WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şöyle ki, tasfiyeye konu taşınmaz yönünden davalı erkek tarafından 24.06.2017 tarihinde açılan inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil davasında 07.09.2017 tarihinde verilen kararla bir kısım hisselerin ... adına tesciline karar verildiği, kararın 25.09.2017 tarihinde kesinleştiği, 04.10.2017 tarihinde 643/120000 hissenin ... adına ‘mahkeme kararıyla satış’ nedeniyle tescil edildiği, davalı erkeğin taşınmazdaki hissesini 13.10.2017 tarihinde sattığı, mal rejimin sona erdiği boşanma dava tarihinin 03.10.2017 olduğu, tasfiyeye konu taşınmaz her ne kadar tapuda davalı adına boşanma dava tarihinden sonra tescil edilmiş ise de taşınmaz mülkiyeti mahkeme kararıyla tescilden önce kazanıldığından (TMK mad. 705/2) tasfiyeye konu taşınmazın mal rejiminin sona erdiği tarihte mevcut olduğu anlaşılmaktadır....

    Mahkemece, davacı ile eşi İffet arasındaki mal rejiminin boşanmayla sona ermediği, İffet'in ölümüyle mal rejiminin sona erdiği, dava konusu çekişmenin davacı ile murisin diğer mirasçıları arasında miras paylaşımı ile ilgili olduğu, miras hukukuyla ilgili yargılama yetkisinin de genel mahkemelere ait olduğu, görev konusunun kamu düzenine ilişkin bulunduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Sincan Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.nun 225/1.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Somut olayda;14.08.1987 tarihinde evlenen eşler arasındaki mal rejimi, davacının eşi ve tarafların ortak miras bırakanı İffet'in 16.07.2008 tarihinde ölümüyle sona ermiştir....

      K A R A R Aile Mahkemesi sıfatıyla görüldüğü anlaşılan davada mal rejiminin tasfiyesine bağlı olarak tapu kaydının iptali ile tescili istendiğine, herhangi bir alacak talebi bulunmadığına ve 07.10.1953 tarihli ve 8/7 sayılı YİBK dikkate alınacağına, dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 25,20 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 24.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Hemen belirtmek gerekir ki 4721 sayılı TMK.nun sistematiği incelendiğinde, her müessesenin sonunda ayrı bir madde olarak zamanaşımı ve hak düşürücü süreyle ilgili düzenlemeler yapıldığı, ne var ki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin bölümün sonunda zamanaşımı veya hak düşürücü süreyle ilgili bir düzenleme yapılmamıştır. Öte yandan 178. maddenin hükümet gerekçesinde bu maddenin açıkça maddi ya da manevi tazminat ve ilk kez istenilecek yoksulluk nafakasına ilişkin olduğu tartışmasızdır. Esasen mal rejiminin tasfiyesine ilişkin dava dosyaları öteden beri Yargıtay 2. Hukuk Dairesinde görülüp karara bağlanmakta idi. Anılan Daire 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girmesinden önceki ve sonraki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağına ilişkin içtihatları mevcut idi. Hukuk Genel Kurulu’nun konuyla ilgili içtihatlarıda bu yönde idi. Ne var ki 3-4 yıl kadar önce iş bölümü nedeniyle bu dava dosyaları Yargıtay 8....

          Sokak, Birlik Sitesi, C Blok, Daire: 8 Karabük” taşınmaz üzerinde davacının yarısında yasal hakkı olduğu halde davalı T8 bunu davacıdan kaçırmak istediğini, 28.02.2017 tarihli duruşmada davacının boşanma sonrasında “mal rejiminin tasfiyesine ilişkin haklarını saklı tutmasını” kabul etmemesinin hiçbir izahi bulunmadığını, davacı tarafından Gebze 3 Aile Mahkemesinde açılan anlaşmalı boşanma davasının, salt davacının mal rejiminin tasfiyesine yönelik haklarını saklı tutması talebinin davalı Necdet tarafından kabul görmemesi nedeniyle reddedildiğini, bu itibarla davacının davalı eş Necdet 'in mal kaçırmaya yönelik niyetini açık olarak anlamış bu sebeple acele olarak açacağı çekişmeli boşanma davasından önce eldeki muvazaa nedeniyle tapu iptali tescil davasını açtığını, sonrasında 07.09.2017 tarihinde İstanbul 2....

          dan tahsiline, ayrıca davalı eş ile birlikte ortaklaşa alınan aile konutunun payları oranında denkleştirilmesine demek suretiyle diğer istekleriyle birlikte aile konutuna ilişkin mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı ... vekili 02.10.2012 havale ve harç tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde asıl davanın reddine karar verilmesini savunduktan sonra tarafların boşanmalarına, 50.000-TL maddi 50.000-TL manevi olmak üzere toplam 100.000-TL tazminatın davacı-karşı davalı ...'dan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Yargılamanın ilerleyen aşamasında mahkemece ... nolu ara kararında mal rejiminin tasfiyesine yönelik davanın tefriki ile başka bir esas numarası üzerinden devamına karar verilmiş, bunun üzerine davacı ... tarafından davalı ... aleyhine aile konutu yönünden açılan mal rejiminin tasfiyesi ile alacak davası ...Aile Mahkemesi'nin ... numarasını almıştır. Temyize konu dava dosyası, davacı ......

            nin anne yanında kalmalarının fikri, ahlaki gelişmelerine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı delillerin bulunmadığı, meydana gelebilecek tehlikelerin varlığı da ispat edilemediğinden, mahkemenin velâyete yönelik kararının doğru olduğu, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin doğru olduğu, davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarı az olduğundan, davacı kadının bu yöne ilişkin istinaf talebi kabul edilerek, yararına 40.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verildiği, kadın yararına yoksulluk nafakası ile çocuklar için iştirak nafakası takdiri ve miktarının uygun olduğu, erkeğin vekâlet ücretine yönelik istinaf talebi incelendiğinde; Mahkemece, davacı-davalı tarafından açılan ziynet ve eşya alacağı ile mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarının açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacı tarafından açılan ziynet alacağı, eşya alacağı ve mal rejimin tasfiyesine ilişkin davası hakkında ön inceleme tutanağı imzalanmadan...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Eşya Alacağı ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak, eşya alacağı davasının kısmen kabulüne dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 16.01.2014 gün ve 213/39 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, ayrıca dava dilekçesi ekinde belirtilen ev eşyalarından davacıya ait olanların aynen, aynen mevcut değilse bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....

                Aile Mahkemesi’nce, TMK'nun 214. maddesinde; mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda boşanmaya, evliliğin iptaline veya hakim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda bu davalarda yetkili olan mahkemelerin, diğer durumlarda davalı eşin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, aynı Kanun’un 214/3. maddesinde ise yetkili mahkemenin davalı eşin yerleşim yeri Mahkemesi’nin görev ve yetkisi dahilinde olduğu, bu kapsamda yetkili mahkemenin Denizli Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Denizli 2....

                  İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; olayda, transit refakat belgesi muhteviyatı eşyanın "sarı hat" kriterinde işlem gördüğü, davalı idarece sistem üzerinde "Varış Kontrolü Olumlu" kodu ile transit rejimin sonlandırıldığı, transit rejimin ihlal edildiğini gösterecek nitelikte varış gümrük idaresince eşyanın gümrük gözetimi dışına çıkarılarak yurt içinde bırakıldığı yolunda yapılan geçerli ve somut bir tespitin bulunmadığı, ayrıca transit rejime tabi tutulan eşya ve belgelerin rejimi düzenleyen hükümlere uygun olarak varış gümrük idaresine sunularak rejimin sona ermiş olduğunun anlaşılması karşısında, hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu