İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/39 Esas KARAR NO : 2023/6 DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/02/2022 KARAR TARİHİ : 24/01/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ...'...
CEVAP: Davalı Türk Patent vekili cevap dilekçesiyle; Türk Patent ve Marka Kurumuna yapılan marka tescil başvuruları ile ilgili son söz hakkı Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’na ai olduğunu, Kurum tarafından herhangi bir nihai karar alınmadan dava açma yoluna gidilmesinin söz konusu olmadığını, bu nedenle açılan davanın usulden reddi gerektiğini, davanın usulden reddine karar verilmemesi halinde, kurum kayıtları incelendiğinde söz konusu marka için başvuru esnasında sahip bilgileri kısmında markanın sahiplerinin ... ve ... olduğunu, davacı tarafça 2010/27879 başvuru numaralı marka için 23/07/2020 tarihinde yapılan yenileme talebi kabul edildiğini ve marka 10/09/2020 tarihinde yenilendiğini, davacı tarafça sunulan dava dilekçesinde de markanın 10/09/2020 tarihinde yenilendiğinin ancak hatalı olduğunu iddia ettiği yenileme durumunu 08/03/2021 tarihinde fark ettiğini belirttiğini, yenileme tarihi esnasında söz konusu marka için bir marka ve patent vekili bulunmadığından yenileme talebi...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava konusu marka işaretinin ''.........'' ve ''.......''...
tescil yoluyla elde edilir. (2) Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir....
Dava aşamasında iddia edilmemesine rağmen, marka işlem dosyasında davacı tarafın SMK m.6/3 hükmüne dayalı olarak dava konusu marka başvurusuna itiraz ettiği gözetilerek herhangi bir eksikliğe mahal vermemek adına, marka işlem dosyasında ileri sürülen bu itiraz sebebi de aşağıdaki şekilde irdelenmiştir: SMK m.6/3 hükmüne göre; Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir. Marka başvurusunun bu sebeple reddi için marka başvurusundan önce ve markaya konu işaretin aynısı veya benzerinin yoğun ve sıkı kullanımı sonucu işarete belirli bir düzeyde ayırt edicilik kazandırılması gerekir....
Davacı taraf marka işlem dosyasında gerçek hak sahipliği ve önceki tarihli ticaret unvanından kaynaklı olarak dava konusu marka başvurusunun ilanına itiraz etmemişse de, eldeki davada bu iddiaları markanın hükümsüzlüğüne mesnet göstermişlerdir. Bu nedenle markanın hükümsüzlüğü istemi açısından söz konusu iddialar aşağıdaki şekilde değerlendirilmiştir: SMK m.6/3 hükmüne göre; Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir. Marka başvurusunun bu sebeple reddi için marka başvurusundan önce ve markaya konu işaretin aynısı veya benzerinin yoğun ve sıkı kullanımı sonucu işarete belirli bir düzeyde ayırt edicilik kazandırılması gerekir....
İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/393 KARAR NO : 2021/182 DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/08/2018 KARAR TARİHİ : 13/04/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 14 Ekim 2016 tarihinde ......
marka algısı oluşturan ve dolayısıyla somut ayırt etme gücünü haiz bir işaret olduğu, “Vasıf belirten ibare” ile “zayıf marka” olgusunun birbirinden farklı kavramlar olduğu, zayıf markaların vasıf belirtmediği, ancak koruma kapsamlarının sınırlı olduğu hususunun öğretide de savunulduğu (Bozgeyik, Hayri (2016) 'Vasıf Belirten İbarelerin Marka Olarak Tescili' TFM, C:1, S:1, s.95), bu hale göre somut olayda davaya konu marka başvurusunun tescil başvurusuna konu edildiği tüm hizmetler bakımından somut ayırt edici niteliği haiz olduğu, ayrıca davaya konu hizmetleri doğrudan tanımlamadığı, bu nedenle tasviri niteliğinin de bulunmadığı kanaatine varılmıştır....
marka algısı oluşturan ve dolayısıyla somut ayırt etme gücünü haiz bir işaret olduğu, “Vasıf belirten ibare” ile “zayıf marka” olgusunun birbirinden farklı kavramlar olduğu, zayıf markaların vasıf belirtmediği, ancak koruma kapsamlarının sınırlı olduğu hususunun öğretide de savunulduğu (Bozgeyik, Hayri (2016) 'Vasıf Belirten İbarelerin Marka Olarak Tescili' TFM, C:1, S:1, s.95), bu hale göre somut olayda davaya konu marka başvurusunun tescil başvurusuna konu edildiği tüm hizmetler bakımından somut ayırt edici niteliği haiz olduğu, ayrıca davaya konu hizmetleri doğrudan tanımlamadığı, bu nedenle tasviri niteliğinin de bulunmadığı kanaatine varılmıştır....
FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/107 KARAR NO : 2023/60 DAVA : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü DAVA TARİHİ : 28/03/2022 KARAR TARİHİ : 06/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle; Kurulun çatı marka değerlendirilmesinin yapmamış olduğunu, İtiraza konu marka başvuru sahibinin kötü niyetli olduğunu, çatı markası ... markasına “...” esas ibareli markalarını ekleyerek marka müracaatında bulunmasının kötü niyetli olduğunu, Tescili talep edilen marka ile müvekkiline ait markanın benzer olduğunu, itiraza konu markanın tescilli markaları ile seri marka imajı oluşturduğunu iddia ederek; ... ...'nın ... sayılı kararının iptaline, “... ...” markasının tescili talebinin reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....