Mahkemece, bu hususlar araştırılıp prim borcunun varlığı halinde ise ödenmesi yönünde davacıya mehil verilmeli ve ödemeyi takip eden aybaşı itibariyle tahsise hükmedilmesi gerektiği”ne işaret edilerek önceki karar bozulmuştur. Bozma sonrası sürdürülen yargılama sürecinde; mahkemece dönem belirtilmeksizin ... prim borcunun ve tahsis talebinin bulunup bulunmadığı Kurumdan sorulmuş, cevabi yazıda; tahsis talebinin olmadığı, 01.01.1987-31.07.1987 arası dönemde....sigortalısı olan davacının 589,70 TL prim borcunun bulunduğu belirtilmiştir. Davacı, söz konusu borcun tamamını 19.03.2012 tarihinde ödeyerek dekontu dosyaya ibraz etmiştir. Mahkeme de, zorunlu ....’lı çalışma hariç 01.01.1987-31.07.1987 ve 01.09.1987-29.03.2002 arası dönemde .......sigortalılığının tespitine, prim borcunun ödendiği 19.03.2012 tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına hükmetmiştir....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız, yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin davacının talep ettiği şekilde borcu olmadığını, davacının prim borcunu ödemediğini, müvekkilinin ödenen prim üzerinden hesaplama yaparak prim iadesi yaptığını, davacının müvekkilinin acentesine barter çeki verdiğini, ancak sigorta poliçe bedellerinin barter çeki ile ödenmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİDRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, taraflar arasında düzenlenmiş olan sigorta poliçelerinin iptali nedeniyle iade edilmesi gereken prim alacağının eksik ödendiği iddiasıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, poliçe primlerinin tamamen ödendiğini, ancak davalı tarafça iptal nedeniyle ödenen primlerin eksik olduğunu ileri sürmüştür....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Kurum işleminin iptali, iş kazası olmadığının tespiti ve birleşen dava prim borcunun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyarak ilâmında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 26.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
davacının terkin tarihinin 16/03/2004 tarihinden 16/03/2006 tarihine çıkartılması sonrası davacı adına 720 gün (24 ay) prim borcunun tahakkuk ettiği, 5510 sayılı yasanın geçici 63. Maddesi kapsamında 12 aydan fazla prim borcu olduğundan davacının sigortalılık süresinin prim borcunun ödendiği son ay olan 2004/Mart dönemi itibariyle durdurulması, bu itibarla davacı adına tahakkuk ettirilmiş prim borcunun iptali ile davacıya aylık bağlanmış olan 01/04/2004 tarihinden itibaren aylık bağlanması gerektiğinin tespitine” gerekçesiyle “Davanın KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE, Davalı SGK' nın davacının tahsis işlemleri esnasında 16/03/1962 tarihini esas alacağına ilişkin yaptığı işlemlerin hukuka uygun olduğunun TESPİTİNE, Davacı ......
K A R A R Dava, davacının 5510 sayılı Yasa kapsamındaki yapılandırmasının geçersiz sayılmasına ilişkin davalı Kurum işleminin iptali ile yapılandırmanın geçerli olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile; "davacının yapılandırma işleminin geçersiz kılınmasına yönelik kurum işleminin iptali ile davalı kuruma eksik ödenen 835,00 TL prim borcunun 5510 sayılı yasanın 24. Maddesine göre taahhüdü imzaladığı 22/07/2008 tarihinden itibaren 1 ay içinde ödemesi gerektiğinden, son ödeme tarihi olan 22/08/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı Kuruma ödenmesi halinde 5510 sayılı Kanunun geçici 24. Maddesine göre yapılandırma hakkının bulunduğunun tespitine" karar verilmiş olup şarta bağlı hüküm kurulması hatalı olmuştur. HMK'nın 297. maddesinde, mahkeme kararında taraflara yükletilen görev ve verilen hakların şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde açık olarak yazılması öngörülmüştür....
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 25.09.1998-06.10.2003 arası 5510 sayılı Yasa'nın 4/1-b madde kapsamında sigortalılığı nedeniyle prim ödemesi bulunmayan, 1990 ve 07.10.2003-23.04.2013 arası 2.784 gün 4/1-a kapsamında çalışması olan sigortalının 23.04.2013 tarihinde vefatı üzerine, davacı mirasçı eşin 03.05.2013 günlü ölüm aylığı başvurusunun, 4-1-b sigortalılığı nedeniyle prim borcu bulunduğundan bahisle reddi üzerine açılan iş bu dava ile; aksi kurum işleminin iptali, murisden dolayı 4/1-a kapsamında ölüm aylığı bağlanması ve 4/1-b kapsamında tahakkukuk ettirilen prim borcundan dolayı sorumlu olmadığının tespiti istenmiştir....
