Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hakkında ayrı ayrı; a)Katılanlar ..., Okan Malkaralılar ve ... ile müşteki Melek Yurtkulu’na karşı; TCK’nın 157/1,62/1,52/2,53. maddeleri uyarınca mahkumiyet( 3’er kez) 2-Sanık ... hakkında ;mağdur ...’a karşı; TCK’nın 157/1,35/2,52/2,53. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ...’in mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması...

    Yargılama sırasında davacı Melek Benli ölmüş atanmış mirasçı ... davaya dahil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin karar Yargıtay 1. Hukuk Dairesince taraf teşkilinin sağlanmadığı gerekçesi ile 26.05.2008 tarihinde bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın davacılar adına hisseleri oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, ... ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Her ne kadar ilk derece mahkemesince, davalının abisi olan dava dışı İbrahim Aksu tarafından dosyanın taraflarını davalı göstermek suretiyle aynı taşınmaza ilişkin olarak Akdağmadeni Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/329 E. sayılı dosyası üzerinden açılan tapu iptali ve tescil davasında, dava dilekçesindeki "Melek Yılmazer ise annemi bir şekilde kandırmıştır. Annem yaşlı olup bu yaşlılığından faydalanmıştır." şeklindeki ibareden dolayı davacı T1'nun, anılan dava dilekçesinin tebliği tarihinde hileyi öğrendiği kabul edilerek hilenin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, o davadaki söz konusu iddia davacı Melek Yılmazer dışındaki bir kişinin iddiası olup davacı tarafından da bu iddianın doğrulandığına yönelik o dosya içerisinde herhangi bir beyan ya da delil mevcut değildir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2018/2 Esas sayılı dosyası ile açılan şirket ortağı olunmadığının tespiti ve alacak davasında 30/10/2020 tarihinde tesis edilen karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine dava dosyasının dairemize geldiği anlaşılmakla üye hakimin görüşleri alındıktan sonra, dosya incelendiğinde; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ve dava dışı Melek Güler tarafından davalı şirkete ortak para yatırıldığını, davalı şirket temsilcileri tarafından para yatırılırken, para yatıranların davalı şirkete ortak olacakları, yatırılan para karşılığında yüksek kazanç elde edecekleri ve yatırılan paranın istendiğinde kendilerine iade edileceği konusunda güven telkin edildiğini, davalı holdingin grup şirketleri bünyesinde barındırdığını, davacının ve dava dışı Melek Güler'in yatırdığı paraları geri istediğinde davalı şirketin ödeme yapmadığını, Melek Güler'in alacağını davacı T1 temlik ettiğini, diğer davalıların...

      Davacı, davacı ve davalının dava dışı Beyaz Melek Özel Terapi ve Eğitim Öğretim Hzm. Tur. San. Tic. Ltd. Şti. ortakları iken dava dışı şirkete % 10 oranında ortak olan davalının şirket ortaklığından ayrıldığını, Ziraat Bankasından 22.09.2011 tarihinde şirket adına 100.000,00 TL kredi çekildiğini, her ortak için ortaklık payı oranında bono düzenlendiği, davalının bononun teminat senedi olduğuna ve kredi ödendiğinde senedin iade edileceğini ilişkin belge düzenleyerek davacıya verdiği, 21.09.2016 tarihinde kredinin son taksiti ödenerek kapatıldığını, davacının borçlu olarak imzalayarak davalıya verdiği 10.000 TL'lik senedin Beyaz Melek Özel Eğitim 'e ait kredi borcuna karşılık hisse oranında verildiğini, kurum borcu ödendiğinde senet iade edilecektir açıklamasını içeren belgeye göre senedi davacıya iade etmesi gerekir iken iade etmediği gibi bonoya istinaden Muğla 2....

