Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve maddi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından TMK 166/son maddesine dayalı olarak boşanma davası açılmış, davalı karşı davacı kadın tarafından ise karşı dava olarak TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma, tazminat ve ortak malların tasfiyesine yönelik dava açılmış, davalı-karşı davacı kadın 25.03.2019 tarihli duruşmada boşanma davasından feragat ettiğini ancak boşanmaya karar verilecekse tazminat ve mal rejimi tasfiyesine yönelik talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Katkı payı alacağı; 01.01.2002 tarihinden önce 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM mad.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri mal varlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulmalıdır. Zira Borçlar Kanunu, Medeni Kanun'un tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir (EBK mad.544, TBK mad.646). Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM mad.186/1). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır (TKM mad.189)....
Mahkemece; davacının mal rejiminin tasfiyesi davasında elde etmesi muhtemel alacak hakkının tahsil kabiliyetini güçlendirmek amacıyla eldeki davada tapu iptali ve tescil isteminde bulunduğu, ancak davacının mal rejiminin tasfiyesine ilişkin bir dava açmadığı, öte yandan davanın açılabileceği böyle bir davada aynî değil şahsî sonuç doğuran bir alacak hakkı elde edilebileceği ve üçüncü kişi konumundaki davalı ...’e karşı ayni hak değil, alacak hakkı isteminde bulunabileceği gerekçesiyle, davacının eldeki muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil davasını açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir. Dava, 6098 sayılı Kanun’un 19. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratılanlar, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler....
KARAR Davacı, davalının ortaklığa konu mal ve alacaklarının paylaşımı konusunda taraflar arasında tanzim edilen 23.11.2002 tarihli protokolün 1.maddesine göre tahsil kabiliyeti olan 24.209.650.000 TL'sının davalıca tahsil edilip kendisine ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilşkin haklarını saklı tutmak suretiyle şimdilik 9.912 YTL nın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının aynı konuda aynı alacağa dayalı olarak itirazın iptali davası açtığını,davanın derdest olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın reddine dair verdiği kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine dairemizin 17.2.2009 tarihli kararı ile uyuşmazlıkla ilgili ......
Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminden kaynaklanan alacak .... (...) ile ..... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının reddine dair Antalya 4. Aile Mahkemesi'nden verilen 22.11.2013 gün ve 657/1009 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de karşı tarafa tebliğ edilen temyiz dilekçesinde duruşmalı temyiz istenmeyip, dosya Yargıtay'a intikal ettikten sonra ek temyiz dilekçesiyle duruşma istenmiş olup takdiren duruşma isteğinin reddine karar verilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Özlem vekili, dava konusu ... ada .. parselde bulunan 1, 5 ve 6 nolu bağımsız bölümler nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı Turgay vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Dava, boşanma ve eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır. İhtiyati tedbir öğretide "...kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır." şeklinde tarif edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2021 NUMARASI : 2020/210 ESAS, 2021/545 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejimin KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların Elazığ 1....
Davacı kadın tarafından mahkemenin sözkonusu değerlendirmesinin hatalı olduğu, ziynet eşyasına ilişkin taleplerinin mal rejiminin tasfiyesine yönelik taleplerinden bağımsız olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. Bilindiği üzere; tarafların evlilik birliği içinde edinilmiş malların tasfiyesine yönelik talepleri hakkında açılan davanın görülebilmesi için mal rejiminin sona ermesi eş söyleyişle boşanma davasının kesinleşmesi gerekir. Ancak kişisel malların (örneğin ziynet eşyalarının) aynen iadesi veya bedellerinin tahsiline yönelik açılacak davalarda bu kural yani mal rejiminin sona ermesine ilişkin önkoşul geçerli değildir. Eşya iadesi veya bedelinin tahsiline yönelik davalar mal rejiminin tasfiyesine yönelik davalardan sayılmadığından dolayı mal rejimi sona ermeden önce de bu davalar açılıp esası incelenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ve Erzurum Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mal rejiminin resmen tasfiyesi ve katılma alacağının tahsili istemine ilişkindir. Iğdır Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesince, davanın birleştirilmesine karar verilen dava ile birlikte Erzurum'da açıldığı uyuşmazlığın çözümünde Iğdır mahkemelerinin yetkili olmadığı gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. Erzurum Aile Mahkemesi ise, uyuşmazlığın mal rejimi tasfiyesine ilişkin olduğu, yetkinin kesin yetkiye tabi olmadığı gerekçesi ile yetkisizlik kararı vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ve ... Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mal rejiminin resmen tasfiyesi ve katılma alacağının tahsili istemine ilişkindir. Iğdır Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesince, davanın birleştirilmesine karar verilen dava ile birlikte...'da açıldığı uyuşmazlığın çözümünde Iğdır mahkemelerinin yetkili olmadığı gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Aile Mahkemesi ise, uyuşmazlığın mal rejimi tasfiyesine ilişkin olduğu, yetkinin kesin yetkiye tabi olmadığı gerekçesi ile yetkisizlik kararı vermiştir. Dosyanın incelenmesinde, uyuşmazlığın mal rejiminin tasfiyesi ve katılma alacağına ilişkin olup, boşanma davası ile birlikte talep edildiği, ......