Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2014/2832 esas numarasıyla icra takibi açılarak harici satış bedelinin iadesini istendiğini, ancak bu davanın tarafının 3 bin TL açısından satıcı olduğunu, 7 bin TL açısından ise davalının da malumu olduğu üzere komisyon alacağı olduğunu, yukarıda sayılan nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. MAHKEMECE : Uyuşmazlığın çözümü için simsarlık sözleşmesinin hukuki niteliği üzerinde durulmasında gerekmektedir. TBK. m. 520/1'e göre simsarlığın(tellallığın) tanımı şu şekilde yapılmıştır: "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir"....

dan davacı alacağının tahsili için ....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu, davacının davalının sipariş araç sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere aracın satışı konusunda anlaştıklarını, davalı tarafın kendisine ait araç galerisinin bulunduğunu, aracın yurt dışından getirileceğini bu nedenle araç kapora bedeli olarak davacının 140.000Euro bedeli ödemesini istediğini, davacının da araç sahibi olacağından bahisle davalı tarafa ödemeyi gerçekleştirdiğini, sipariş araç sözleşmesinin satıcı ... kısmında atılan imzanın davalı tarafından atıldığını, işbu araç sipariş sözleşmesinin tanzimi esnasında davacı ile davalı tarafı bir araya getiren ...'...

    İNCELEME VE GEREKÇE Dava, simsarlık sözleşmesi kapsamında davalıya yapılan avans ödemesinin istirdadı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kaubulüne karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. TBK'nın 520/3. maddesinde simsarlık sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması gerektiği belirtilmiş olup yazılı şeklin unsurlarının mevcut olup olmadığının genel hükümlere göre belirlenmesi gerekir. TBK'nın 14. maddesi uyarınca, sözleşmede tarafların imzalarının bulunması şarttır. Diğer yandan, bu belgenin simsarlık sözleşmesi sayılabilmesi için simsarlık sözleşmesinin asli unsurlarını da içermesi gerekir....

    Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 23.10.2014 gün ve 2014/70-2014/709 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, simsarlık sözleşmesi ile kararlaştırılan hizmet bedelinin tahsili isteminden kaynaklandığından kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek ... Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek ... Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 15.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı T1 vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıya yanlış dükkan gösterildiği iddiasının doğru olmadığını, davacının dükkanın hangi dükkan olduğunu daha ilk gördüğünde tespit ettiğini, davacıya dükkanın aylık kirasının 1000,00 TL olduğunun söylenmediğini, bu iddianın davacının kendi sözleri olduğunu, davacının parasının yetmediği sebebiyle dükkanı satış bedelinin bir kısmını çek bir kısmını nakit olarak ödemeyi teklif ettiği ve dükkanın satıcısının bu teklifi kabul ettiğini, buna rağmen davacının dükkanı almaktan vazgeçtiğini, davacının bu teklifi her şeyi tam olarak öğrendikten sonra yaptığını, davalı müvekkilinin sözleşmenin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirdiğini beyan ederek, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. GEREKÇE : Dava, sözleşme uyarınca tellala kapora olarak verilen paranın taşınmazın satışının gerçekleşmemesi nedeniyle istirdatı, davasıdır....

      Dava, kapora bedelinin iadesi hususunda açılmış alacak davasıdır.Mahkememize tevdi edilen işbu alacak konulu davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, davaya konu 10.000,00 TL kapora bedelinin KuveytTürk İzmit Şubesinden Ülkü Kırlı Ercan tarafından gönderilmiş olduğu, davaya delil olarak sunulan diğer Emlak komisyon sözleşmesinde da davacının taraf olmadığı, davacının eşi olduğu anlaşılan Ülkü Kırlı Ercan’ın taraf olduğu anlaşıldı. Yapılan yargılama sonucunda; davaya konu 10.000,00 TL kapora bedelinin KuveytTürk İzmit Şubesinden Ülkü Kırlı Ercan tarafından gönderilmiş olduğu, davaya delil olarak sunulan diğer Emlak komisyon sözleşmesinde da davacının taraf olmadığı, davacının eşi olduğu anlaşılan Ülkü Kırlı Ercan’ın taraf olduğu anlaşılmakla; 6100 sy....

      zenginleşme ( haksız iktisap ) yarattığını, davalıların talebe rağmen bu parayı iade etmemekte direndiğini ve haksız kazanç sağlamayı hedeflediklerini, bu nedenle davalıların banka hesabına yatırılan 1.000.000,00 TL kısmi satış bedelinin iadesi için talepte bulunmak zorunda kaldıklarını beyan ederek davalılara ödenen 1.000.000,00 TL pey akçesinin 06.05.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ; sunulan sözleşme, dekont ve banka kayıtları değerlendirilerek davacı şirketin mağduriyetinin önlenmesi ve alacağının tehlikeye girmemesi açısından davalılara ait taşınmazlar üzerine satış ve devrinin önlenmesi için acilen ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      - K A R A R - Davacı vekili, davacı ile davalı ...arasında araç satışına ilişkin sözlü anlaşmanın 30.03.2012 tarihli araç satışı sözleşmesi ve taahhütname ile yazılı hale getirildiğini, diğer davalı ...'in bu sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını, 75.543,32 TL ve 2.000 USD'nin kapora olarak davalıya ödenmesine rağmen sözleşmede belirlenen tarihte araçların tesliminin gerçekleşmediğini, ödenen kapora bedelinin iadesi ve sözleşmeye aykırılıktan dolayı mahrum kalınan kar ve oluşan zararın tazmini için keşide edilen ihtarnamaye rağmen ödeme yapılmaması üzerine başlatılan icra takibine davalıların haksız ve kötü niyetli itiraz ettiğini ileri sürerek, davalıların itirazının iptali ile davalılar aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile davalıların ......

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2021/8 ESAS-2021/92 KARAR DAVA KONUSU : Satıcının Açtığı İtirazın İptali KARAR : İzmir 8.Tüketici Mahkemesi’nce verilen 07/04/2021 tarih ve 2021/8 Esas-2021/92 Karar sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla, dosyada bilgi ve belgeler değerlendirilerek gereği düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin taşınmaz simsarlığı ile iştigal ettiğini, davalı ile mesken nitelikli taşınmaz için Gayrimenkul Alım Satım ve Komisyon Sözleşmesi olarak adlandırılan taşınmaz simsarlık sözleşmesinin imzalandığını, davalının satış bedelinin 5.000,00 TL'sini kaparo olarak peşin ödediği daireyi almaktan vazgeçmesi nedeniyle sözleşme gereğince komisyon ücretini ödemediğini beyanla simsarlık ücret alacağının tahsili için İzmir 23 İcra Müdürlüğünün 2020/7104 esas sayılı dosyasında başlatılan takibe itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

        Yönünden açmış olduğu dava yönünden; Simsarlık sözleşmesi 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 520-525 maddelerinde düzenlenmiştir. TBK. 520. maddesinde “Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir.TBK 147/5 Maddesi vekalet ,komisyon ve acentelik sözleşmelerinden ticari simsarlık ücreti alacağı dışında ,simsarlık sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıl zamanaşımı uygulanacağı belirtilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu