Esas sayılı dosyası ile bir icra takibi başlattığını, ancak takibin muvazaalı olduğunu belirterek; ilerde ek dava, bedel ve harç artırımına yönelik her türlü fazlaya ilişkin haklarımızın saklı tutulmak suretiyle; davacının adli yardım hükümlerinden faydalandırılmasına, dava konusu icra takibinin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davanın kabulü ile davalılar arasında yapılan Konya .İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takibinin muvazaalı olması nedeniyle iptali ve davacı yönünden geçersiz (hükümsüz) olduğunun tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİLİMESİ VE GEREKÇE: Dava, muvazaa nedeniyle bono ile bonoya dayalı başlatılan takibin iptali isteminden ibarettir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun ... E. ... K. sayılı ilamı; ''Asıl olan bir davanın genel mahkemelerde görülmesidir....
Talep resmi belgeye başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa mahkeme teminat alınmamasına da karar verebilir hükmünü içermekte olup, ihtiyati tedbir talebinin kabulü halinde kural olarak teminat gösterilmesi zorunludur. İşbu davanın konusunun 6098 sayılı TBK'nin 19. maddesi uyarınca açılmış muvazaa nedeniyle iptal davası olduğu ve davalı T8 Aykut Gıda Ambalaj Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'ndeki hisselerinin davalı T3'a devrinin muvazaalı olması nedeniyle iptali ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu madde 283 kıyasen uygulanarak, davacı T1 Mersin 8....
Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389. maddesinin ilk fıkrasında; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” biçiminde düzenleme getirilmiş, aynı Kanunun 341/1- b. maddesinde ise "İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar." hakkında istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir. Yukarıdaki açıklamalar gözetildiğinde; uyuşmazlık konusu şey hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava;6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 19.maddesinde düzenlenen genel muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılmış ve ihtiyati tedbir talebinin reddi istemi ile temyiz edilmiştir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 2.5.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, hile, ehliyetsizlik ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, dosyadaki ihtiyati tedbir kararı temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; TBK.' nın 19.maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı açılan tapu iptal ve tescil davasında ihtiyati tedbir talebinin reddinin temyizi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,01.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3. kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın aracın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1- 2 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının aracın haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir....
Dava TBK’nın 19. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratılanlar, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Çünkü, danışıklı olan bir hukuki işlem haksız eylem niteliğindedir. Muvazaalı muamele (danışıklı işlem) ile hakkın zarar gördüğünün benimsenebilmesi için danışıklı işlemde bulunandan bir alacağın olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı işlemin yapılması gerekir. İşlemin danışıklı olduğu kanıtlanırsa davacılar, işleme konu edilen maldan alacağını almak için yararlanabilecektir. Davacıların bu davadaki amacı, adi ortaklığın feshi davasındaki alacaklarını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olduğunu ileri sürdüğü işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....
davacının ihaleye ilişkin yatırması gereken parayı davalıların dolandırıcılık eylemleri nedeniyle yatıramadığını, davacının, davalılar tarafından hata, hile ve aldatmaya yönelik eylemleriyle davacının talep konusu taşınmazdaki hissesini bedelsiz bir şekilde aldıklarını ve kendi aralarında devrettiklerini, bu konuda savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, tedbir konusu taşınmazın devrinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının oğlu olan Muzaffer Şandırlı'nın tedbir konusu taşınmazın satın alınması aşamasında davalılara toplamda 180.000,00 Euro tutarında para verdiğini ancak davalıların hem taşınmaz satış bedelini hem de tedbir konusu taşınmazı kendi üzerlerine aldıklarını, tüm bu nedenlerle Aydın İli, Kuşadası İlçesi, Davutlar Mahallesi, Köyiçi Mevkii, 356 ada, 9 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir....
İhtiyati tedbir kararının kabul edilebilmesi bakımından tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüştür....