Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

rejiminin tasfiyesi, düğünde takılan ziynet ve para alacağına yönelik taleplerle birlikte, davalı tarafın mal kaçırma ve telafisi imkansız zararlara neden olması ihtimaline binaen davalının adına kayıtlı tüm malvarlığı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

bağımsızlığını gölgeleyen ve ciddi şüpheler barındıran hukuki garabetlere karşın tüm şikayet haklarının şu aşamada saklı olduğunu, yerel mahkemenin ara karar kurmaya dahi gerek görmemesi ve davacıların ihtiyati tedbir kurumunu tabiri caizse bir "silah" olarak kullanmalarına imkan verilmesi en açık tabiriyle hukukun katli olduğunu, dava dosyasında ihtiyati tedbir şerhi tesis edilen taşınmazlara ve banka hesaplarına tesis edilen ihtiyati tedbir şerhlerinin kaldırılması gerektiğini, yerel mahkeme tarafından talep ile ihtiyati tedbir şerhi tesis edilen malvarlıkları arasındaki oran gözetilmeksizin orantısız şekilde hüküm sonucunu belirleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararları tesis edildiğini, ihtiyati tedbir kararları taşınmazın aynına ilişkin davalarda uygulama yeri bulduğunu, konusu taşınmaz aynına ilişkin olmayan davalarda ihtiyati tedbir müessesesi uygulama alanı bulamadığını, yerel mahkeme tarafından mahkemenin tarafsızlığına gölge düşürecek şekilde aynı taleple ilgili iki farklı ara...

İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Somut olaya gelince, tarafların 15/06/2012 tarihinde evlendikleri, boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi davalarının birlikte açıldığı, davacı vekilinin mal rejiminin tasfiyesi ile tasfiye talebine konu malvarlığına ilişkin ihtiyati tedbir taleplerinin mahkemesince değerlendirildiği ve davalı adına kayıtlı araç bulunmadığından davacı vekilinin ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verildiği, durum ve koşulların değişmesi halinde ihtiyati tedbirde yeniden düzenleme yapılmasının da talep edilebileceği anlaşılmakla, yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir....

İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır. Bu açıklamalarla birlikte somut uyuşmazlık değerlendirildiğinde, 02/09/2006 tarihinde evlenen davacı- davalı Tuncay Tekin ile davalı-davacı Azize Tekin arasında, 14/09/2021 tarihinde açılan İstanbul Anadolu 9....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; boşanma, ziynet alacağı ve mal rejiminin tasfiyesi isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 19.09.2019 tarihli ara karar ile davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile dava konusu taşınmaza ihtiyati tedbir şerhi konulmasına karar verilmiş, davalı ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiş, ilk derece mahkemesince 24.10.2019 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbire yönelik itirazın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalının istinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

    İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, boşanma ve eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır....

    Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. Tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunması da zorunlu olmayıp, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olması yeterlidir. Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak (kanunen gerektiği için) açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

    Sayılı mal rejimi tasfiyesi dosyasının kesinleşmesini müteakiben müvekkilinin hak ettiği alacak tutarı kadar İİK 283 Maddesinin kıyasen uygulanması suretiyle müvekkile bu taşınmazlar üzerinde haciz ve satış yetkisinin verilmesine, taşınmazların tapu kaydı üzerine üçüncü kişilere devrinin önleyici mahiyette ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 14.07.2023 tarihli ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile davaya konu taşınmazlar üzerinde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş, bu karara davalılar Cumhur Burcu ve Muammer vekili tarafından itiraz edilmiştir....

    Mal rejimi yurt dışında boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona erecektir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m). 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtayın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin kanunda yazılı sebeplerden biri ile sona ermiş olması gerekir (TMK m.180, 206, 208, 225)....

    İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 638/2. maddesi uyarınca şirketin tasfiyesi, şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili taleplerine, istinaf, ihtiyati tedbir isteminin reddi ara kararına ilişkindir. İlk derece mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, davacı vekili tarafından ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı tarafça, TTK'nın 638/2. maddesi uyarınca, şirketin tasfiyesi, şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili istemi ile açılan eldeki davada, dava içinde davalı şirket mal varlığına ihtiyati tedbir konulması yönünde ihtiyati tedbir talep edilmiştir. TTK'nın 638/2.maddesi "Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir....

      UYAP Entegrasyonu