Davacılar ... ve ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların tespitlerinin iptali ile paylı olarak ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, miras bırakan ...'in mirasının paylaşılmadığı, davalıların satış sözleşmesi ile birlikte zilyetliğin devredildiğini de ispatlayamadıkları kabul edilmek sureti ile karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı ...'ten kalmasına, davalıların dayandığı senetlere konu taşınmazların zilyetliğinin miras bırakan tarafından devredildiğinin kanıtlanamamış olmasına, miras bırakanın ölümünden sonra mirasçılar arasında usulüne uygun bir paylaşım yapıldığı iddia ve ispat edilmediğine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak dava ...'nin payına yönelik açıldığı halde ...'...
in miras paylarına yönelik olarak dava açma haklarının bulunduğu kuşkusuzdur. Davacı taraf ortak miras bırakan...oğlu ... terekesi adına dava açmadığına göre davacıların sadece kendi miras paylarına yönelik olarak dava açtıklarının kabulü gerekir. Hal böyle olunca mahkemece davacıların miras payları belirlenip adlarına tescil kararı verilmesi, geriye kalan payların ise davalı üzerinde bırakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ... oğlu ...'un temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile, hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 13.07.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
ın kök miras bırakanları...oğlu ...den kaldığını, ...'in 60 yıl önce ölümü ile mirasının ...'e kaldığını, davacıların ... kızı ...dan olma mirasçılar olduğunu, davalılar İhsan ve ...'ın ise ...'ten olma mirasçılar olduğunu, kadastro mahkemesindeki yargılama sırasında mirasçılık belgesinin dosya arasında bulunmasına rağmen yakın miras bırakan ...kızı ...'nın mirsçılığı fark edilmeyerek, bu kişiye düşmesi gereken miras payının isim benzerliği nedeniyle ... kızı ...(...) adına yazıldığını, ondanda bu kişinin mirasçıları olan davalılar İhsan ve ...'a intikal ettiğini, kadastro tapusu oluştuktan sonra bu kişilerin de kendi tapu paylarının diğer davalı ...'e muvazaalı olarak satılıp devredildiğini ileri sürerek; öncelikle, yakın miras bırakan ...kızı ...'nın miras payı oranında tapu kaydının iptali ile vekil edenleri adına tesciline, bu isteklerinin yerinde görülmemesi durumunda miras paylarına karşılık gelen bedelinin davalılar İhsan ve ...'dan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Uyuşmazlık, tarafların miras bırakanı ...’dan intikal eden ve banka hesabında bulunan paranın ortaklığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile miras bırakana ait banka hesabında bulunan paranın mirasçılık belgesindeki paylar oranında taraflara ödenmesi suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, dava dilekçesinde, tarafların miras bırakan ... mirasçıları olduğunu, miras bırakan adına açılmış ... İş Bankası hesabında miktarını tespit edemedikleri bir miktar para bulunduğunu, paranın miras bırakan adına yatmakta olması nedeniyle davacıların herhangi bir tasarruf haklarının bulunmadığını belirterek, miras bırakan adına kayıtlı para üzerindeki ortaklığın giderilmesini talep etmiştir. Davalılar duruşmalara katılmamış ve bir savunmada bulunmamışlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakanın 886 ada 21 ve 22 parsel sayılı taşınmazlarının davalı adına ölünceye kadar bakma akdi ile tescil edildiğini, ancak murisin işlem tarihinde hukuki ehliyetinin bulunmadığını, davalının bu durumdan yararlanarak hileli işlem yaptığını, ayrıca miras bırakana da bakmadığını ileri sürerek tapu iptali ve miras payları oranında tescil istemişlerdir. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, miras bırakan babasının işlem tarihinde ehliyetli olduğunu, murisle 4-5 yıl bir arada yaşadıklarını ve miras bırakana baktığını, her türlü ihtiyacını karşıladığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava konusu 203 ada 8 parsel sayılı 6838,32 m2 yüzölçümündeki taşınmaz miras yoluyla gelen hakka,paylaşmaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmıştır. Mahkemece özetle “dava konusu taşınmazın 203 ada 8 parsel sayılı taşınmaz olduğu gözetilerek taraf delillerinin toplanması ve sonucuna göre hüküm kurulması" gereğine değinen bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne,dava konusu taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı ... mirasçıları adına payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş;hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava ve temyize konu 203 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı ...'a ait olduğu,ortak miras bırakanın ölümü ile mirasçıları arasında usulüne uygun olarak paylaşıldığının ispat yükü üzerinde olan davalı ...'...
Md.397/2) Öyle ise miras ortaklığı temsilcisinin (TMK.md.640/3) şahsına yönelik itiraza ilişkin dilekçenin açıklanan kurallar çerçevesinde değerlendirilip görev yönünden reddi ile gereği yapılmak üzere dosyanın geri çevrilmesine karar vermek gerekli olmuştur. SONUÇ:2. bentte açıklanan sebeple miras ortaklığı temsilcisinin sıfatına yönelik temyiz talebi yönünden dilekçenin görev yönünden reddi ile dosyanın mahkemesine GERİÇEVRİLMESİNE, hükmün miras ortaklığı temsilcisi atanmasına ilişkin bölümünün ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 24.09.2007...
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı, miras bırakan ...'ın vefat ettiğini, kendisinden önce 26.03.1977 tarihinde vefat eden evladı ...'ın mirasçılarının mirası reddettiklerini, mirasçı olarak evladı ... (...) ile ...'ın kaldığını beyan ederek mirasçılık belgesi verilmesini istemiştir. Mahkemece mirasçılık belgesinde miras 24 pay kabul edilerek dağıtılmış ise de; dağıtılan miras payları toplamının 20 olduğu, pay ve paydaların birbirini tutmadığı anlaşılmaktadır. Miras dağıtımında paylar toplamı paydadan az olmaz. Muris ...'ın üç çocuğu olduğundan miras 24 pay kabul edildiğinde murisin oğlu ...'ın altsoyuna 8 pay düşmesi, ...'in altsoyu ..., ..., ..., ...'e 8 paydan 2'şer pay verilmesi gerekirken 1 pay verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakan ...'nun kayden malik olduğu 125 ada 69, 421 ada 42 ve 268 ada 52 parsel sayılı taşınmazları 1988 yılında yaptığı ölümlü trafik kazası sebebiyle alacaklılardan mal kaçırma amacıyla önce üçüncü kişilere temlik ettiği, sonrada davalıların miras bırakanı olan oğlu ...'a temlik ettirdiğini, yapılan temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve miras bırakan adına tescil isteğinde bulunmuşlardır. Daha sonra 29.05.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile miras bırakan ... ve ... tarafından davalıların miras bırakanı ...'a temlik edilen 125 ada 69 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ve miras bırakanlar adlarına tesciline, aksi takdirde ödenmeyen payların bedeline hükmedilmesini istemişlerdir.....
Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.06.2010 gün ve 9/340 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, 101 ada 9 parselin miras bırakan ...’e ait olup, 2002 yılında ölmesi üzerine mirasçılarına kaldığını, uzun yıllar miras bırakan ve mirasçılar tarafından kullanılmasına karşılık kadastro sırasında miras ilişkisi bulunmayan davalı adına tespit edildiğini açıklayarak tapu kaydının iptaliyle miras payları oranında vekil edenleri adına, olmadığı takdirde miras bırakan ... adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ... ve ...dışındaki mirasçılar davaya muvafakatlerini bildirmişlerdir. Davalı, taşınmazın miras bırakan Mehmet Aktaş’tan kaldığını, davacılarla bir ilgisi bulunmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece,davanın kısmen kabulüne mirasçılardan ......