K A R A R Dava, davacının 27.08.2007-27.07.2010 tarihleri arasında davalı işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen çalışmalarının tespiti ile, 25.09.2009-31.08.2010 tarihleri arasındaki ... sigortalılığı ile çıkarılan prim borcunun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü , davacının 27.08.2007-27.07.2010 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak sigortalı olarak çalıştığının tespitine, davacının 25.09.2009-31.08.2010 tarihleri arasında 4/a kapsamındaki sigortalılık süresi ile çakışması nedeniyle bu dönemdeki ... (4/b) kapsamında sigortalılığın geçersiz sayılması sonucu bu dönem için kurumca takip ettirilen prim ve gecikme zamı borcunun bulunmadığının tespitine,davalılar ... ve... yönünden açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Somut olayda, hizmet tespiti istemi yönünden kurulan hüküm yerindedir. Uyuşmazlık ise davacının ... sigortalılığının iptal edilip edilmeyeceği hususunda toplanmaktadır....
Dosyadaki kayıt belgelerin incelenmesinde; davacıya 01.02.1991 tarihinden yaşlılık aylığı bağlandığı,emekli olduğu tarihten itibaren avukatlık mesleğine devam ettiği,SGK ca 01.10.1999 itibariyle SGDP den sorumlu kabul edildiği,bilirkişi raporunda davacının 01.10.1999-05.07.2004 devresi SGDP borcunun zamanaşımına uğradığı,06.07.2004-01.10.2008 devresi SGDP 'den sorumlu olduğu ancak 5510 SK geçici 46. maddesine göre prim borcunun 6111 SK göre yapılandırılması için yasal sürede başvurusu bulunduğundan bu hükümden yararlanması gerektiği,davacının 01.10.2008 sonrası SGDP borcunu ödediğinde uyuşmazlık olmadığının belirtildiği,Ankara 2. İş Mahkemesi 2012/496 E. sayılı dosyasında SGDP borcunun tespiti ve fazla tahakkukun iptali istemi ile açtığı davada davacı tarafından davalı kuruma ödenen 9.208,74 TL nin 03.10.2012 den itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği,kararın 10.HD nin 2013/3415 E.sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmaktadır....
Davacının ayrıca 1158355.35 sicil sayılı işyeri dosyasında da 2000/ 2 ila 10 .aylar prim, 2000/6 ila 10.aylar işsizlik sigortası prim borcunun süresinde ödenmemesi nedeniyle 15.12.2000 tarih, 364305 sayılı 2000/14472 takip sayılı dosyadan ve yine aynı işyeri 1158355.35 sicil sayılı dosyasından 2000/ 2 ila 12, 2001/1 ila 10.aylar prim, 2000/6 ila 12, 2001/1ila 10 .aylar işsizlik sigortası prim borcunun süresinde ödenmemesi nedeniyle 15.07.2003 tarih, 174977 sayılı 2003/1976 takip sayılı dosyadan ödeme emri düzenlenmiş ise de bu dosyalardan ödeme emri tebliğ edilememiştir. Kurumun prim alacakları ile ilgili olarak bugüne kadar yapılan yasal düzenlemelere göz atıldığında; Bilindiği üzere 506 sayılı Kanunun 80. Maddesinde yer alan prim alacakları, vadesinde ödenmeyen prim alacakları ile ilgili olup, Borçlar Kanununun 125....
Dosya kapsamından, aylık koşullarını yitiren sigortalının yersiz aylık ödemesi nedeniyle iade ile yükümlü olduğu açık olup, sigortalılık süresi, prim ödeme gün sayısı ve prim borcu olmaması yönünden yaşlılık aylığı şartlarının oluşup oluşmadığı yönünde yapılan incelemede, davacıya 31/10/1996 tarihinde esnaf bağ-kur sigortalılığı ve askerlik borçlanması dahil 55 yaş ve 15 yıl sigortalılık üzerinden kısmi yaşlılık aylığı bağlandığı, aktarılan primlerin çıkarılması halinde davacının 13 yıl 3 ay hizmetinin kaldığı ve kuruma 1.305,03 TL prim borcunun olduğu, 15 tam yıl hizmetinin olmaması ve prim borcunun olması nedeni ile aylık bağlanmasının mümkün olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun açık ve denetime elverişli olduğu, bu haliyle kurum işleminin yerinde olduğu değerlendirilmiştir. (bkz. Emsal Yargıtay 10....