      İcra Dairesi 2021/19398 sayılı dosyası olarak yeni esas aldığını ve dosyada davalı vekili adına ödeme emri gönderildiğini, borçlu vekilince haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini, müvekkilinin borçlu ile ortak aile hayatı kurduğunu, daha sonra bu ortak aile hayatını kendi iradeleri ile sona erdirildiğini, müvekkil ile borçlu ortak çocukları Melek Ece Karabacak'ın velayeti annede olduğunu Melek Ece 2021 yılı ortalarına kadar anne ile beraber yaşadığını, alacaklı anne Hicran ile ortak çocuk Ece ile birlikte yaşadığını, tüm ihtiyaçları anne tarafından karşılandığını, bu nedenle bu ihtiyaçlar karşılığında davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini, belirtilen nedenlerden dolayı, davalı tarafça İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğü'nün 2021/2844 esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep etmiştir....

      Aile Mahkemesi'nin 2018/957 Esas, 2019/66 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuklar Pınar Ahsen Gürbüzer ve Melek Naz Gürbüzer'in davalı baba T1 verilen velayetinin değiştirilerek tarafların müşterek çocukları TC kimlik numaralı Pınar Ahsen Gürbüzer ile TC kimlik numaralı Melek Naz Gürbüzer'in velayetlerinin davacı anne Filiz Aydın'a verilmesine, velayetleri anneye verilen müşterek çocuklar ile baba arasında her ayın 2. ve 4. cumartesi saat 10.00'da başlayıp takip eden Pazar günü saat 18.00'de bitecek şekilde, dini bayramların 2.günü saat 10:00 da başlayıp takip eden gün saat 18:00'de bitecek şekilde, her yıl Ağustos ayının 1'i saat 10:00 da başlayıp, 1 Eylül günü saat 18:00'de bitecek şekilde, sürekli olmak üzere kişisel ilişki tesisine, davacı tarafından yapılan 2 adet tebligat gideri (19*2) 38,00 TL, 2 adet e-tebligat gideri (5,5*2) 11 TL, başvuru harcı olan 54,40 TL ve peşin harç 54,40 TL toplamı olan 157,80 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, harç peşin alındığından...

      Üras yönünden maddi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığı, Melek Üras yönünden maddi tazminat davasının açılmamış sayılmasına, Sefa yönünden 5.000,00 TL ve davacı Melek yönünden 1.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiilin meydana geldiği 31/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı BK. md. 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır....

        Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticiliğince gerekli idari işlemler yapılarak müstafi sayılması gerekirken, davalının sözleşme imzaladığı 06/11/2012 tarihinden, istifa ettiği 25/12/2013 tarihine kadar, İstanbul Bakırköy Dr.Sadi Konuk EAH Başhekim Yardımcılığı görevine dönmeyip müvekkili idare nazarında herhangi bir görev ifa etmeden müvekkil idareden haksız maaş ve döner sermaye ek ödemesi toplamı 86.251,10- TL ödeme aldığı, görev süresi sona ermiş ve geçici görevi uzatılmamış birisinin bahsi geçen göreve devam ettiği iddiasının tamamen mesnetsiz olduğu, göreve devam ettiğinin mail veya mesajlarla ispatlanabileceği iddiasının da mesnetsiz olduğunu ,çünkü zaten söz konusu yazışmalar veya maillerin Tazmin Raporunda değerlendirmeye alındığını ,ayrıca görevin devam ettiğine yahut uzatıldığına ilişkin onay yazısının geçerli ve resmi bir yazı olmadığının da yine Tazmin Raporu ile tespit edildiğini, davalının görev süresi idare tarafından sonlandırılmadığını, davalının geçici süreli...

        Davacıların dedeleri olan Habib ile Hürü Melek isimli kişinin kardeş olduklarının tespitini talep ettikleri, dosyaya giren bütün nüfus kayıtları incelendiğinde Hürü Melek isimli kadının mirasçılarına da ulaşılamadığı, Tarsus 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin E.2018/918, K.2019/481 kararında da bu durumun görüldüğü, kadının çok yaşlı ve ölü olması ve kolluk araştırmasının da dosyayı sübuta erdirmeyeceği, bütün kayıtlar detaylı incelendiğinde davacıların iddialarını kanıtlayacak şekilde kadınla davacıların dedeleri arasında bir bağa rastlanmadığı, sadece tanık beyanının dosyayı sübuta erdirmeyeceği anlaşılmakla davanın Reddine, yönelik karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu