Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2020 NUMARASI : 2019/223 2020/200 DAVA KONUSU : Spek Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki sigorta primine esas kazanç tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....

İşveren tarafından son aya ilişkin SPEK, kuruma brüt 5.954,45 TL (net karşılığı 4.256,89 TL) olarak bildirilmiştir. Banka kayıtlarında aydan aya miktarı değişmekle birlikte; 02.07.2021 tarihinde Haziran 2021 maaş ödemesi açıklaması ile 4.473,48 TL; 03.09.2021 tarihinde ise Ağustos 2021 Maaş ödemesi açıklaması ile 3.778,55 TL ödeme yapılmıştır. (Ağustos ayı için 26 günlük çalışma bulunduğu da göz önünde tutulmalıdır.) Bordro sunmayarak belirsizlik yaratan işverenin kendi yaratmış olduğu müphem vaziyetten yararlanmasının mümkün olmaması, belirtilen SPEK bilgisi ve maaş ödemelerinin davacı vekilinin iddiası olan ücreti doğrulaması karşısında mahkememizce davacının net AGİ hariç 3.460,00 TL ücret karşılığında çalıştığı kabul edilmiştir. Yemek ve servis yardımı tanıkların ortak beyanları ile ispatlanmıştır. Davacı tanığı Görkem ve davalı tanığı Mümtaz'ın beyanına göre ramazan aylarında 300,00 TL ederinde yardım yapılmaktadır....

Bu itibarla öncelikle, davacıların beyanları alınarak, istemin, 506 sayılı Kanun'un 63/A maddesi kapsamında yaşlılık aylığı kesilerek tüm sigorta kollarına tabi çalışma tespiti mi, yoksa, 63/B kapsamında sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmanın tespiti mi olduğu hususu aydınlatılmalıdır. 3- Mahkemece yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca yapılacak değerlendirme sonucu hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle, 1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....

    Kimlik numaralı personelleri olan T1 İşe Giriş Bildirgesinde işe giriş tarihini 05.11.2010 tarihli olarak bildirmeleri gerekirken sehven 20.10.2010 tarihli olarak bildirdiklerini, T1 ile ilgili ekte sunulan 2010/10 ve 2010/11 Dönemi 02 Belge Türü ile düzenlenen iptal Aylık Prim ve Hizmet Belgesi İle 2010/11 Dönemi 02 Belge Türü İle düzenlenen Ek Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin kabul edilerek, gerekli düzeltme işlemlerinin yapılmasını davalı Kurumdan talep etmiş, yazı ekinde; 2010/10 ayına ait iptal aylık prim ve hizmet belgesi ile davacının 12 gün prim ödeme gün sayısı, 321,31 TL SPEK tutarı, 20.10.2010 işe giriş tarihi iptal edilmiş, 2010/11 ayına ait iptal aylık prim ve hizmet belgesi ile davacının 30 gün prim ödeme gün sayısı, 761,00 TL SPEK tutarı iptal edilmiş, 2010/10 ayına ait ek bildirge ile davacının prim ödeme gün sayısına 30 gün, SPEK tutarına 684,89 TL ek verilmiş, davacının işe giriş tarihi 05.11.2010 olarak gösterilmiştir....

    GEREKÇE : Dava, ödenen yol yardımlarının, sigorta primine esas kazanca dahil edilmemesi gerektiğinin tespiti ile yersiz ödenen prim ve işsizlik sigortası primlerinin faizleriyle birlikte tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, dosya kapsamı ve mevcut ücret bordroları, dönem bordroları, müfredat kartları, tahakkuk fişleri, ödeme makbuzları ve aylık bildirgelere uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporu uyarınca 506 sayılı Yasanın 01.01.2004 tarihi itibari ile yürürlüğe giren 4958 sayılı Kanun'un 36. maddesi ile değişik 77. maddesinde yer alan, "şu kadar ki, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, yolluklar, kıdem, ihbar ve kasa tazminatları, aynî yardımlar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca miktarları yıllar itibariyle belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları,sigorta primlerinin hesabına esas tutulacak kazançların aylık tutarının tespitinde nazara alınmaz....

    Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan “Davacının 01.01.1973 ila 31.12.1977 tarihleri arasında 119.46.01 sicil numaralı işyerinde SPEK üzerinden sigortalı olarak hizmet akdi ile çalıştığının tespitine,” cümlesinden sonra gelmek üzere, " Davalı ... ... adına kaydedilen çalışmaların davacı ... (...) adına kaydedilmesine" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, gönderilmesine, 03.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Sağlık İşletmesi Kalp Damar Cerrahisi Yoğun Bakım ve Ameliyathaneleri Onarım İşi'ni ihale yoluyla yüklendiği ve 16.09.2010-21.05.2011 tarihleri arasında tamamladığı, 2.280.296,24 TL istihkak, 133.286,66 TL Kuruma bildirilen SPEK, % 13 asgari işçilik oranının % 25 eksiği üzerinden 89.042,22 TL fark işçilik tutarı hesaplanarak % 35,50 prim oranına göre 31.609,98 TL prim ve 5.661,70 TL gecikme cezası/zammı olmak üzere toplam 37.271,68 TL borç çıkarıldığı, davacı şirketin 30.10.2012 tarihinde ihtirazi kayıtla 37.722,05 TL ödediği anlaşılmaktadır. a) Mahkemece, 14.12.2014 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuş ise de bilirkişi kurulunun yöntemine uygun oluşturulmadığı anlaşılmaktadır. Asgari işçilik uygulamasına dair uyuşmazlıkların sağlıklı çözümü için kayıt ve defterler üzerinde inceleme yapılması, faturaların doğruluğunun ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir....

        Bu nedenle, kamu düzenini ilgilendiren hizmet tespiti davalarında hâkimin özel bir duyarlılık göstererek delilleri kendiliğinden toplaması ve sonucuna göre karar vermesi gerekir. Zira sigortalı tarafından hizmet tespiti davasının açılması ile Sosyal Sigortalar Kurumu bir çalışma ilişkisinden haberdar olacak gerektiğinde müfettiş incelemesi yaparak re'sen prim tahakkuk ettirip, tahsil edecektir. Dolayısıyla, hizmet tespiti davaları Kurumun hak alanını da doğrudan ilgilendirmektedir. Öte yandan, hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır....

        Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır....

          Başka bir anlatımla, sigorta olayının, iş kazası sayılabilmesi için iki koşulun birlikte gerçekleşmesi zorunlu olup, iş kazası tespiti davaları bakımından özel olarak belirlenmiş bir ispat yöntemi de yoktur. Bu davaların her türlü delille ispatı mümkündür....

          UYAP Entegrasyonu