Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında 31/12/2021 tarihli alım satıl protokolü imzalandığı,belirtilen taşınmazın satışının protokolde belirtildiği,ayrıca aynı protokolde 100.000,00 TL kapora bedelinin satıcıya nakit olarak ödendiği açıkça yazılmış,protokol ekindeki 31/2/2021 tarihli makbuzda söz konusu 100.000,00 TLnın satıcıya ödenmek üzere alındığı belirlenmiştir. 100.000 TL kapora parasının ödendiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı,davalı Fuat'ın eşi adına vekaleten hareket etiği bu davalı tarafça ileri sürülmektedir. Ancak harici taşınmaz sözleşmesinde alıcı olarak davacıların,satıcı olarak davalıların isimlerinin bulunduğu açıktır. İstanbul 32. Noterliği'nden 14.01.2022 tarih ve 1107 yevmiye nolu ihtarnamenin 15/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği,ihtarnamede ödeme için 3 gün süre verildiği, kapora yanında ayrıca cezai şart bedelinin de istenildiği,19/01/2022 tarihinde temerrüdün oluştuğu anlaşılmıştır....

Yukarıda anlatıldığı üzere,tarafların tacir olmadığı ve aralarındaki sözleşmenin simsarlık sözleşmesi olduğu söz konusu sözleşmenin ve de dava konusu senedin sözleşme kapsamında düzenlendiğinin iki tarafın da kabulünde olduğu , Simsarlık sözleşmesi nedeni ile düzenlenmiş senetten kaynaklı tüketici işlemi nedeni ile Mahkememizin karşı görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın HMK 114. Ve 115. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE, 2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 3-HMK nun 20....

    Kapora bedelinin iadesinden yukarıda açıklandığı üzere ,satıcıya verimek üzere kapora kendisine (çalışanına) teslim edilen davalı Aydın da sorumludur.Davacı vekilinin bu husustaki istinaf sebepleri yerinde görülmüş olmakla , davacının istinaf talebinin bu yönden kabulü ile , HMK 353- 1- 2 maddesi uyarınca karar kaldırılarak ,yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir. Davalı T5 yönünden ,davalı emlak komisyoncusu olup,taşınmaz satışına aracılık ettiği yönünde uyuşmazlık bulunmamaktadır.Ancak bu davalı ,harici sözleşmede yer almamaktadır.Kapora bedelinin bu davalıya ödenmesi de sözkonusu değildir.Dolayısı ile ,bu davalı kapora bedelinin iadesinden sorumlu tutulamayacağından,davalı hakkında davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.Davacı vekilinin bu davalı yönünden ileri sürdüğü istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

    Dosyanın incelenmesinde mahkemece ilk olarak tarihli kararla protokolde 40.000,00 TL kapora bedelinin öngörüldüğünü, ancak satış tarihi olan 24/12/2010 tarihinde alıcı tapu devri için ödeme yapmazsa 2 katı cezai şart ödeme yükümlülüğüne girdiğinden ve alıcı belirtilen tarihte tapuya gelmediğinden, cezai şart ödeyecek olan davacının, kapora bedelini alma hakkı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuş, dairemizce 08.12.2017 tarih ve 2017/1210 E- 2017/1457 K sayılı kararıyla "Ancak davalının kapora bedeli yönünden 40.000,00 TL'lik senet verildiği ve davalının aldığı 10.000,00 TL'lik kaporanın davacıya ödendiği hususunda davalının yemin deliline de dayandığı gözetilerek; böyle bir alacağın olmadığı,40.000,00'lik senetle davalının bu kapora bedelini davacıya ödemiş olduğu savı karşısında, ödeme savı yönünden ispat yükünün davalıda olduğu, davacı bu senedin dava konusu kapora bedeli ile ilgisi olmadığını ileri sürse bile,...

