Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ'NİN 26/01/2023 tarihli, 2022/667 Esas 2023/82 Karar sayılı kararının TÜMÜYLE KALDIRILMASINA, B) HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; 1- Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; tarafların müşterek çocukları 10/03/2009 doğumlu Melek Dinç ve 12/05/2014 doğumlu Miraç Dinç lehlerine, Kırıkkale 1....

bulunan misafirlere alkol getirdiği iddiası ile iş akdine son verildiğini, bu iddianın tamamen gerçek dışı olduğunu, Artvin ilinden gelen iki kişinin yanlarına alkol alarak konuk evine girmeye çalıştıklarını, resepsiyonda bulunan görevlinin konuk evine alkol getirmenin yasak olduğunu söylemesi üzerine siyah poşet içinde bulunan alkolün arabaya konulduğunu, resepsiyon görevlisi ve alkol getirenler arasında tartışmanın çıktığını, müvekkilinin hadiseyi yatıştırıp içeriye alkol girmesini engellediğini, fakat misafirlerin çıktığı zaman bazı çöp kutularında alkol bulunduğu iddiasıyla tutanak tutulduğu, bu tutanak ise konuk evinin içerisine alkol sokan kişinin müvekkili hakkında olduğunu, müvekkilinin yazılı savunmasında kendisinin bu olayla hiçbir ilgisinin olmadığını, resepsiyonda bulunan kişiye yardımcı olduğunu belirtmesine rağmen T3 Disiplin Kurulu'nun müvekkilinin iş akdini 05/10/2017 tarihinde fesih ettiğini, müvekkilinin konuk evine alkol getirdiğinin işverence ispat edilemediğini belirtmiş...

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK'nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkûmiyet Taksirle yaralama suçundan, sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli karar başlığında CMK’nın 232/2-c maddesi uyarınca suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiş; mağdurun annesi Melek Gözel'in 27.01.2009 günlü oturumda katılma talebinde bulunmasına karşın bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, temyiz edenin sıfatına göre bozma konusu yapılmamıştır....

    ın kısıtlandığı anlaşılmakla, Dairenin 27.02.2023 tarihli ilamını anılan davalı adına tebliğ alan ve karar düzeltme yoluna başvuran vekile vasi tarafından verilmiş bir vekaletnameye, 4) Davalı ... ve Melek tarafından adlarına Dairenin 27.02.2023 tarihli kararını tebliğ alan ve karar düzeltme yoluna başvuran vekile verilmiş bir vekaletnameye dava dosyası içerisinde rastlanılmamıştır. Bu itibarla; a) Dairenin 27.02.2023 tarihli ilamının ve davalılar vekilince davaya sunulan karar düzeltme dilekçesinin davacı ... mirasçılarına tebliği ile yasal sürenin beklenilmesi, b) Davalı ...'nin mirasçılarının tespit edilerek, ... mirasçılarına, davalı ...'e, davalı ...'e ve davalı ...'a (vasisi tarafından verilmiş olmak kaydıyla) ait vekâletnamenin veya onaylı örneğinin dosyaya sunulması için Av. ...'...

      Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içerğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Mağdurenin aşamalardaki beyanları, annesi ve tanık Melek tarafından oluşturulan CD kaydındaki görüntülerde mağdurenin yalamayı tarif şekli, hakkında düzenlenen doktor raporları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında sanığın, mağdureye yönelik eylemlerinin organ sokmak suretiyle gerçekleştiği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp, mevcut haliyle eylemin zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilerek 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 103/1-1. cümle, 103/3, 43. maddeleri uyarınca cezalandırılması yerine suç vasfınının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki...

        Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile, davacı ... için 103.228,27 TL, davacı Melek için 28.625,08 TL, davacı İlayda için 18.146,65 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 7.712,58 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 10.5.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Aş’den, davacılardan, ... için 75.479,36-TL, ... için 7.111,47-TL, Melek Güngör için 17.409,16-TL DYK tazminatının ... Aş’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... AŞ vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 10.161,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ... AŞ'den alınmasına 4.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Tarafların ortak çocukları Umut 2004, Boran 2006 ve Melek 2008 doğumludur. Yargılama süresince davalı baba ile birlikte kalmışlar ve bulundukları ortama alışmışlardır. Ayrıca, mahkemece görüşüne başvurulan uzman pedagog, çocukların yaşam koşullarında bir değişikliğe gidilmemesi ve velayetlerinin davalı babaya verilmesi yönünde görüş bildirmiştir. Kardeşlerin birbirlerinden ayrılmasının onların gelişimlerine olumsuz etki yapacağı da açıktır. Gerçekleşen bu durum karşısında, 2008 doğumlu Melek’in velayetinin de babaya verilmesi gerekirken; yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....

              olduğunu, çünkü müvekkil şirketin 31.12.2010 tarihi itibariyle artık Melek Aksu'nun işvereni olmadığını, ne son işveren Diva T10 San.T10nin ne de davacının, müvekkile rücu etme imkanı olmadığını, zira 3. kişi Melek Aksu, müvekkil şirketin çalışanı iken, çalıştığı işyerinin bir sonraki işverene devredildiğini, müvekkil, 3.kişi Melek Aksu'nun çalışmasını işin sona ermesi nedeniyle sona erdirdi ise de, Melek Aksu aynı işyerinde, başka bir alt işverenin çalışanı olarak çalışmaya devam ettiğini, dolayısıyla son işverenin iş sözleşmesini, işçi lehine kıdem ve ihbar tazminatı yükümlülüğü doğuracak biçimde sona erdirmesindeki kusuru müvekkile yüklenemeyeceğini, bir alt işverenin işçisine kıdem tazminatı ödemesi yapan Kurumun, işçiye ödediği bu tutarı, alt işverenden rücuan talep etmesine imkan verecek farklı bir yasal düzenleme de mevcut olmadığını, dosyada aldırılan bilirkişi raporuyla, idare ile alt işverenler arasında "yarım" ve "tam" sorumluluk gibi hesaplamalar yapılarak bu hesaplara göre...

              Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Op.Dr.T5 ameliyat endikasyonu olmadığı halde ameliyat yaptığı, ameliyat endikasyonu olmasına rağmen uygun olmayan ameliyatın yapıldığı ve ameliyat endikasyonu olan hastalarda uygun ameliyatın yapılmasıyla birlikte gereksiz fazla ve piyasadaki kalite ve işlev açısından eşdeğerlerine göre pahalı malzemenin kullanılması nedeniyle toplamda 101.146,39 TL kamu kurum ve zararına sebep olduğunun tespit edildiğini, davalıya yapılan ihtarlara rağmen ödeme yapılmadığını, davalının oluşan kamu zararından sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.345,42 TL'nin ödeme tarihinden itibaren hesap edilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yaklaşık 9 yıldır Bakırköy Dr....

              UYAP Entegrasyonu