Pazarlık usulü ile ihale, 4734 sayılı Kanun’da düzenlenen bir ihale usulü olduğuna göre, bu Kanun’da hangi ihale usulü ile olursa olsun dava açabilmek için gerekli olan menfaat ilişkisinin varlığını ortaya koyan prensipleri daha fazla daraltıcı ve dava açılmasını zorlaştırıcı yorum yapılmaması gerekir. Bu itibarla, ilansız pazarlık usulü ihaleye davet edilmediği için doküman satın alamayan gerçek ve tüzel kişilerin, ihale konusu alanda faaliyet gösterdiğini hukuken geçerli ve güncel her türlü belge ile kanıtlayarak, iptal davası açabilmek için gereken menfaat ilişkisini ortaya koyabileceğinin kabul edilmesi gerekir....
İnceleme konusu karar, pazarlık sureti ile yapılan satışın feshine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, katma değer vergisine tâbi olan müzayede mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışlar, memurlukça açık artırma usulü ile yapılmaktadır. Satışın yapıldığı yer, müzayede mahalli durumundadır. Verginin alınması için, nerede yapılırsa yapılsın satışın açık artırma ile yapılması yeterlidir. Satışın yapılması ile vergiyi doğuran olay meydana gelmekle, kesin satış bedeli de verginin matrahını teşkil etmektedir. Satış kesinleşmeden, katma değer vergisi borcunu ödeme yükümlülüğü doğmaz. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesi; “İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır. Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti, yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi, ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz....
Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, katma değer vergisine tâbi olan müzayede mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışlar, memurlukça açık artırma usulü ile yapılmaktadır. Satışın yapıldığı yer, müzayede mahalli durumundadır. Verginin alınması için, nerede yapılırsa yapılsın satışın açık artırma ile yapılması yeterlidir. Satışın yapılması ile vergiyi doğuran olay meydana gelmekle, kesin satış bedeli de verginin matrahını teşkil etmektedir. Satış kesinleşmeden, katma değer vergisi borcunu ödeme yükümlülüğü doğmaz. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesi; "İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır. Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti, yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi, ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz....
İcra Hukuk Mahkemesinin 13/10/2022 tarih 2022/566 Esas 2022/580 Karar sayılı ilamı ile, satışın onaylanmasına tarafların yokluğunda kesin olarak karar verildiği, davalı ihale alıcısı adına tescil edildiği, dava konusu taşınmazın satışın onay tarihinden önce verilmiş herhangi bir tedbir talebi bulunmamaktadır. 24/11/2021 tarih 7343 Sayılı Yasanın 12.maddesiyle İİK'nın 111/a maddesine eklenen borçluya satış yetkisi verilmesi düzenlemesinin 30/11/2021 tarihinde yürürlüğe girdiği, söz konusu madde de rızaen satışın düzenlenip icra dairesince cebri icra ile yapılmış bir ihalenin bulunmadığı, İİK'nın 134.maddesinde icra dairesi tarafından yapılan ihalenin feshinin düzenlendiği, pazarlık usulü rızaen satışlarda İİK'da icra hukuk mahkemelerinin görevli olduğuna ilişkin bir düzenlemenin mevcut olmadığı bu nedenle mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken davacının şikayetlerinin ayrı ayrı reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı bu nedenle Kayseri 1....
içtihada uygun olduğu, müdahilin beyan ve delillerinin davayı genişletme yasağı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, iddialarının yerinde olmadığı, pazarlık usulü ile yapılan ihale ile dava konusu ihaledeki iş kalemlerinin aynı olmadığı, bu iki ihalenin karşılaştırılmasının doğru sonuç vermeyeceği, her ihalenin kendi içinde değerlendirileceği, bu ihalede ortak olan iş kalemlerinin çoğunluğunun müdahil firmanın teklif kalemlerinden düşük olduğu, iddiaların yersiz olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kabulü ile, Bursa ili, Nilüfer ilçesi, Gümüştepe Mahallesinde bulunan 4776 ada, 2 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, satışın genel açık arttırma usulü ile yapılmasına, kararın kesinleşmesine müteakip satış memurunun görevlendirilmesine, talep halinde kararın kesinleşmesine müteakip dosyanın satış memurluğuna gönderilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden dahili davalı T13 sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali davasının sonucunun beklenmeden ve taşınmazın değerine ilişkin ek rapor alınmadan hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. HMK'nun "İncelemenin Kapsamı" başlıklı 355. maddesinde "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki idare ile pazarlık sonucu Kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılar yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, idare ile pazarlık sonucu Kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar yönünden temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre kamulaştırma sonucu taşınmazında arta kalan kısmın işe yaramazlığından bahisle, bedel karşılığında kamulaştırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Dava, önalım hakkı nedeniyle davalıya açık teklif ihale ile satılan payın iptali ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece kötü niyetli dava açıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, 3541 ada 3 nolu parseldeki 2750 payın Hazine tarafından 2886 sayılı Yasa uyarınca açık teklif usulü ile yapılan ihale sonucunda 29.200 TL bedelle Mehmet'e satıldığını, 25.12.2010 tarih ve 2441 sayılı makam onayı ile ihalenin onaylandığını, tapu kaydının henüz Mehmet adına devredilmediğini, şufa hakkını kullanarak açık teklif usulü ile ihale sonucunda yapılan satışın iptaline, kendi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davalı idarece 21/05/2021 tarihinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 21. maddesinin (b) bendi uyarınca pazarlık usulü ile gerçekleştirilen ... ihale kayıt numaralı "Nilüfer Belediyesi Sınırları Dahilinde Muhtelif Mahallelerde İmar ve Kadastro Yollarının Yapımı, Onarımı ve Sathi Kaplama Yapılması" ihalesinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......