    Anonim Şirketi'nin taşınmazdan faydalanamaması ve sonuçta devirin de sağlanmaması nedeniyle noter vasıtasıyla ihtarname keşide edildiğini ve ödenen kapora bedelinin 7 gün içinde iadesinin istendiğini, söz konusu ihtarnamenin 09/06/2018 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiğini, ancak ihtarnamede belirtilen 7 günlük süre içinde kaporanın iade edilmediğini, beyanla 02/04/2018 tarihinde ödenen 500.000,00-TL’nin denkleştirici adalet ilkesi gereğince ekonomik etkenler dikkate alınarak dava tarihindeki karşılığının/alım gücünün/ rayiç reel değerinin tespit edilmesini ve tespit edilecek alacağın değişen oranlarda ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      gayrimenkulün devrinin de gerçekleşmediğini, davacı Erkot Giyim T2'nin taşınmazdan faydalanamaması ve sonuçta devirin de sağlanmaması nedeniyle noter vasıtasıyla ihtarname keşide edildiğini ve ödenen kapora bedelinin 7 gün içinde iadesinin istendiğini, söz konusu ihtarnamenin 09/06/2018 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiğini, ancak ihtarnamede belirtilen 7 günlük süre içinde kaporanın iade edilmediğini, beyanla 02/04/2018 tarihinde ödenen 500.000,00- TL’nin denkleştirici adalet ilkesi gereğince ekonomik etkenler dikkate alınarak dava tarihindeki karşılığının/alım gücünün/ rayiç reel değerinin tespit edilmesini ve tespit edilecek alacağın değişen oranlarda ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Geçersiz sözleşmeye istinaden taraflar sadece sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri isteyebileceklerinden davacının sadece davalı T4 ödediği 20.000,00 TL kapora bedelini talep edebileceği, cezai şart bedelini isteyemeyeceği kanaatine varılmıştır. Davacı tarafından davalı T4 gönderilen ihtarnamede kapora bedelinin belirtilerek iadesi açıkça istenmediğinden davalının dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerekir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Müvekkili davacı T1 ile davalı şirket arasında, müvekkili davacının, 05.09.2021'de gerçekleşecek düğün organizasyonu ile ilgili 08.07.02021 tarihli Hizmet alımına ilişkin Tüketici Sözleşmesi imzalandığını ve bu sözleşme karşılığında müvekkili tarafından, davalı şirkete 11.000,00 TL kapora verildiğini, kapora'nın, hizmet sağlayan tarafça alınması yasal olmakla birlikte, eğer ki sözleşmenin, tüketicinin kusuruna dayanmayan bir sebep ile yani imkansızlık dahilinde iptal edilirse tüketiciden alınan kapora bedelinin iadesinin gerektiğini, davalının, müvekkilinin haklı gerekçesini göz ardı ederek, hukuka aykırı bir şekilde kapora bedelini iade etmediğini, hizmet sözleşmesinin iptalinin akabinde, davalı taraf müvekkili davacıya sadece 750,00 TL iade ettiğini, davalı tarafın, düğün salonunun o tarihte başka birine, aynı kişi sayısı ile satılması durumunda kaporanın tümünü iade edeceğini aksi taktirde iade etmeyeceklerini söylediğini...

      den tahsili ile davacıya verilmesine, 2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 172,18 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 24,85 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 147,33 TL karar harcının davalı ...'den tahsili ile hazineye irad kaydına, 3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 2.520,63 TL vekalet ücretinin davalı ...'den tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yatırılan 21,15 TL başvurma harcı, 24,85 TL peşin harç, 405 TL istinaf karar harcı olmak üzere toplam 451 TL harcın davalı ...'den tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davacı tarafından yapılan 260,80 TL yargılama giderinin davalı ...'...

        Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporu ile davacının satış işlemleri için değil ikinci bir aracılık sözleşmesi için davalıyı ofisine davet ettiği, davacı şirketin alıcı olduğunu iddia ettiği İlker Bayraktar'dan gerçekte bir kapora almadığının tespit edildiğini, davacı şirket hesabına ve davalı hesabına yatırılmış bir kapora bulunmadığını, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere alındığı iddia edilen kapora veya kaporaya ilişkin dekontu talep edilmesine rağmen davalıya göndermeyerek ve satışın gerçekleşmemesine bizzat davacının neden olduğunu, dosyada mübrez mesajlardan davalının ofise ikinci bir aracılık sözleşmesi için davet edildiğinin tespit edildiğini, davacının davalıya ikinci bir alım satım aracılık sözleşmesi için ofisine davet ettiğini iddia ettiğini, davacının tapu müdürlüğünden randevu alıp tüm işlemleri yaptığı ve sadece sözleşmeye imzaların atılması aşamasının olduğu bir durumun olmadığını, tanık beyanlarının incelendiğinde davacının herhangi bir hizmet...

        UYAP Entegrasyonu