WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalıya kapora bedelinin ödendiğini,buna rağmen taşınmaz satış işleminin yapılmadığını belirterek, kapora bedelinin tamamının iadesi gerekirken kısmen kabule ilişkin mahkeme kararının yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

Ne var ki taralar arasındaki sözleşme başlığında her ne kadar emlak komisyon sözleşmesi olduğu belirtilmiş ise, emlakçının müşterisine verdiği aracılık hizmetinin komisyonculuk sözleşmesi kapsamında bulunmadığı, simsarlık (tellallık) sözleşmesi kapsamında olduğu, bu sözleşmenin ise TTK'de değil TBK'nda düzenlenmiş olduğu, bu kapsamda ticari bir davadan söz edilemeyeceği kanaatine varılmıştır....

    Davacı/kiracı tarafından davalı/mal sahibi aleyhinde 14.04.2014 tarihinde başlatılan icra takibi ile işbu Protokol başlıklı belgeye istinaden ödenen 9.000-tl kapora bedelinin faiziyle birlikte tahsili talep edilmiş, davalı/mal sahibi borca itiraz ederek borcu kabul etmediğini, aksine protokol şartlarına uymayan alacaklının kendisini zarara uğrattığını bildirmiştir. T.B.K. nun 177. maddesinde ‘’Bağlanma parası; sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel adet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür.’’ şeklinde, T.B.K. nun 178. maddesinde ‘’Cayma parası: Cayma parası kararlaştırılmışa, taraflardan her biri sözleşmeden caymaya yetkili sayılır. Bu durumda parayı vermiş olan cayarsa verdiğini bırakır, almış olan cayarsa aldığının iki katını geri verir.’’ şeklinde tanımlanmıştır....

      T6 T4 tarafından atılan imzaya, borçlular tarafından ayrıca ve açıkça itiraz edilmediğinden bu belge, İİK'nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklıya genel haciz yolu ile takip yapma imkanı tanıyan mücerret borç ikrarını içeren bir belge niteliğinde olduğu gibi davalılar vekili tarafından ilk derece yargılamasına sunulan 19/12/2019 tarihli dilekçesinde esasa ilişkin beyanlar bölümünde taraflar arasında imzalanan takip dayanağı sözleşme ve sözleşme uyarınca 20.000 TL kapora bedelinin alındığı kabul edilerek, sözleşmeyi davacının yerine getirmekten kaçınması nedeniyle kapora bedelini iadesini talep edemeyeceğini ileri sürmüştür....

      TBK'nın 14. maddesi uyarınca, sözleşmede tarafların imzalarının bulunması şarttır, ancak, imzalı bu belgenin simsarlık sözleşmesi sayılabilmesi için simsarlık sözleşmesinin asli unsurlarını da içermesi gerekir. Simsarlık sözleşmesinin meydana gelmesi için tarafların simsar tarafından gerçekleştirilmesi gerekli faaliyetin türü (kapsamı), bu faaliyet sonucunda kurulacak sözleşmenin konusu ve niteliği ve simsara ücret ödenmesi konusunda anlaşmış olmaları gerekir (Dr. Cevdet Salih ŞAHİNİZ, Türk Borçlar Hukukunda Gayrimenkul Tellallığı (Emlak Komisyonculuğu- Emlak Danışmanlığı) Sözleşmesi, Beta Yayınevi, İstanbul 2002, s.12). Somut olayda; uyuşmazlığa konu gayrimenkul görme formu üzerindeki 2 adet paraf imzanın davalı ...'ye aidiyeti yönünde imza incelemesi yapılmış ilk alınan raporda, imzaların yüksek ihtimalle davalı ... ...'...

        O (simsar), iş sahibi için yerine getireceği faaliyetin karşılığında ücret alacaktır. b) Simsarlık faaliyetinin konusu, çeşitli işlere ilişkin sözleşmelerin kurulması hususunda aracılık etmektir. Bu aracılık faaliyeti, bir sözleşme kurma fırsatı vermek şeklinde olabileceği gibi bir sözleşme görüşmesi için aracılık etmek şeklinde de olabilir. Simsarın kural olarak iş sahibini temsil yetkisi yoktur; fakat sözleşme ile kendisine bu yetki verilebilir. c) Simsarlık ilişkisi, simsar ile iş sahibi arasında yapılan bir sözleşme ile kurulur. Simsar ile iş sahibi arasında sürekli bir hukuki bağlantı yoktur. Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 520/3. maddesi (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu m. 404/3) taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için bir geçerlilik şekli kabul etmiştir. Buna göre, "taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz"....

