İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece delillerin değerlendirilmesinde hataya düşüldüğünü, nafaka davasında davanın açıldığı tarih itibari ile şartların değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkilinin yeniden evlendiğini, bakmakla yükümlü olduğu iki çocuğu bulunduğunu, kira ödemeleri, kredi borçlarının bulunduğunu, davacının çalışmaya engel herhangi bir sağlık sorununun da bulunmadığını, tüm bu nedenlerle belirlenen nafaka miktarının hatalı olduğunu, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Davanın konusu, yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/519 KARAR NO : 2023/727 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2023 NUMARASI : 2022/462 ESAS - 2023/36 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların Şişli 2.Aile Mahkemesinin 2003/523- 2009/640 E-K sayılı ilamıyla boşandıklarını, kararın 09/05/2011 tarihinde kesinleştiğini, ilgili mahkemece hükmedilen yoksulluk nafakasının Rize Aile Mahkemesinin 2020/119- 2020/324 E-K sayılı ilamıyla 700,00.-TL artırıldığını, hükmedilen nafaka üzerinden 2,5 yıl geçtiğini, günün ekonomik koşullarının ağırlaştığını, nafaka miktarının yetersiz kaldığını, davalı tarafın doktor olarak çalıştığını belirterek, nafaka miktarının 2.000,00....
Somut olayda; lehlerine nafaka takdir edilen davacı ve müşterek çocuk arasında HMK'nın 59. maddesi gereğince ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davalar birbirinden bağımsız olup, davacı kadın için artırılan nafaka miktarı yıllık (200x12) 2.400,00.-TL, çocuk için artırılan nafaka miktarı ise yıllık (350x12) 4.200,00.-TL'dir. Davalı taraf kabul edilen yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden istinaf isteminde bulunmuş olup, istinaf konusu edilen artırım miktarları yönünden hüküm, verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı davalı taraf istinaf kanun yolu başvurusunda bulunamaz....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2020 NUMARASI : 2020/388 ESAS - 2020/44 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının Trabzon Aile Mahkemesi'nin 2016/666 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, boşanma kararıyla birlikte davacı ve müşterek çocuk lehine hüküm altına alınan aylık nafaka miktarının velayeti altındaki müşterek çocuğun eğitim-öğretim, yiyecek-giyecek ve barınma-ısınma vs sair zorunlu ihtiyaçlarının karşılanabilmesi açısından son derece yetersiz hale geldiğini, davalının ekonomik durumu, yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki düşüş ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artması da göz önünde bulundurularak müşterek çocuk için takdir edilen 500,00....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/519 KARAR NO : 2022/569 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2021 NUMARASI : 2021/80 ESAS - 2021/875 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalının Vakfıkebir Asliye (Aile) Mahkemesinin 2012/34 XX 865/51 K sayılı dosyası ile boşandıklarını, kararda müvekkili lehine 300,00.-TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak bu tutarın geçen zaman içerisinde az kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının 1.000,00.-TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir....
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eşinin nafakanın artırım talebine ilişkin verilen karar ile hükmedilen nafaka miktarlarını ödeme gücünün bulunmadığını, dava dosyasında kendisinin maddi gücünün araştırılmadığını, köyde yaşadığını ve yatalak annesine baktığını belirterek istin af başvurusunun kabulü ile davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. Dava; nafakanın artırılması talebine ilişkindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir....
"Aynı yasanın 364/1. maddesinde de; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. " düzenlemesi yer almaktadır. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre, öğrenimini sürdüren reşit olan çocuğun TMK.nun 328/2 ve 364. maddeleri gereğince nafaka talep etme hakkı bulunmaktadır....
, 2018 yılında hükmedilen nafaka miktarı çocuklarına 650,00....
Nitekim, taraflar arasında yapılan protokol ile ödenecek nafaka miktarı kararlaştırılmış ve bu anlaşma, boşanma davasında, mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun bulunmuş verilen karar 21.03.2016 tarihinde temyiz edilmeden kesinleşmiştir. TMK'nun 176/4.maddesi hükmü ile; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir " düzenlemesi getirilmiştir. Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Ancak, sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetindedir....
Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamalarına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası en azından TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Hakim, yoksulluk nafakasının takdirinde, nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile, nafaka yükümlüsü kocanın gelir durumu arasında bir oranlama yaparak, taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyarak bir karar vermelidir. Bu verilecek karar da TMK'nın 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun olmalıdır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre ilk derece mahkemesince belirlenen nafaka artırım miktarı yukarıdaki ilkelere göre bir miktar az bulunarak yukarıdaki ilkeler çerçevesinde; 650,00....