"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, eksik işçilik nedeniyle tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Uyuşmazlık Sosyal Güvenlik Kurumu'na primden dolayı borçlu olmadığının tespiti resen düzenlenen prim borcunun iptali talebine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 28.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
olayda sigorta ettiren aleyhine yapılan takibin semeresiz kalma koşulunun bulunduğu, dosya kapsamında doğrudan sigortalıya icra takiplerinin yapıldığı, öncesinde sigorta ettiren hakkında takip yapılıp semeresiz kaldığının dosya kapsamından anlaşılamadığı, ayrıca takibin semeresiz kalmasının yanında sigortacı tarafından sigortalıya bildirilmesi ve sigortalı tarafından prim ödeme borcunun üstlenilmesi gerektiği, davalının prim ödeme borcunun üstlenilmesi yönünde herhangi bir iradesinin bulunmadığı, 1.000,00 tl ödeme yapılmasının prim ödeme borcunun tamamının sigortalı tarafından üstlenildiği sonucunu çıkarmadığı, ve dosya kapsamından davacı tarafından sunulan hesap ekstresinden söz konusu ödemenin davalı tarafından yapıldığının ortaya konulamadığı da anlaşıldığından ve davalının prim ödeme borcundan dolayı sorumluluğunun bulunmadığı, husumetin davalıya yöneltilemeyeceği anlaşılmakla düzenlenen bilirkişi raporundaki tespitler de dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olmakla hükme esas...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Davalı Kurumdan, davacının prim borçlarının 5510 sayılı Yasa'nın Geçici 24. maddesi kapsamında ilk kez yapılandırılması sırasında 2011 yılı 6. ay cari prim borcunu ödeyip ödemediği (14/08/2008 tarihinde yaptığı ödemesi içinde 2011 yılı 6. ay prim borcunun olup olmadığı), 2011 yılı 6. ay cari prim borcunun ne zaman ödendiği sorularak cevabı ve ilgili evrakları eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; prim borcunun tahakkuk ettirildiği işyerinin ilk önce arsa sahipleri adına tescil edildiği, arsa sahiplerinin itirazı üzerine 08.03.2005 tarihinde davacılar adına düzeltme ile işyeri tescilinin yapıldığı, inşaatın 03.12.2003 tarihinde mühürlendiği, 2003 yılında arsa sahipleri tarafından davacılara tebliğ edilen ihtarnamede; imar mevzuatına aykırılıkların giderilerek sözleşmeye uyulmasının ihtar edildiği, 08.02.2006 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğinin ihtar edildiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından; işyerinin kanun kapsamına alınış ve çıkış tarihleri, işyeri işverenlerinin kim oldukları, prim borcunun işyeri sahipleri tarafından yapılan bildirim neticesi mi yoksa denetim neticesi Kurum tarafından re'sen tahakkuk ettirilen prim borcu mu olduğu, mühürleme işleminden sonra davacılar veya arsa sahipleri veya başka müteahhitler tarafından inşaat faaliyetinin devam edip etmediği anlaşılamamaktadır....
için 2011/3-4 dönem ek aylık prim hizmet belgesi düzenlemediğinden bahisle re'sen düzenlenen prim,işsizlik primi ve gecikme zammından ibaret toplam 358.86 TL ödenmesine ilişkin Kurum işleminin iptali davasında mahkemece dava konusu miktara göre davanın kabulüne dair karar kesin olarak verilmişse de,dava aynı zamanda tespit hükmünü içermekte olduğundan kesinlik konusuna girilmeksizin Mahkemece, davanın reddi yerine, kabulüne karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" ... adına Av. ... ile ...... adına .... aralarındaki dava hakkında ..... verilen 22.11.2012 günlü ve 2012/71-2012/556 sayılı hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. 1-Davacının 01.02.1995-03.10.2008 tahsis talep tarihi arasında sigortalı sayılması halinde bu sigortalılığa ilişkin prim borcunun hangi tarihte ödendiği, 2-Askerlik borçlanmasına ilişkin prim borcunun hangi tarihte ödendiği ve kaç günlük askerlik süresinin borçlanıldığı, 3-03.10.2008 tahsis talep tarihi itibariyle prim borcunun bulunup bulunmadığı, Davalı Kurumdan sorularak alınacak cevap eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, davalı ... Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 26.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. ...........
