WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili itiraz dilekçesinde özetle; Davacı tarafın davaya konu parselin tamamı yönünden ihtiyati tedbir talep ettiğini ve Sayın Mahkemece’de davaya konu taşınmazın tamamı yönünden ihtiyati tedbir konulduğunu, ancak davaya konu taşınmazda kat irtifakı bulunduğunu, davaya konu taşınmazda kat irtifakı bulunması nedeniyle 10 farklı bağımsız bölüm bulunduğunu, davacının açmış olduğu 67.500 TL’lik dava dolayısıyla 10 dairenin tamamına ihtiyati tedbir konulmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, bu nedenle; taşınmaz üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasını talep etmiştir....

Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/358 Esas sayılı dosyasında verilen 28/05/2021 tarihli tedbir kararı da dikkate alındığında (geçici mühlet kararı ve bu kararın 5 nolu bendindeki tedbir kararı) mahkememizce yapacak bir iş ve işlem olmadığı anlaşılmış olup talebin reddine karar verildi....

Ağır Ceza Mahkemesi’nin kesinleşen ilamı ile davacının 2001 yılında muvazaalı olarak eczane işlettiğinin sabit olduğunu, fesih işleminin haklı nedene dayandığını savunmuş, daha sonraki beyanlarında sözleşmenin 2001 yılında tespit edilen muvazaa nedeniyle değil, 2007 yılında akdedilen sözleşme sürecinde devam eden muvazaa sebebiyle feshedildiğini bildirmiştir. Mahkemece, muvazaanın mahiyeti itibariyle ispatı zor ve her türlü delille kanıtlanabilir bir olgu olması dikkate alınarak, 2007 yılı protokolünde yer alan muvazaa nedeniyle sözleşmenin feshedilebileceğine dair hükmün geçmişteki eylemlere uygulanabileceği, yine davacının feshedilen sözleşme döneminde de muvazaa olgusunun tutanaklarla tespit edilmiş olduğu, feshin haklı nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı hakkında, 2001 yılında sahte küpür ve kamu kurumunu dolandırmak suçu nedeniyle ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açılmıştır....

    Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK 390/3. Maddesine göre , tedbir talep eden taraf , dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. HMK 391. Maddesinde, ihtiyati tedbir kararının şekil şartları belirtilmiş, mahkemenin ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararının bu şekil şartlarına uygun olduğu anlaşılmıştır. HMK 392.maddesinde (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır....

    İlk derece mahkemesince; tarafların kızı olan tanığın beyanından aile birliği içindeki borçların kapatılması için daha önce arsa ve otobüs satışı yapıldığı, satıştan davacının haberdar olduğunun tanık beyanlarıyla sabit olduğu, ancak devam eden süreçte yeni bir satın alınmadığı, davacının dava açmaktaki asıl nedeninin de bu husus olduğu belirtilerek, muvazaa iddiası ispatlanamadığından asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince; davacının aynı gerekçelerle tarla vasıflı taşınmazdaki hisse yönünden muvazaa nedeniyle açtığı tapu iptal ve tescil davasında Gaziosmanpaşa 2....

      -YTL'ye satış için anlaştığını ancak tapudaki tedbir kararı nedeniyle tapu devrini yapamadığını iyiniyetli olduğunu belirterek hacizin kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre davalılar arasındaki muvazaa ve davalı ...'nın kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Anılan madde de bu davaların amacı 278, 279, 280.maddelerde yazılı, borçlunun borcun doğumundan sonra yaptığı mevcudunu azaltmaya yönelik tasarrufların butlanına hükmettirmek olduğu açıklanmaktadır. Mahkemece davalı ...'nın taşınmazı satın alırken tapu kaydına güvendiği ve bu nedenle iyiniyetli olduğu ve muvazaa iddiası ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir....

        HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dava, TBK'nın 19 maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptaline ilişkindir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 25/11/2019 tarih, 2017/5713 E. ve 2019/11080 K. sayılı kararında açıklandığı üzere; Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nin 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılırken, muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3....

        Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de; bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nın 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir....

        D)İSTİNAF NEDENLERİ Davalı Abdullah vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların ihtiyati tedbir talebinde davalı müvekkilin 3....

        Davacı Botanika A.Ş vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir kararının devamı yönünde karar verilmesi gerektiğini, ihtiyati haciz kararının tedbire çevrilmesini talep eder şekilde ara kararı istinaf ettiği görülmüştür. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muvazaa hukuksal sebebine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu