Bu husus gözetilmeden erkeğin tam kusurlu kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı-davalı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır. 3-Davacı-davalı kadın, dava dilekçesinde düğünde takılan her biri 30 gram 10 adet burma, her biri 10 gram 3 adet bilezik, 2 adet altın bileklik, 1 adet Trabzon bileziği, 1 adet büyük altın, altın küpe, 2 adet çeyrek altının aynen iadesine olmadığı takdirde bedelinin tahsilini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın 06/10/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; düğünde takılan 90 adet çeyrek altın, 20 gramdan 7 adet bilezik, kınada takılan 10 adet çeyrek altın, çocuğa doğumda takılan 6 adet çeyrek altının aynen iadesine, iade mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline, yine düğünde takılan 15 milyar TL paranın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı kadın vekili 18/06/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle düğünde takılan 90 adet çeyrek altın (22.278,60 TL), 20 gramdan 7 adet bilezik (19.406,80 TL), kınada takılan 10 adet çeyrek altın (2.475,40 TL), çocuğa doğumda takılan 6 adet çeyrek altın (1.485,24 TL) olmak üzere ziynet eşyaları yönünden dava bedelinin 45.646,04 TL yasal faiziyle tahsilini ıslah etmiş, davalı erkek vekili süresinde sunduğu 21/12/2017 tarihli cevap dilekçesi ile davanın reddini savnmuştur. İlk derece mahkemesince; "davalı- birleşen davacıya düğünde takılan altın ile para bağış niteliğindedir ve kadının mülkiyetine geçmiştir....
Düğünde erkeğe takılan ziynetler ve paralar aksi kanıtlanmadığı sürece kadına aittir. Dosyada yer alan fotoğraflar ve bilirkişi raporundan da anlaşıldığı üzere davacı- karşı davalı erkeğe takılan altınlar ve paralar ile kadına takılan takılan paralar yönünden de kadının ziynet ve para talebinin kabul edilmesi gerekirken, reddi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadının dosyaya sunduğu delillerle varlığını kanıtlayamadığı ve mahkemece reddine karar verilen diğer ziynet talepleri yönünden ise; kadının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığı halde, kadına yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadığı anlaşılmaktadır....
EVLİLİK SIRASINDA TAKILAN ZİYNET EŞYASI"İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; A- Davanın KISMEN KABULÜ ile; 1- Mehir senedinden kaynaklı ziynet ve eşya alacağı yönüyle;100 gram altın 2 adet altın yüzük 1 çift altın küpe 1 adet altın set ,koltuk takımı aynen iadesine, 2- Düğünde takılan ziynet eşyaları ve nakit para yönüyle ; 18 çeyrek altın , 1 yarım altın , 1 cumhuriyet altını , 1 adet bilezik ve 650.TL nakit paranın aynen iadesine , Mehir senedinden kaynaklı ziynet ve eşya alacağı ile düğünde takılan ziynet eşyaları ve nakit paranın aynen iadesinin mümkün bulunmaması halinde 1.000 TL'sinin dava tarihi olan 30/10/2017 tarihi itibari ile 32.210.TL'sinin ıslah tarihi olan 13/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte toplam 33.210.TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , B-Müşterek çocuğa doğumda takılan altın ve takılar ile ilgili talebin REDDİNE , C-Davacı tarafından ıslah dilekçesi ile talep edilen 1 adet 22 ayar ortası...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kusur tespitini, tedbir-iştirak nafakası, maddi tazminat miktarını, manevi tazminat talebinin reddini, altına ilişkin reddedilen kısmı, müşterek konut ve aracın kendi ve çocukların kullanımına tahsisine ilişkin talebinin reddini istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Boşanma hükmüne bir diyeceği olmadığını belirterek kusur tespitini, nafaka, tazminat ve miktarlarını, altın alacağı talebinin kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferilerine ilişkindir....
eşyaların ve şahsi eşyalar adı altında belirttiği altın ve eşyaların kendisine ait olduğunun tespitiyle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; mehir türündeki eşyalar için 11.400 TL, şahsi eşyalar için 8.045 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yapılan yargılama ve toplanan delillerle; davacı kadına düğün sırasında ilk derece mahkemesince kabul edilen 54 çeyrek altın, 5 adet yarım altın, 3 adet tam altın, bir ata cumhuriyet altını, 1 adet reşat altın, bir beşi bir yerde, 4,75 gram altın, 2 adet 22 ayar 3 lü burma bilezik toplam, 3 adet 8 er gram 22 ayar bilezik takıldığı ve söz konusu ziynetlerin tarafların düğününden kısa bir süre sonra davalının kredi borçlarının ödenmesi amacıyla bozdurulduğu ve davacıya iade edilmediği ispatlanmıştır. Davalı, tanık beyanlarının hayatın olağan akışına uygun olmadığını savunmuş ise de, aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır (HMK m. 255). Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Dosyada davacı tanıkların olmamışı olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu bulunmadığı gibi bu konuda yapılan bir ceza soruşturmasının varlığı da iddia edilmemiştir....
Buna göre takı merasiminde gelin ve damada bir adet takı seti (Bilezik,gerdanlık ve küpeden oluşan),beş adet bilezik,dört adet yarım altın 35 adet çeyrek altın 2.190,00- TL ve 20,0- Euro para takıldığı tespit edilmiştir. Kuyumcu bilirkişi Mehmet Mesut Neng tarafından davacı vekilinin dosyaya delil olarak sunduğu CD incelenmek suretiyle düzenlenen 06.02.2017 tarihli rapor da ise ; sekiz adet bilezik, bir adet kelepçeli bilezik 38 adet çeyrek altın, bir set takım ile toplam 1.700,00- TL paranın takıldığı tespit edilmiştir. Buna göre; davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen düğün görüntülerine istinaden düzenlenen iki raporda takıların adedine ilişkin çelişki bulunduğu ve mahkemece bu çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde 5 adet adana burması bileziğin ve 1 adet set, 6 adet hediyelik bilezik, 13 çeyrek altın ile bir takım çeyizlerinin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde şimdilik bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece ilk kararda ziynet alacağı davasının reddine, çeviz alacağı davasının ise kısmen karar verilmesine yer olmadığına ve kısmen reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 3....