          Taraflar arasında sözlü olarak harici taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığı, sözleşme uyarınca kararlaştırılan 20.000,00 TL kapora bedelinin, davacı tarafından davacı satıcıya banka havalesi ile ödendiği, davacının taşınmazın satışından vazgeçtiği, satışın gerçekleşmediği her iki tarafın da kabulündedir. Bu hususta taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davaya konu taşınmaz satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde düzenlenmediği için geçersizdir. Yargıtay'ın yukarıdaki emsal kararında ve benzer konularla ilgili diğer kararlarında da belirtildiği gibi, harici satış sözleşmesi geçersiz olduğundan, satıcı-davalı aldığı kaporayı iade ile yükümlüdür....

          Noterliğinin 29.12.2016 tarihli ihtarlarıyla feshedildiğini, fesih bildirimi sonrası dava dışı kiralayanlar ile davacı arasında 13.01.2017 tarihli sulh ve ibra protokolü ile kiracı tarafından ödenen kira bedeli, güvence bedeli ve kiralanan taşınmazlara yapılan masrafların müvekkiline iade edildiğini, ancak kiralama nedeniyle ödenen komisyonun doğrudan emlakçıdan talep edilebileceğinin kararlaştırıldığını, kiralayanlar ile müvekkilinin sözlü ihtarlarına rağmen komisyon bedelinin iade edilmemesi üzerine keşide edilen Üsküdar 1. Noterliğinin 26.01.2017 tarihli ihtarla haksız şekilde tahsil edilen komisyonun iadesinin istenildiğini, ihtarın tebliğine rağmen komisyonun iade edilmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 16....

          Noterliğinin 29.12.2016 tarihli ihtarlarıyla feshedildiğini, fesih bildirimi sonrası dava dışı kiralayanlar ile davacı arasında 13.01.2017 tarihli sulh ve ibra protokolü ile kiracı tarafından ödenen kira bedeli, güvence bedeli ve kiralanan taşınmazlara yapılan masrafların müvekkiline iade edildiğini, ancak kiralama nedeniyle ödenen komisyonun doğrudan emlakçıdan talep edilebileceğinin kararlaştırıldığını, kiralayanlar ile müvekkilinin sözlü ihtarlarına rağmen komisyon bedelinin iade edilmemesi üzerine keşide edilen Üsküdar 1. Noterliğinin 26.01.2017 tarihli ihtarla haksız şekilde tahsil edilen komisyonun iadesinin istenildiğini, ihtarın tebliğine rağmen komisyonun iade edilmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 16....

          Davacı taraf; ------ mahallesi ----- caddesi No:- -----yer alan taşınmazla önce ilgilenmiş, daha sonrasında davalı emlakçı şirketin zorlamasıyla taşınmazı görmeden dava dışı taşınmaz sahibi olan şirkete kira ve depozito ödemesi yapmış ve işbu davanın davalısı olan şirkete de 01.06.2023 tarihinde 20.000,00-TL tutarında emlak komisyon bedeli ödemesi yaptığını, davalı emlakçı şirket yetkilisi ancek ofisin Davalı Şirket tarafından anlatıldığı gibi olmaması ve diğer çeşitli nedenler ile anlaşamayarak kira sözleşmesi imzalamadıklarını bu nedenle yazılı olarak yapılan bir kira sözleşmesi bulunmadığını gönderilen bedelin iadesi istendiği halde herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek davalı simsara komisyon ücreti olarak ödenen bedelin iadesi talep edilmiştir.TBK’nun 520/3. maddesinde “Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.” hükmü düzenlenmiştir. Geçerlilik koşuluna uyulmadan yapılan sözleşme geçersizdir....

            UYAP Entegrasyonu