in yaşlılık aylığı talep formu ile yaptığı yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin talebinin, prim borcunun tamamının yatırılmış olması kaydıyla uygun bulunarak kabul edildiğini, prim borcunun yatırılması halinde Kurum ile Banka arasında imzalanan protokolün 16.maddesi uyarınca sigortalıya yaşlılık aylığı bağlanacağının bildirildiği, bunun üzerine 14.06.2011 tarihli dekont ile 27.049,00 TL'nin davacı adına Kurum hesabına yatırıldığı, davacının aynı tarih itibarıyla tahsis talebinde bulunduğu, Kurumun; tahsis talep tarihi itibarıyla 2.011,89 TL cari ay prim borcu ve 8.589,81 TL yapılandırma borcunun bulunması nedeniyle tahsis talebinin reddedildiği ve 30.09.2011 tarihi itibarıyla Kuruma tabi toplam hizmet süresinin Emekli Sandığı hizmeti dahil 11586 gün olup, 11.665,00 TL prim borcunun ödenmesine müteakip tekrar müracaat etmesi durumunda aylık bağlanacağı bildirildiği, bunun üzerine ... tarafından Kurum hesabına yatırılan miktarın iadesinin istenildiği, Kurum tarafından 28.10.2011 tarihinde...
Davacının talebinin “Taraflarına usulsüz olarak verilen prim farkları ve gecikme zamlarının kaldırılmasına karar verilmesi ” olduğu halde hüküm fıkrasında talebi aşar şekilde prim borcunun iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece yapılacak iş, Yüksek Hakem Kurulu kararı sonrasında işverenin (doğan ücret vb. farklarından dolayı) her halükarda prim belgelerini verme ve bu kapsamda prim ödeme yükümlülüğünün devam etmesi nedeniyle prim, işsizlik sigortası ve damga vergisi aslı yönünden Kurum işleminin iptaline karar verilemeyeceği hususu gözetilerek 23.01.2018 tarihli prim belgeleri getirtilerek, söz konusu belgelerin süresinde verilip verilmediği ayrıca 31/01/2018 tarihine kadar ödeme yapılıp yapılmadığı hususları araştırılarak sonucuna göre karar verilmelidir....
kendi isteği üzerine Denizli İhtisas Vergi Dairesi nezdindeki KDV iade alacağından mahsup edilmek suretiyle ödendiğini, müvekkili şirketin teşvikten yararlanma hakkı kısıtlanarak prim borcu tahakkukunun sistem üzerinden yapıldığını, önce sistemden yansıtılan geçmiş dönem prim borcunun tahsil işlemi yapıldıktan sonra tebliğ işleminin gerçekleştirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira öncelikle teşvikten yararlanma hakkının iptali kararının ve yansıtılan prim borcunun şirkete tebliğ edilmesi gerektiğini, bu nedenle yapılan tebliğ işlemi ile teşvikten yararlanma hakkının iptali kararının ve yansıtılan prim borcunun geçersiz olduğunu, davalı Kurumun, işçi T6'ın 10.02.2021 tarihinde kart okuma sisteminde çalışmasının göründüğü iddiasıyla müvekkili şirketi cezalandırmakta olduğunu, ancak 10.02.2021 tarihli kart okuma sisteminde bir giriş ve çıkış saati bulunmadığını, dilekçe ekinde sunulan çizelgede, işçinin son aya ait kart okuma sistemindeki giriş ve çıkış saatleri yer aldığını, işçinin...