WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Davacılar, 30.10.2008 tarihli harici satış senedinden kaynaklı kişisel hakka tutunarak tapu iptali ve tescil istemişlerdir. Dava dilekçesi ve yargılama aşamasında, nizalı taşınmazın zilyetliğinin davacılara devredildiği yönünde bir iddia bulunmamaktadır. Bu durumda, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki; anılan Dairece uyuşmazlık hakkında görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyası Dairemize gönderilmiş bulunduğundan, hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleyecek Dairenin Yüksek Başkanlar Kurulunca belirlenmek üzere dosyanın Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Her ne kadar ilk derece mahkemesi tarafından davacının altınları davalıya verdiğine dair yazılı belge ibraz edemediğinden bahisle davanın ziynet eşyaları yönünden reddine karar verilmiş ise de, davacının dava ve cevaba cevap dilekçesindeki anlatımı ile mehir senedinde belirtilen ziynet eşyalarının davacıya teslim edildiğinin anlaşıldığı ancak bu ziynet eşyalarının daha sonra davalı tarafça ev yapılırken davacıdan alındığının tanık Bekir'in beyanı ile sabit olduğu, tanık Harun'un beyanın da altınların davalı tarafından alınıp davacıya iade edilmediğini desteklediği, hal böyle olunca altınlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, buna göre mehir senedinde belirtilen eşya ve altınların taraflara müşterek olarak bağışlandığı, davacının mehir senedindeki altınların dava tarihindeki değerinin yarısı olan 55.562,50 TL üzerinden hak sahibi olacağı, davanın kısmi dava olarak açıldığı, ziynet...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Her ne kadar ilk derece mahkemesi tarafından davacının altınları davalıya verdiğine dair yazılı belge ibraz edemediğinden bahisle davanın ziynet eşyaları yönünden reddine karar verilmiş ise de, davacının dava ve cevaba cevap dilekçesindeki anlatımı ile mehir senedinde belirtilen ziynet eşyalarının davacıya teslim edildiğinin anlaşıldığı ancak bu ziynet eşyalarının daha sonra davalı tarafça ev yapılırken davacıdan alındığının tanık Bekir'in beyanı ile sabit olduğu, tanık Harun'un beyanın da altınların davalı tarafından alınıp davacıya iade edilmediğini desteklediği, hal böyle olunca altınlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, buna göre mehir senedinde belirtilen eşya ve altınların taraflara müşterek olarak bağışlandığı, davacının mehir senedindeki altınların dava tarihindeki değerinin yarısı olan 55.562,50 TL üzerinden hak sahibi olacağı, davanın kısmi dava olarak açıldığı, ziynet...

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Osman evlenirken düzenlenen mehir senedindeki eşyaların davacıya verilmediğini, altınların davalı Osman tarafından ektiği tarlaların masrafına harcandığını, mehirdeki eşyaların ise davalının yeni eşiyle birlikte yaşadığı evde kullanıldığını belirterek mehir senedinde yazılı ziynet ve eşyaların bedeli için şimdilik 5.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, 20/10/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile de dava değerini 35.749,00 TL olarak ıslah etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya içerisinde bulunması gereken ve dosyadaki fotokopisi olan mehir senedinin aslına rastlanılamamıştır. Sözü geçen belge olan mehir senedinin aslının dosyasına konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu itibarla davacının sunduğu yazılı belge geçerlidir ve tarafların açık iradelerini ifade etmektedir.Bu yönde belgenin varlığını mehir alacağı olduğunu belirten davacı ispat etmiştir....

      Buna göre, zamanaşımına uğramış bir bono, kambiyo senedi vasfını yitireceğinden, eldeki uyuşmazlığın da kambiyo senedinden kaynaklandığı kabul edilemeyecektir. Bu durumda davanın mutlak ticari nitelikte bulunmamasına ve temel ilişkiden kaynaklı olarak alacak talep edildiğine göre uyuşmazlığın, genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda anılan içtihat uyarınca davanın taraflarının tacir olmadığı zaman aşımına uğrayan bonodan kaynaklı alacağın temel ilişki kapsamında talep edilebileceği ve de Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin yetkili olduğu anlaşılmakla Mahkememizin krşı görevsizliğine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı Ali'nin evlenirken mehir senedi imzalandığını, mehir senedinde yazılı olan altınların davalı Veli tarafından diğer davalı T5 baskısı ile müvekkilinden alınıp geri verilmediğini, bu altınların davalı Veli'nin oğlu Mustafa'nın düğün masrafları için harcandığını, mehir senedindeki eşyaların ise hiç alınmadığını belirterek mehir senedi alacağının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL'nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....

        haneden şiddet görerek ve hiçbir şeyini yanına almasına fırsat olmadan balkondan atlamak suretiyle ayrıldığı, hal böyle olunca mehir senedindeki ziynet ve eşyalar ile düğünde takılan ziynet eşyaları yönünden davalı Vefa'nın da sorumluluğu cihetine gidilerek davanın davalı Vefa yönünden de kabul edilmesi gerektiği anlaşılmakla davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak mehir senedindeki ziynetler, düğünde takılan altınlar ve mehir senedindeki eşyalar yönünden her iki davalının sorumluluğu yönünde karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

        Dosya dairemizin 2020/2004 esas numarasına kaydedilmiş, söz konusu dosyada boşanmanın ve fer'isi niteliğinde olan karar incelenerek, boşanmanın fer'isi niteliğinde olmayan ziynet eşyası ve mehir alacağı davasının tefrikine karar verilmiş ve tefrik edilen dosya dairemizin 2021/146 esas sırasına kaydedilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, ziynet ve mehir alacağına ilişkindir. 1- Davacı dava dilekçesinde ziynet eşyalarının ve mehir alacağına ilişkin altınların cins, gram, nevi ve benzeri özelliklerini belirtmemiştir. Uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, hakim maddi veya hukuki açıdan belirsiz veya çelişkili gördüğü hususlar hakkında taraflardan açıklama isteyebilir (6100 s.HMK.md.31/1)....

        UYAP Entegrasyonu