WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köy evi ve arsaları bulunan müvekkilinin 2010 yılında İhsaniye Mah. Fatih Cad. üzerinde bulunan ... ... 'in sahibi olduğu, ... İnşaat ve Kuyumculuk adlı iş yerinin sahibiyle arsa karşılığı inşaat işi hususunda görüşmek üzere gittiğini ve orada tanıştığını, sonrasında arkadaş olduklarını, davacı her ne kadar ... İnşaat ve Kuyumculuk adlı firma ile bina yapımı hususunda görüşmüşse de daha sonra taraflar anlaşamadığından müvekkilinin eski köy evi yerine yapılacak binayı bu firmaya yaptırmadığını müvekkilinin daha sonra başka bir firma ile anlaşarak binasını farklı firmaya yaptırdığını, 2010 yılında müvekkilinin ödünç para ihtiyacı olduğunu, İnşaatcılık yanında kuyumculuk yapan ... ...'in borç para verdiğini verdiği parayı altın alım satım işlemi gibi gösterdiğini bu işi üç kere yapılmış gibi işlem yaptığını bu işlem sonrasında suç duyurusunda bulunulduğunu, tefecilik suçundan dava açıldığını, müvekkilinin 528 gram has altın karşılığı ... ...'...

    ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2020 NUMARASI : 2017/232 ESAS-2020/89 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; altın bedeli olarak 10.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet eşyasının kabulü yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; ziynet eşyası talebinin kısmen kabulü, tazminatlar ve iştirak nafakasının miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın, karşı dava dilekçesinde düğünde 110 adet ziynet eşyası ve 5000 TL para takıldığını, davacı-karşı davalı erkeğin tüm altın ve paraları alarak bir...

      babası tarafından alındığını ve onun adına kayıtlı olduğunu, müvekkilinin hiçbir zaman taşınmaz alacak kadar maddî imkanının ve birikiminin olmadığı gibi kira parası ödemede de zaman zaman sıkıntı yaşadığını, kira parasını ödemekte zorlandığı için babası tarafından ev alınan müvekkilinin onlarca bilezik ve yüzlerce çeyrek altınının üstüne 300 gram külçe altın tasarruf etmesi ve bu tasarruflarıyla arsa ve dükkan yatırımında bulunmasının gerçekle bağdaşmadığını, davacının dilekçesinde beyan ettiği altın set ya da takının bulunmadığını, düğünde davacıya 5 adet bilezik ve 20 adet çeyrek altın takıldığını, evlilik birliğinin hiçbir aşamasında müvekkilinin bu altınları istemediğini ve taşınmaz alımı için kullanılmadığını, ortak çocuğun doğumunda 40 altın takıldığına ilişkin iddianın da gerçekle bağdaşmadığını, tarafların ekonomik ve sosyal konumlarının bu sayıda bir altının takılmasını gerektirir mahiyette bulunmadığını, davacının 3 adet 100 er gramlık külçe altın iddiasının hayal ürünü olduğunu...

        banka hesaplarında bulunan 15.000,00TL nakit para üzerinde de davacının katılma alacağının bulunduğunu, bu nedenle şimdilik 1.000,00TL ziynet eşyası ile 1.000,00TL katılma alacağı ve katkı payı alacağı olmak üzere toplamda 2.000,00TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 08/11/2016 tarihli dilekçesi ile, düğünde takılan 100 adet çeyrek altın, 6 adet yarım altın, 3 adet Cumhuriyet altını, 16 adet 22 ayar bilezik, 1 adet 14 ayar alyans yüzük, 30 gr 22 ayar yuvarlak geçmeli künye, tek taş pırlanta yüzük, 14 ayar düğün takı seti, doğumda takılan 14 ayar nazar boncuklu künye, 22 ayar 10 gr bilezik, 1 adet Cumhuriyet altını, 10 adet çeyrek altın, zümrüt taşlı kolye ve yüzük olmak üzere taleplerini ziynet alacağı yönünden 56.000,00TL artırdıklarını, harcı tamamladıklarını belirtmiş, davacı vekili 08/06/2017 tarihili dilekçesi ile müşterek çocuğa sünnette takılan altınlar yönünden taleplerini 1.000,00TL artırdıklarını, katılma alacağı yönünden ise 16.950,00TL...

        -TL tutarında borç para aldığını ikrar etmiştir. Her ne kadar bu parayı iade ettiğini iddia etmiş ise de bu iddiasını ispat etmiş değildir. Ceza mahkemesinin kabulüne göre de dava ve takip konusu senet hem ana para hem de faize ilişkin olup fahiş faiz talebine ilişkin kesimi bakımından kurulan hüküm yerinde ise de ana para bakımından davacının ödeme savunmasını ispat edememesi karşısında kurulan hüküm yerinde değildir. Davacının aldığını ikrar ettiği miktar bakımından davanın reddi gerekirken davanın tümüyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 3-Kabule göre de karar başlığında davalı olarak alacağı temlik etmiş olan ... ve alacağı temlik alan ... davalı olarak gösterilmiş olmasına rağmen hüküm bölümünde asıl alacağın %20’si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine şeklinde infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir....

          İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemece verilmiş ve istinaf edilmiş olan gerekçeli kararda yazılı açıklamalar ile mevcut dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Bir miktar para alacağı iddiasından kaynaklı olarak İ.İ.K'nın 257 vd. Maddesi gereğince istenen ihtiyati haciz talebinin kabulü için, alacağın varlığı, miktarı ve muacceliyeti yönleri ile İ.İ.K'nın 257/2 maddesi gereğince aranan gerekli ve yalaşık ispata dair yeterli koşulların, mevcut dosya kapsamına, sunulan banka havale dekontuna ve bilgisayar ekran çıktısı görüntüsüne binaen bulunmadığı, ihtiyati haciz talebinin kabulü için yaklaşık ispata yeterli olmadıkları anlaşıldığından, söz konusu ihtiyati haciz talebinin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının düğünde takılan para, altın ve bileziklerle ilgili iddiasının takı törenin hemen bitiminde davalının dayısı ve annesi tarafından alınarak çantaya konulduğu ve müvekkiline daha sonra iade edilmediği yönünde olduğu, hal böyle olunca düğünde takılan para, çeyrek altın ve bilezik yönünden davalıya husumet yöneltilemeyeceği, düğünde takılan para, çeyrek altın ve bilezik için davalının dayısı ve annesine karşı genel mahkemede dava açılabileceği, bu nedenle davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekirken kesin hüküm oluşturacak şekilde davanın reddinin hatalı olduğu anlaşılmakla davacının istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan sonra Açılan Tazminat-Nafaka-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki dava sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının kusur belirlemesi ve tazminatlara ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, ziynet alacağı davasında verilen ilk hüküm Dairemizin 09/09/2013 tarihli bozma kararı ile "davacının 8 adet herbiri 10'ar gram 22 ayar bilezik ve 15 adet çeyrek altın talebinin bulunmadığı, bu nedenle talep dışına çıkılarak belirtilen bu ziynetler yönünden de kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı "gerekçesiyle...

              Bu nedenle; temyiz olunan mahkeme kararının birinci paragrafındaki; "Her biri 22 ayar 15 er gramdan ibaret olan 4 adet düz bomby tabir edilen kalın altın bilezik ile her biri 22 ayar 20 şer gramdan ibaret 10 adet Adana burması altın bileziğin aynen, aynen iadenin mümkün olmaması halinde, bunların fiili ödeme günündeki bedellerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ifadesinin çıkartılarak, yerine "Her biri 22 Ayar 15'er gramdan ibaret olan 4 adet düz bomby tabir edilen kalın altın bilezik ile her biri 22 ayar 20 şer gramdan ibaret 10 adet Adana burması altın bileziğin aynen; aynen iadenin mümkün olmaması halinde, bunların dava tarihindeki bedellerinin(toplam 13.000 TL'nin) davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ifadesi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu