Mahkemece; "İş bu dava Mal rejiminden kaynaklanan (katılma alacağı) davasına ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu D. Mal rejiminin sona ermesi ve tasfiye I. Sona erme anı Madde 225- Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2008/2- 432 Esas 2008/444 Karar sayılı ilamına göre: "4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu tarihten önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi yürürlükte iken, taraflar; evlenme mukavelesiyle kanunda muayyen diğer usullerden birini, kabul etmediklerine göre, aralarında yasal rejim olan mal ayrılığı geçerlidir. (TKM. m.170) Taşınmaz ve araç, taraflar arasında bu rejim geçerli iken edinilmiştir....
Taraflar arasında “seçilebilir mal rejimlerinden” (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununa Göre Mal Rejimine İlişkin Genel Hükümler ve Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi, Yetkin Yayınevi, (818 sayfa) Ankara 2002, Kısaltma: GENÇCAN-Mal Rejimi, s. 55) birinin seçildiği ileri sürülmediğine göre eşler arasında kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) geçerli olduğu duraksamasızdır. Değer artış payı (Mehrwertanteil) alacağına (TMK. m. 227, ZGB. Art 206) ilişkin davanın normatif dayanağı olan 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu m. 227 f....
İdarece yapılan incelemede, faturaları düzenleyen şirketin başka bir şirket kaşeleyenin başka bir şirket olduğu, mal tanımlamalarının yer almadığı, DİİB ile ilişki kurulmadığı görülmüş olup, bu eksikliklerin giderilmesi yönünde yapılan uyarıya rağmen eksikliklerin giderilmediği anlaşılmıştır. Dahilde işleme rejiminde asıl olan herhangi bir eşyanın ihracı değil belgede taahhüt altına alınan eşyanın ihracı olmakla, Dahilde işleme kapsamında "dahilde işlenmeyen" herhangi bir eşyanın ihracatı yalnızca ihracat olarak sayılabilir ve dahilde işleme rejiminin konusunu teşkil etmez. Bu bağlamda, rejim kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacı adına tesis edilen işlem hukuka uygun olmakla, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ve vergi dava dairesi kararının onanması gerektiği oyu ile, karara katılmıyorum....
Edinilmiş mal her eşin mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir (TMK m. 219/...). Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait malvarlığı değerleri o eşin kişisel malıdır (TMK m. 220/...). Artık değer, eklemeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan miktardır. (TMK.231) Mal rejiminin tasfiyesinde malların sürüm değerleri esas alınır. (TMK.232) Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılırlar. (TMK.235/...) Değer artış payı (TMK m. 227) ve katılma alacağı (TMK m. 231, 236) hesabında tasfiye tarihi boşanma ve mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp, tasfiye veya değer artış payına yönelik açılmış bulunan davanın karar tarihidir (karar tarihine en yakın tarih)....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Transit rejimin başlangıcından bitişine kadar eşya gümrük gözetiminde olduğundan ve rejim sonlandırılmadan "asıl sorumlunun" yükümlülüğü devam edeceğinden, aracın nerede durdurulup, işleme dayanak tespitin nerede yapıldığının öneminin olmadığı, araçta beyan edilenden belirgin şekilde farklı cinste eşya tespit edilmesi üzerine asıl sorumlu sıfatıyla rejim beyanında bulunan davacı adına tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmaktadır. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir....
İLGİLİ MEVZUAT: 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 3. maddesinin 16. fıkrasında; gümrük beyanının eşyanın bir gümrük rejimine tabi tutulması talebinde bulunulmasını ifade edeceği, 17. fıkrasında; beyan sahibinin gümrük beyanında bulunan kişi olduğu, 20. maddesinin (a) bendinde; gümrük beyanında bulunan kişinin rejim hak sahibi olduğu, (b) bendinde ise; transit rejiminde rejim hak sahibine "asıl sorumlu" denileceği, 235. maddesinin 5. fıkrasında; Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen ve transit rejim beyanında bulunulan serbest dolaşımda olmayan eşyanın, beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste eşya olduğunun tespiti halinde, farklı çıkan eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası alınacağı hükme bağlanmıştır....
Gümrük yönetmeliği madde 381. geçici ithal eşyanın ayniyeti, “(1) Geçici ithaline izin verilen eşya, rejim altında kaldığı süre içinde giriş ayniyetine ve tahsis amacına uygun olarak tahsis edildiği yerde kullanılmak zorundadır. (2) Rejim kapsamındaki eşya, giriş ayniyetini korumaya yönelik olağan bakım faaliyetleri dışında başka bir işleme tabi tutulamaz. (3) Gümrük İdareleri rejim süresi içinde değişik aralıklarla eşyanın tahsis yerinde, tahsis amacına uygun olarak kullanılıp kullanılmadığını denetleme hakkına sahiptir.”...
Gümrük yönetmeliği madde 381. geçici ithal eşyanın ayniyeti, (1) Geçici ithaline izin verilen eşya, rejim altında kaldığı süre içinde giriş ayniyetine ve tahsis amacına uygun olarak tahsis edildiği yerde kullanılmak zorundadır. (2) Rejim kapsamındaki eşya, giriş ayniyetini korumaya yönelik olağan bakım faaliyetleri dışında başka bir işleme tabi tutulamaz. (3) Gümrük İdareleri rejim süresi içinde değişik aralıklarla eşyanın tahsis yerinde, tahsis amacına uygun olarak kullanılıp kullanılmadığını denetleme hakkına sahiptir....
kararı doğrultusunda yeniden yapılan yargılamada müeyyideli kapatma işlemine karşı dava açılmayarak rejim ihlalinin ortaya konulduğu gerekçesiyle davanın reddedildiği anlaşılmıştır....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 1. maddesinde, Kanun'un amacının gümrük bölgesine giren ve çıkan eşyaya ve taşıt araçlarına uygulanacak gümrük kurallarını belirlemek olduğu, Kanun sistematiğinde "eşya" ve "taşıt araçları" şeklinde ikili bir ayrıma gidildiği, geçici ithal edilen ticari kullanıma mahsus kara taşıtının mazeretsiz olarak izin süresi içerisinde yeniden ihraç edilmemesi halinde 241. maddenin 5. fıkrasının (b) bendinde, rejim ihlali halinde ise 238. maddesinin 1. fıkrasında ceza uygulanmasının öngörüldüğü, olayda davacıya ait taşıtın yurda getiriliş amacı dışında ticari bir işleme konu edildiği yani rejim şartlarının ihlal edildiği yönünde bir saptamanın bulunmadığı, sadece yurtta kalma süresinin aşıldığının tespit edildiği, söz konusu eylemin yaptırımının ise 241. maddenin 5. fıkrasının (b) bendinde belirlenen para cezası olduğu, rejim ihlali söz konusu olmadan sadece yurtta kalış...