeli toplamı 5.000,00 TL olmak üzere toplam 34.100,00 TL.nin sözleşme ile kararlaştırılan teslim tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 10.07.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile daireden kaynaklanan kira bedelini 5.000,00 TL, işyerinden kaynaklanan kira bedelini 75.000,00 TL. arttırarak, daireden kaynaklanan kira bedelini 10.000.00 TL'ye, işyerinden kaynaklanan kira bedelini 80.000,00 TL'ye yükseltmiştir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13/06/2012 tarihli 2012/19-184 E, 2012/385 K sayılı ilamında özetle: ''....davacı ancak sözleşmenin kurulacağına ilişkin uyandırılan güvene dayalı olarak (kâr kaybı hariç) giderleri sözleşme öncesi sorumluluk ilkesine göre davalıdan isteyebilir...'' denilerek; mahrum kalınan karın culpa in contrahendo sorumluluğu kapsamına giremeyeceğini açıklamıştır. Davacının dava dilekçesindeki 6 numaralı talebi incelendiğinde ise ''mahrum kalınan kar''ının olduğunu, somut gerçek zararlarının olduğundan bahsedilmediği anlaşılmıştır. Dolayısı ile de sözleşme öncesi sorumluluk şartlarının ''zarar'' şartı bakımından da somut olayda gerçekleşmemiş olduğu anlaşılmıştır. Sonuç itibari ile de haksız fiil sorumluluğu kapsamında değerlendirilen bu uyuşmazlığın zamanaşımı süresi dolmuş olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Müvekkili şirketin iradesi dışında vuku bulan ve mücbir sebep teşkil eden vaziyet yüzünden müvekkili şirket edimini zamanında yerine getiremediğini, bilirkişi raporunda kayyımın gerekli tecrübeye sahip olmadığına dair delil olmadığına dair tespitinin de hatalı olduğunu, müvekkili şirket ile davacı arasında aktolunan mukavelede binanın geç teslimi sebebiyle cezai şart ödeneceğine veya mahrum kalınan kira bedelinin tediye edileceğine dair bir hüküm bulunmadığını, bu yüzden davacının cezai şart ya da mahrum kalınan kira bedeli talep edebilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, bilirkişi raporunda HMK’nın 279. Maddesinin 4....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/918 Esas KARAR NO: 2022/7 DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 29/12/2021 KARAR TARİHİ: 05/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin her türlü konut, işyeri ve ticarethane inşaatlarını yapmak, satın almak, satmak ve kiraya vermekte olduğunu, müvekkilinin faaliyet konusunu gerçekleştirmek amacıyla davalılardan ---- imzalandığını, daha sonra davalılar ile ---- başlığı ile ayrı bir sözleşme akdedildiğini, mezkur durum üzerine ---- tarafından sözleşme konusu konut niteliğindeki bağımsız bölümlerden oluşan-----sıfatıyla müvekkili şirkete satış işleminden devir edilerek teslim edildiğini, ancak ----- tarihli sözleşme uyarınca dava konusu olan bağımsız bölümün ---- şeklinde kararlaştırıldığını ancak --------niteliğindeki bağımsız bölümün sözleşmeye aykırı bir şekilde----- olduğunu, bu nedenle...